Soo Emi
Erkekler nasıl bu kadar çok yeyip, hala yakışıklı görünebiliyorlardı?
Hoseok'un bazı iş arkadaşları ve yakın arkadaşları geldi ve beni Hoseok'un hizmetçisi sandılar.
Hoseok, beni onlara "eski asistanı" ve "ev arkadaşı" olarak tanıttı.
Jungkook, Hoseok'un yakın arkadaşıydı ve neredeyse benimle aynı yaştaydı ama ben daha büyüktüm.
Hoş ve sevimli biriydi.
Hoseok, onunla daha fazla konuşmama izin vermemişti.
Hızla odama girdim.
Eğer Hoseok'un çamaşır makinesini ve kurutucusunu kullanabilseydim, bir daha bu gümleği giymeyecektim.
Bir şeyler yapmam gerekiyordu.
Sadece partinin bitmesini ve kıyafetler için alacağım parayı beklemeliydim.
Yoksa... sadece yemek pişirmeyecek miydim?
Hoseok'u bulmak için merdivenlerden gizli gizli indim.
Hoseok'u, herkesle birlikte Twister oynarken gördüm.
Wow.
Sonunda onun da "çocuklaşabildiği "bir yanını görebildim.
Hoseok, bir köprü gibi bükülmüştü ve Jin tam onun altında durarak kendisine böyle davranılmaması gerektiğini bağırıyordu. Namjoon ve Yoongi çarkı döndürüyorlardı. Jungkook, tam Jin'in poposunun yanındaydı.
Atışmalarını izledim ve güldüm. Eğlenceliydi.
Yanlışlıkla düşündüğümden daha büyük kıkırdadım.
Beni duyduklarında hepsinin boynu kütledi.
"Emi!" Hoseok güldü. "Gel, bize katıl."
"Daha önce hiç bir kızla Twister oynamadım." Yoongi yorum yaptı.
"Başkası için bir odamız var!" Seokjin, garip pozisyonundan bana bakmaya çalışıyordu.
Sadece kafam görünecek bir şekilde duvarın arkasına saklandım.
"Hayır, teşekkürler."
"Haydi ama, Emi! Şu an için yapacak daha iyi bir şeyin olmadığını biliyorum." Hoseok sırıttı.
"Buraya sadece seninle konuşmak için geldim, Hoseok!" Bağırdım.
"Bekleyebilir misin? Kazanmak istiyorum!" Hoseok, kalçasıyla Seokjin'i itti.
"Hey! Bana karşı saygılı olmak zorundasın! Senden büyüğüm ve sen daha yeni hile yaptın!" Seokjin, azarlmaya başladı.
"Üzgünüm. Benim zavallı kızım kıyafetler hakkında konuşmak istiyor da." Hoseok bana doğru sırıttı.
Gıcık oldum.
"Kıyafetler hakkında mı? Bilmek istiyorum." Namjoon ayağa kalktı.
"Bize yemek yaparsa ona kıyfet alabilmesi için para vereceğimi söylemiştim. Giyecek bir şeyi olmadığından çaresiz." Hoseok sırıtmaya devam etti.
Dudaklarımı büzdüm. "Ben çaresiz de-"
"Yeni kıyafetlere ihtiyacı var işte. Hep eski iş kıyafetlerini giyiyor. Başka bir şey giydiğini hiç görmedim. Benim gömleğim hariç." Hoseok, yanıma doğru geldi.
"Çünkü beni sadece iş yerinde görüyorsun!" Bağırdım.
Kolumu tuttu ve beni saklandığım duvardan çıkardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BOSS || JUNG HOSEOK (Çeviri) (✔)
Fanfic"Zamanında gelmen gereken yere gecikmeyi nasıl başarabilirsin?" Gülümsedi. "Ama babanın neden seni düşük rütbeli bir işe koyduğunu anlıyorum. Acınası bir çalışansın." "Sadece bir kere karşılaştık ve siz tam bir-" Diyeceğim şeyin sonradan farkına v...