17

1.4K 209 175
                                    

tooru eski sevgilisinden bana gelen mesajı gördü ama ifadesi değişmedi. kızgın veya üzgün gözükmüyordu. "okulda sana bakıp duruyordu zaten." dedi.

"öyle mi?" elinde kitapla gelen iki kişiyi gördüğümde tooru'ya kaçamak bakış attım ve aynı anda kalktık. "hiç fark etmedim."

"istersen sana tavsiye verebilirim." hâlâ umursamıyor gibi görünüyordu.

"ne konuda?"

"onun hakkında." alışveriş merkezinde boş boş yürüyorduk. "mesela iyi kızdır ama kaprislidir biraz."

"benim öyle bir amacım olmadığını biliyorsun." nedense söylediklerinden dolayı biraz kırılmıştım. "niye ki? güzel kız."

"bence değil. şu konuyu kapatabilir miyiz?" gülerek başını salladı. "senin şu an sevgilin var mı?" diye sordum.

"ben bıraktım o işleri ya. (oiş)"

"eve mi dönsek?" ortamda oluşan gerginlikten doğal olarak hiç hoşlanmamıştım. "

"eve dönersek ailelerimiz okuldan kaçtığımızı anlar, saat daha erken." dediği şeyi düşünememiştim çünkü benim annem böyle şeyleri çok abartmadığım sürece umursamazdı.

"benimki bir şey demez ayrıca evde değildir.  o yüzden bize gelebilirsin."

×××

"hajime belli etmese de çok problemli bir çocuktur. onunla arkadaş olduğun için teşekkür ederim." tooru nazikçe güldü. "yok canım, öyle biri değil." göz ucuyla bana baktı. "sadece azıcık agresif ama bana karşı değil."

akşam yemeği sonrası kahvelerimizi içiyorduk ve tooru ile annem çoktan kanka olmuşlardı.

"sana karşı olmadığına sevindim, çünkü küçükken arkadaşlarından kısa olmasına rağmen onları döverdi." ikisi de güldü.

"hâlâ kısa ve okul arkadaşlarını dövüyor." kahkahaları şiddetlenince bir bardak daha kahve almaya gittim. belli etmesem de iyi anlaşmaları çok hoşuma gitmişti. tooru çok kibardı ve gülümseyip duruyordu. annem pozitif insanları sevdiği gibi ben de tooru'nun gülümsemesini sık sık görmeyi seviyordum.  bardağımı doldururken tooru elinde kendisinin ve annem fincanıyla geldi.

"büyüklere karşı çok saygılı ve eğlencelisin." dedim.

"o kadar çok sevgilim oldu ki aileleriyle tanışmaktan alıştım."

"yani bunu sevgilinin ailesiyle tanışmak olarak görüyorsun?" yaptığım espriyi ciddiye almıştı. kaşlarını çatınca gerçekten çok sevimli oluyordu. "hayır, öyle değil. neyse, sen bana hiç 6 yaşına kadar biberon kullandığını söylememiştin." gülüşünü bastırmaya çalışıyor gibiydi.

"evet, evet. gül hadi."

"ayrıca sen daha önce de uzaklaştırma almışsın." ciddileşti. "sana yamuk yaparsam beni de döver misin acaba?"

"sence?"

"hayır." gülümsedi. "seni hep böyle neşeli görmek istiyorum." açık kahverengi gözlerinin içine baktığımda hayran olduğum gülümsemesini göstermeye devam etti.

lovely ⎯ iwaoiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin