BÖLÜM 3: AYRILIK

51 4 1
                                    

     Hani bazı zamanlar vardır; ne kadar konuşmak istersen iste konuşamazsın, birşeyler yapmak istersin elin kolun sıkı sıkıya bağlanmıştır. Sadece susarsın, içinde fırtınalar koparken çaresizce beklersin. İşte!!! Bende o anlardan birindeydim. Sadece hızla ve korkuyla çarpan kalbimin sesini bastırmaya çalışıyordum.

Bu arada dışarıdan çocuk sesleri geliyordu. Öyle çok istiyordum ki yanlarına gitmeyi,  koşup, oynamayı. Belki de birdaha arkadaşlarımı hiç göremeyecektim. Doğru ya- bugün o gündü- hayatımın babamdan sonra ikinci dönüm noktası. Annemden ayrılacağım - o kara gün-

Başımı yere eğmiş, bütün bunların bir kabus olmasını beklerken.... Anneannemin sesiyle rüya olmadığını anlamıştım.

Anneme;

" Kızım, seni almaya geldik. Bunu biliyorsun değil mi?" diye sordu.

Annem;

"Ben eve dönmek istemiyorum. Biz kızımla birlikte kalıcaz; burası da evimiz bizi rahat bırakın" dedi.

Annemle nenem tartışırken, annemin babası:

" Kızım Zehra! Sen tek başına artık yapamazsın, çok yoruldun. Böyle gencecik yaşta, bi başına daha fazla olmaz. Şimdiye kadar önce acısını yaşasın dedik. Sonra da kızını büyütsün; fakat böyle uzakta bizden ayrısın,üstelik de dul. YETER! Bizimle geleceksin"dedi.

Annem ısrarla, " HAYIR! HAYIR!" diyordu.

Bütün günün sonunda onca ısrarlarına ve çırpınmasına rağmen kimseyi ikna edememiş, sonunda yenik düşmüştü. Ağlamaktan kanlanmış gözleri, yorgun yüzüyle yanıma gelirken ayakta güçlükle  duruyordu.

Önce saçlarımı okşadı. Elleri titriyordu.

"Gel kızım odaya eşyalarını hazırlamaya gidelim." Karar verilmiş, hüküm kesilmişti. Herşey öylesine tuhaftı ki,  daha altı yaşında falandım ama küçücük yaşımda öylesine olgunlaşmıştım. Öyle ki ağlamıyordum bile. Annem halimi görüp daha fazla üzülsün istemiyordum.

"üzülme anneciğim! Dedem beni çok seviyor. Sakın beni düşünme olur mu? Söz veriyorum her gün yanına geleceğim." Deyip.  Çocuk aklımla annemi teselli etmeye çalışmıştım.

Annem  valizimi hazırlarken duvarlar, herşey üstüme üstüme geliyor, boğuluyordum sanki...

Onun ise hıçkırıklarının yerini, sadece elbiselerimin üzerini ıslatan sessiz gözyaşları almıştı.

MiNAYEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin