• little trainees • ~yoonmin x taejin

07°

Taehyung

Seokjin'in ağzından duyduğum kelime ile yerimden korku ile fırladım.

Ne olmuştu, nasıl olmuştu ? Şuan iyi miydi ? Biz Jimin ile birbirimize emanettik ve şuan belki de revirde acı çekiyordu.

Merdivenleri ikişer üçer adımla hızla indim. Revirin kapısına vardığımda küçük pencereden içeride uyuklayan Jimin'i görmek içimi acıtmıştı. Ayağı sargılı, yüzü pul pul ter olmuş uzanıyordu.

Kapıyı endişeyle açtığım gibi o da gözlerini açtı.

"Jimin-ahh iyi misin ?  Ne oldu ??"

Korktuğumu ve onun için endişelendiğimi çok iyi biliyordu ama buna rağmen o çok sakin ve halinden memnun görünüyordu.

"Bir şeyim yok merak etme, ufak bir çatlak sadece."

"Çatlak mı? Ya Jimin sen beni kalpten mi götürmeye çalışıyorsun. Nasıl düştün?"

"Senin yanından kaçtıktan sonra prova yapmak için dans stüdyosuna gittim, prova bitince de biraz pratik yapmak için orda kaldım. Kendimi müziğe fazla kaptırmışım sanırım düşüverdim."

"Ya kıyamam ben sana."

Diye yakınırken yanlış bir hamle ile bacağına yüklendim.

'' Taeee ayağımmm!!!"

"Ya çok çok özür dilerim, istemeden oldu.''

irkilip olduğu yerde bedenini düzleştirdi, ayağını ovalayıp yine bana döndü.

''Tae buraya nasıl geldim sence.''

''Süründün mü yoksa??''

''Yok amuda kalktım tüm yol boyunca.''

Verdiği saçma cevap üzerine ayağına yeniden vurmak istemiştim fakat sadece göz devirmekle yetindim.

"Suga, Suga getirdi."

"Şaka ediyosun.. siktir ordan.. "

Gözlerim açılmış bir halde yüzüne hınzırından bir tebessüm yerleşmiş olan Jimin'e bakıyordum.

"Sen ciddisin."

"Tae, telefonun çalıyor."

Yaşadığım ufak çaplı şok yüzünden ne telefonun titrediğini ne de ekranda yazan numarayı farkettim. Kayıtlı olmamasına rağmen, kalbimin hoplamasından ve tabi beni başka kimsenin aramayacağı ihtimalinden dolayı, o olduğunu anlamam uzun sürmedi.

"Seokjin, o arıyor ne yapıcam?"

" Ne, o kim ?"

Hiçbir şeyden haberi olmayan Jimin için açıklama mı yapmalıydım, yoksa kalbimi hoplatan adama yanıt mı vermeliydim. Cevabını bildiğim bir soruyu neden sormuştum acaba kendime ?

Hızla telefonu açtım,ne diyeceğimi de bilemiyordum. Jimin'in ani olayı ve Seokjin'in beni araması, neden aramıştı diye düşünürken;
yanından aniden, tek kelime bile  etmeden fırladığım beynimde yankılandı 'aptal Tae'.  Fakat beni merak etmesini de beklemiyordum, belki etmemiştir başka bir şey olmuştur.  Kendi içimde yaşadığım ikilemlerde kaybolmadan az önce hala telefonda cevapsız bekleyen Seokjin aklıma geldi.

"Alo, Tae ? Orda mısın?"

"Öhöhm hyung, yani Jin öhöhm evet benim."

'Evet benim' ne , sen kimsin oğlum bu nasıl cevap, gerçekten aptalım.

Saçma cevabım üzerine kıkırdayan Jimin ile göz göze geldim, anlamsız bakışlarla ne yaptığımı öğrenmeye çalışıyordu. 

'' iyi misin Tae ? Yanımdan öyle fırlayınca merak ettim ? bir şeyin yok ya.''