-1. BÖLÜM

273 13 4
                                    

Kehânet;Milyonlarca yıl önce insanlar birlik içinde yaşarken, ortaya bir kâhin atılır ve der ki;22 ocak da doğacak kutsal kehanet,Kaplayacak gök kubbeyi büyük şer.Büyük tanrı belirecek tüm kudretiyle, titanlar azad olacak büyük güçleriyle.Sadece, sadece bir gölge ayak basacak gök kubbeye,O zamana kadar tanrılar sizin, sizde tanrılar'ın yardımcısı olun.


Sabah yine telaşlı bir şekilde kalkmıştım herzaman ki gibi okula alalacele gidiyordum yine geç kalmış yüzümü yıkamadan koşuyordum

"Yine mi geç kaldın sen bende hazırlanıyosun sanıyorum! "
diye gürledi babam salondan
" bu kabus sona eriyor yarin karne günü, kurtuluyoruzz"
dediğinde annem babama içimde kelebekler uçuşuyordu okullar bitiyordu artık sabahın köründe kalkmicaktım.
Buna babamlar niye mi seviniyordu
"artık sabahın köründe bizide uyandırmicaksın sağa sola çarparak okula koşuşturup bizi komşulara rezil etmiceksin demi Narissa? "
dedi babam bu çileden kurtuluyormuş gibi seviniyordu bense onlari hiç umursamıyordum her zamanki tavrımla koşuşturuyordum.
Ailemle hic alakam yoktu, onlar mutlu ben mutsuz.

Çantamı hızla koluma takıp ilerlerken kapıya doğru gidiyordum
"ben kaçtı- "
demeye kalmadan kayarak kapıya toslayıp durakladım arkamdan gelen bana acıyormus gibi tislama ve kahkaha seslerini dinledim. Canım acımamıştı kapı herseferinde oluşan bu durumumdan sonra çökmüştü resmen hiç sıkıntıya vermeden kapıyı açıp kendimi dısarı doğru attım.
Zengin bir aileydik ama okula servisle gitmek yerine hergün işkence gibi yürüyordum. Noah bırak servisi ben karşılarım seni beraber gideriz diye bahane uydurmuştu
Neden benim servisle gitmeme izin vermediğini hiç anlayamiyordum.
Noah benim yakın arkadaşım onun herşeyini biliyorum sadece ailesini bilmem. Ailesinin zengin olduğu haricinde kimse bişey bilmiyor zaten
***

"Hey Narissa burdayım! "
diye bağırma sesinin geldiği yöne baktım. Ayağımı yere sürte sürte Noah'ın yanına godiyordum
"yine uyanamamışız"
deyip güldükten sonra bende yalancı bir gülüş sergilemiştim
"burnun niye kızardı diye sormicam yine nerde bir sakarlık yaşadın? "
dedi Noah
"hiç soğuktan kızarmıştır "
dememle yalan söylediğimi anlayıp güldü beni en iyi tanıyanlardan biriydi Noah. Gerçi beni yakından taniyan bi tek o vardi.

"Noah yine intihar etmek istiyorum" dedim en rahat tavrımla
"Bu sefer neden ? "
"Cok sıkılıyorum boş boş oturmaktan iyi bir fikir söyle bana intihar için" bunu başka bir kişinin yanında söyleseydim kesin bana deliler hastanesinden kaçmışım gibi bakardı ama Noah alışmıştı
"Narissa 5 kere intihar etmeye kalkıştın daha doğrusu yaptın öncekiler neysede en son deneyişinde.. " derken göz devirdi sanki bunu bekliyormuş gibi
"şah damarını kestin ve mucizevi bir şekilde ölümden döndün"
"Hiç bişeyi beceremiyorum zaten ölmeyi bile beceremediğim gibi.. " derken yere bakarak yürüdüğümden caddeye geldiğimizi fark etmemiştim bile

"heyy! önüne bakarak yürüsene be kızım! "
diye arabasından bağıran adamın önünde dururken buldum kendi mi. Gözlerim Noah'ı aradı o an
"Narissa gel buraya" derken kolumdan tutarak beni karşı yola doğru cekiştirdi
" bu gençlik ne olacak böyle " diyen arabadaki adama baktım. Adam kızarken benim bi an gülme nedenimi düşündüm. İnsanları sinir etmek hoşuma gidiyordu. Birden duraksayıp aklıma gelen şeyle hüzünlendim. Iste kanıt yine ölememistim
"Noah bak yine beceremedim ölmeyi bu sansım keşke ölmem içinde yardım etse"
dememle bana acır gibi baktı Noah
"Okula gidemeden yine neler yaşicaz artık"
dediğinde yüzüne bakmak için kafamı kaldırdım. Ben kısa değildim o uzundu. Araba çarpmasından kurtulduğum caddenin ikinci yarısına geçerken Dudaklarımı tam aralamıs bişey söylicektimki bir adım ilerimde kocaman fırtına koptu sanki. Noah beni kendine doğru çekerken yüzüme gelen kanlarla ne olduğunu anlamaya calıştım.
Etrafımıza toplanan insanlara bakarken inşallah bana araba çarpmıştır diye dua ediyodum içimden. Taki önümde kanlar içinde yatan küçük kızı görene kadar

KEHANET (devam ediyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin