0.2

535 63 17
                                    

Gece yarısını bir kaç saat geçmiş TaeIl, kötü rüyalarla dolu bir uykuda uyurken YongHo sessizce girmişti odaya. Elindeki kalın battaniyeyi büzülmüş bir şekilde uyuyan çocuğun üzerine örtmüş ve yanına oturmuştu.

"Ben geldim.. Mutlu olmadın, değil mi..?" Elindeki sigarasını yakıp bir nefes çekti.

"Ah, ama sen de haklısın. Dizi çekmiyoruz ki burada seni kaçıran kişiye aşık olasın."

Histerik sessiz bir kahkaha attı. Sonrasında gözünden bir damla yaş yanağına süzülmüştü.

"Sen benim bu hayatta yaşayan tek sevdiğim ve tek varlığımsın. Sana ilk defa nasıl aşık oldum hatırlamıyorum. O kadar ani ve o kadar güzeldi ki, sanki bir hayal gibiydi. Çok güzeldin.." kafasını uyuyan bedene çevirdi, "Şimdi de olduğun gibi.. Çok güzelsin, TaeIl.. Gözyaşlarına sebep olduğum için özür dilerim. Gözlerin kapandığında gördüğün kötü rüyalar için de. Ama canını yakmayacağım.. Söz veriyorum, meleğim~"

Sigarasını odadaki tek pencereden dışarı attı ve sevdiği çocuğun anlına bir öpücük kondurarak odadan çıktı.

TaeIl'in kötü rüyaları uzaklaşmıştı..

YongHo'nun kalbi biraz olsun ısınmıştı..

Hisler Bulvarı «JohnIl»Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin