0.8

351 38 2
                                    

"YongHo-ya~ Dışarı çıkalım mı?" Büyük olanın sorusuyla şaşırmıştı. Sessizce böyle bir şey beklemiyordu. Gülümsedi. Bu, ona daha fazla alıştığını gösterirdi değil mi?

"Olur, nereye istersin?"

"Seni götürmek istediğim bir yer var!" Uzun olan kafasını sallayıp hazırlanmak adına odasına gitmişti. TaeIl'in hâlâ salonda olduğunu düşünerek onun odasına kapıyı çalmadan girdiğinde yarı çıplak gördüğü çocukla kapıda öylece kalakalmıştı.

"YAH! KAPI ÇALMADAN GİRİLİR Mİ ÖYLE!" Yanakları ışık hızında kızarırken hızla odanın kapısını kapatmıştı.

"Ü-üzgünüm! Ben, hazırsın sandım. Hazırsan, çıkalım mı?" TaeIl hızla üzerini giyinmeyi tamamlayıp kapıdan kafasını uzatmıştı. Gözlerini sıkıca kapatmış, kızarık yanaklı çocuk daha önce hiç bu kadar sevimli gelmemişti ona. Kendini tutamadı ve uzanıp yanağına bir öpücük bıraktı. Gözlerini aniden kocaman açan YongHo ise milyonuncu kez donakalmıştı.

"Hey, hadi sen yine transa geçmeden gitmeliyiz. Vakti gelmek üzere!" Elini tutmuş ve çekiştirmişti. Uzun zaman sonra sanki ilk defa dışarıya çıkıyormuş gibi hissediyordu. Derin bir nefes çekti.

"Buranın havası çok güzel." Gülümserken hızla çekiştirmeye devam etti. YongHo, bacakları uzun olmasına rağmen ona yetişemiyordu. Yavaşlaması için parmaklarını birbirine geçirdi ve kendine çekti.

"Yavaşla biraz, güzel çocuk.~" sarı beresinin açıkta bıraktığı saçlarını düzeltti ve gülümsedi. TaeIl, eridiğini hissetmişti.

Gittikleri yer yıldızların en güzel görüldüğü yerdi. Gökyüzünün büyüsü ile gece yarısının ilerleyen saatlerine kadar kahkahalarını gökyüzü ile paylaştılar. Çeşitli danslar edip yorulunca birbirlerine yaslanıp dinlendiler.

"Gökyüzünden, yıldızlardan, geceden ve ne kadar paha biçilmez şey varsa hepsinden güzelsin, Moon TaeIl. Her gün, hayır her an sana daha fazla aşık oluyorum."

O gece ilk defa birbirlerinin gözlerine derince bakıp susarak birbirlerine aşkı anlattılar. Kelimeler yetmezdi ki zaten. Kalplerindeki bu hisse her kelime az gelirdi. Ve karşılıklı olarak dudaklarını birbirlerine sundular.

YongHo için; bu dudaklar 5 yılın ödülü, cennetiydi.
TaeIl için; içinde hüzün barındırsa da, mutluluktu.

O gece YongHo ve TaeIl birlikte uyudular. Rüyaları, peri masallarından kat kat daha güzeldi. Ve o gece TaeIl, kısa süredir de olsa sevdiği bu çocuğa bir mektup yazdı..

Hisler Bulvarı «JohnIl»Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin