bugün btsin fan meetingine gidicektim türkiyeden tam 10saatte buraya geldim onlar için biasım rm çünkü romantikliği ile çok mükemmel neyse orda ellerimle oynuyordum en öndeydim onu izliyordum bir an göz göze geldik gözümü kaçırdım oda bana tuhaf bakışlarından sonra güldü nedenmi tuhaf bakıyor çünkü kapalıyım ama bu umrumda değil aynı yaştayız onunla amaan neyse
rm
"hey sen?"
hepsi benmi banamı dedin bana dedi diye bağırıyordu bense kafamı eğmiştim ordan hafif gülümsedim
"sana diyorum kapalı kız"
oha bana diyordu bana kapalı kız dedi burda tek kapalı ben olduğuma göre benim yaw beeen
"benmi?"
"evet sen"
"tmm seni dinliyorum"
"çıkışta beni beklermisin?"
"nasıl istersen"yanaklarımın kızardığını fark edince kafamı yere eğdim
"bu kadar utanmana gerek yok sadece bir kaç soru soducam o kadar"
"ben utanmıyorum sadece mutlu olduğumda kızarıyorum"
"tmm ismini öğrenebilirmiyim peki?"
"ismim (adın)"
"hmm yabancısın yani"
"evet ama bana eun min diyorlar genelde"
"tmm eun min sen gibi isminde güzel"
dediğinde kafamı yine eğdim bu sefer utandığımdan
"boşuna sevinme seni sadece tanıyacak evine gittiğinde yine onsuz olacaksın yine yalnız yine tek başına"demişti bir army ona baktım ve gözümden yaşlar süzüldüğünde ayağa kalktı ben onların aralarından yavaşca çekildiğimde çıkışa gelmiştim bir bank gördüm ve oturamadan karanlık bir odaya çekildim
"tamam sende istediğini söylemekte özgürsün ama ben o kadar yolu sırf onlar için gelmiştim onları daha yakından görmek için ama gördüğüm bu muameleye bakarmısın? ne kadarda kalp kırıcı kapalı olduğumdanmı böyle yapıyorlar bilmiyorum ama ben bunu hak ettimmi?"
rm
"ağlamana gerek yok o sadece edepsiz birisi sen bunları hak etmiyosun senin çok temiz bir kalbinin olduğuna eminim"
"rm? senmisin?"
bir anda ışığı açtı küçük bir depodaydık
"benim meleğim"
diyip dudağıma yaklaştı kafamı eğdim
"bunu yapamam rm lütfen beni affet inan bana bunu senden fazla isterdim ama yapamam edepsiz olmak yakışmıyor bana"
"anlıyorum meleğim en kısa zamanda ailenle tanışmsya geleceğim bu yıldırım aşkı hayatımı yönlendirecek"
"rm lütfen çıkalım armyler seni merak ederler"
"tmm bu telefon numaram bu arada biasın benim dimi"
"kk evet teşekkür ederim"
ilk önce ben çıktım ve geri en öne geçtim bir kaç dakika sonra rm geldi ve oturdu armyler gelmeye başladı
"nerdeydin şanslı kız?"
"bunun sizi ilgilendirdiğini sanmıyorum lütfen saygılı olun bana karşı"
kız sustu bende jiminin önüne geldim
"merhaba güzel kız"
"merhaba jimin"
"benden büyüksün galiba"
"evet öyle yaşım kadar elimde büyük"
"serçe parmağın benim mükemmel uzun parmağım kadar olamaz"
elimi eline koydu ve ikiside aynı boydaydı
"ne tesadüf aynı boydalar"
"hayır hayır benim parmağım daha uzun"
jk
"hyung aynı boydaydı bende gördüm"
arkadaki görevliyi görünce jkun önüne geçtim
"selam (adın)"
"selam jungkook"
"heycanlımısın?"
"evet bu arada sesin harika sesinle uyuyup kalkıyorum"
"biasın kim?"
"namjoon"
"namjoon hyungum duymasın kk"
"bb"
Vye geldin
"selam (adın)"
"selam V"
"gerçekten çok güzel gözlerin var biliyormuydun?"
"teşekkür ederim seninde çok güzel saçların var dokunsam yakacak gibiler"
"dokunabilirsin"
dokunduğumda öyle yumuşaktıki kırılır diye yavaşca bıraktım
"gerçekten yumuşaklar"
"öyledir evet"
"grşrz"
seokjine gelmiştin
"merhaba jin"
"aa sen (adın)sın benim kadar güzelsin"
"teşekkür ederim o senin kalbinin güzelliği"
"gerçekten namjoonla akrabamısın?onun gibi güzel sözler söylüyorsun"
"kk saol ama gerçekten yüreğinin beyazın en güzel tonunda olduğuna eminim"
"aahh yeter ama madem sen bu kadar güzel sözler söyledin getir elini"
sol elimi ona uzattığımda kalbine koydu kalninin ritmi bana spring day şarkısını hatırlatmıştı adeta pnun kadar huzur vericiydi
"teşekkür ederim bana bu şarkıyı hissettirdiğin için"
"namjoonun sana aşık olması an meselesi"
onada el salladıktan sonra suganın önüne geçtim
"selam"
"hı? haa selam"
"yine rüya alemindesin bakıyorumda"
"evet biraz öyle hey bir dakika ama sen çok güzelsi-ahhh yavaş lan kırdın kolumu"
ben onlara şaşkınca bakarken rmin ona vurduğunu gördüm
"neden yaptınki bunu"
"sana güzel demesi hoşuma gitmiyor"
"neden çirkinmiyim?"
"hayır aksine çok güzelsin ama güzel kelimesini o söylediğinde güzrl olmuyor"
"RM yaşaş ol biraz sıranı bekle...(kulağıma eğildi) hadi elini ver bana kıskansın iyice"
"kkk tmm"
ellerimizi birleştirdiğimizde onun gözleri faltaşı gibi açılmıştı sonra somurttu
"eee (adın) çıkışta birşeyler yapalımmı? çok eğleniriz!"
ismimi bastırarak söyledi
rm
"kusura bakma yoongi ama o benimle sözleşti bile"
"aa çok yazık oldu neyse görüşürüz"
rmin önüne geldim
"neden beni kıskandırıyorsun (adın)? seni sevdiğimi bile bile neden onun o pis ellerini tutuyorsun?"
bu söze biraz şaşırmıştım ve dondum bir şey söyleyemedim sadece başımı eğdim
"yapma öyle güzel başını yerlere eğme lütfen"
"özür dilerim kırılacağını bilmiyordum"
"şaka yaptım gerçekten"
başımı kaldırdım ve onun elini tuttum kalbime götürdüm
"bu şakaya kalbimin nasıl attığını anladınmı? lürfen birdaha böyle yapma"
elini bırakacakken bu sefer o tuttu kalbine götürdü
"bana dokunduğunda bu kadar hızlı atan kalbim başkasına dokununca nasıl kırılıyor haberin varmı?"
"ağlicam ama ya"
"yok yok hayır lütfen ağlama b-ben özür dilerim"
"bende şaka yaptım kkk"
"gerçektenmi? aah (adın) yüreğime iniyordu"
"görüşürüz"
"bb"
hoseokun önüne geldim
"merhaba"
"merhaba"
"galiba yabancısın?"
"evet türküm"
"gerçektenmi? orda armylerimizin çok olduğunu duydum"
"çokmu? bence çok kelimesi hafif kalır türkiyenin 3/4ü army"
"oraya mutlaka gitmeliyiz"
"ama çok dikkatli olun çünkü üstünüze atlayabilirler"
"kkk gerçekten öyle bir şey yaparlarmı?"
"o kadar özöetmeseydiniz belki hayır ama illaki bir kaç kişinin yapacağına adım gibi eminim kkk"
"kkk gerçekten öyle oldu bu arada bu fotoğrafta çok güzel çıkmışım değilmi?"
"sizin kötü çıktığınız fotoğraf varmıki neyse görüşürüzz"
"baybay yine gel olurmu?"
"tabiki"çıkışta onu bekledim ama çok kötü oldum çünkü yanımdan geçen armyler bana kalp kırıcı şeyler söyledi bankta onu bekliyordum ağlıyordım sessizce hıçkırmıyordum sadee yaşlarım süzüliyordu yanıma oturana baktım bu rmdi
"hadi gidelim"dedi.
bende ayağa kalktım ve arabama doğru yavaşca yürüdüm ön koltuğa geçtim o ise hala bana o banktan bakıyordu kafaaını eğdi bendr arabayla önüne geldim ağlıyırdum ama sesimi düzeltip mutlu bir ses yaptım
"gelmicekmisin?"
"tabi"
diyip oturdu bense arabayı sakin bir sahile doğru sürdüm o ise benimle konuşmaya çalışıyordu ben hala ağlıyordum o fark etmedi
"(adın) neden konuşmuyorsun?"
hala ağlıyordum gözyaşım kucağıma düştüğünü fark etti.
"sen ağlıyormuydun? neden? kırıcı bir sözmü söyledim"
arabayı sağa çektim
"bak namjoon beni seviyor olabilirsin anlıyorum ama hayranların şimdiden kalbimi bin parçaya ayırdı bile lütfen daha fazla konuşmayalım olurmu? en doğrusu bu"
"hayır en yanlışı bu onların ne dediği umrumda değil bunu söyleyenler armyler değil canavarlar ben sadece seni istiyorum senin sevgini anlıyormusun?"
"ama-"
"aması maması yok benimsin işte tmmı?"
"tmm"
"şimdi sil o gözyaşlarını ve gül"
hafifce tebessüm ettim
"ne zamandan beri ağlıyordun"
"seni beklerken başladı"
"nasıl yani sesin gayet mutlu gibiydi"
"gözyaşlarımı saklamakta ustayımdır"
arabadan aşşağı indim oda indi kapıları kilitledikten sonra sahilr geçtik biraz yürüdükten sonra
"(adın) benimle hayatını sürdürmeye varmısın?"
dedi ben fazla şaşırmamıştım o biraz arkamda kalmıştı ona doğru döndüm ve koştum ona sarıldım öyle sert sarılmıştımki yere düşmüştük
"evetmi?"
"evet"
ayağa kalktık beni tutup etrafında döndürdü
"yavaş ol biraz düşücem"
"sen benim kollarımdayken düşmen imkansız"
rm beni yere bıraktı ve sarıldı dudağıma yaklaştığında kıkırdadım
"rm sana demiştim dimi"
"yah! gerçektenmi ama artık sevgiliyiz ne olmuş yani?"
"hayır canım evlenmeden bana tam olarak kavuşamayacaksın"
diyip kaçtım kollarından biraz öteye gittiğimde
"ama ben o kadar sabredememki"
"orası sana kalmış"
"iyi o zaman bu gün gitcez nikah dairesine"
"şaka yapıyorsun dimi?"
"hayır gerçek madem sana evlenmeden kavuşamıyorum o zmn evleniriz"
"hı hı çok daha annemlerin haberi yok senden"
"konuşurum"
Rm biraz çabaladıktan sonra gerçektende nikah dairesine gidersiniz herşey yerli yerinde annen baban izin verdi düğün günü hazırlanıyorsunuz kuaför makyajını yaptı başını yapacakken kapı çaldı
rm"girebilirmiyim?"
"hayır rm düğünden önce gelini görmek uğursuzdur lütfen gidermisin bem daha hazır değilim"
"off tmm anne"
"kkk mızmızlanma"
sen tam hazırdın o kadar güzeldinki sen bile kendine aşık oldun neyse artık baban seni almaya geldi alnından öptü
"kızım benim ne kadarda güzel olmuşsun"
annem içeriye geldi ve bizi çağırdı
"hanım bak böyle güzel bir kızın varmı allah aşkına keşke annende senin kadar güzel olsa"
"hadi bey hadi hem o benimde kızım benden çıktı bana benzicek tabi benden aldı güzelliğini dimi canım kızım"
"tmm anne tmm baba hadi gidelim geç kalıcaz"
...
"evet"
"evet"
"bende sizi karı koca ilan ediyorum"
...
otel odasına girdiğimizde rmin kucağındaydım beni yavaşca yatağın yanındaki uzun bir pufun üstüne bıraktı
"hadi artık dayanamıyorum"
"yah! utandırmasana hem ben bu koskoaman topuzu nasıl çıkarcam tek başıma"
"ben yardım ederim hayatım"
yavaşca iğneleri çıkarırken bir iğne parmağıma battı
"aahh parmağım"
"acıdımı?"
elini elime götürdü biraz kanıyordu biraz bastırdıktan sonra durdu ve devam ettik kafamdan iki kutu iğne çıktı saçlarımı açtıktan sonra rmin yüzündeki ifadeye biraz kıkırdadım
"canım sen bu kadar saçı kafanda nasıl taşıyorsun?"
"biliyorum uzun ama inceler hafifler yani"gelinliğimide çıkartıp uzun geceliğimi giydim tabi bu süreçte o bakmadı saçımı topuz yaptıktan sonra yatağa oturdum Rmi bekledim
"hayatım hazırmısı-..vay vay vay anlaşılan bu gece baya bir işimiz var"
elimdeki yastığı ona fırlattım
"susarmısın? yoksa bu geceyi anca rüyanda görürsün"
"tmm yaa sadece çok güzel olmuşsun o kadar"
"teşekkür ederim"
gelip yanıma oturdu
"o kadar güzel olmuşsunki sana dokunamıyorum acıtırım diye"
"sende o kadar yakıyorsunki kalbimi kül olup kalacak diye korkuyorum"
"ama bu gece canın baya bir yanacak küçük hanım"
"kim namjoon!!"
"kim (adın)!!neden bağırıyosun kkk utanmana gerek yok kocan var burda bak"diyip evlilik cüzdanını gösterir
"utanıyorum çünkü ilk defa bir erkeğin yanında çıplağım"
"sen buna çıplakmı diyosun?"
"bak yaa sussana!"
"neden? sen şimdiden utanıyorsan bir kaç dk sonra ne olacak aceba?"
"iyi ben susturcam ama şimdi"
diyip onu öptüm ve geceyi başlattım ayrıldıktan sonra
"hayatım sakin ol bir ömür yetecek kadar varım ben"
"sen bir ömürde yanımda olsan her an bitecekmişsin gibi heycanlanıyorum"
"iyi o zmn gece başlasın"
...-Son-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BTS Hayalimiz🌟🔐
FanficArmy❤hepimizin hayalleri vardır.Hayaller olmadan dünya bize sadece cehennem olurdu.Hayallerimizi süsleyenlerin en büyüğü sensin Bangtan.