Biri ateş biri su. Biri yansa öteki söndürür, diğeri buz tutsa öbürü çözer.
Ateş ve su gibi birbiri için mi yaratılmıştık biz de? İmkansız olduğumuz kadar umudumuz var mıydı kavuşabilmek için?
Ateşin suya olan sonsuz sadakati gibi seviyorum seni, h...
Katara hala dünkü olayın tavrında olan Aang'e gerçeği anlatabilmek için ter döküyordu
''Aang yemin ederim ki zannettiğin gibi bir şey değil. Niçin bana inanmıyorsun?''
''Güvenimi sarstığın için olabilir mi Katara?''
''Daha kaç kez açıklama yapacağım. Hem Zuko da söyledi sana''
''Ona güvenmeyen sendin ve şimdi benden de onu sözüne inanmamı mı bekliyorsun. Benden uzak dur Katara! Git!''
''Ama Aang''
''Git dedim!'' diye hiddetle haykırdı
Katara dolan gözlerini gizleyerek ucu denize bakan iskelenin başına gitti. Sessiz sessiz hıçkırarak gözyaşlarının akmasına izin veriyordu
''İyi misin?'' diyen tanıdık sesi duyar duymaz başını kaldırıp omzunun üzerinden baktı
''Ne var Zuko?'' dedi kızgınlıkla
Yarısı yanık yüzlü bu insanı görmeye sabrı kalmamıştı artık. Ateş bükme gücü olsa diğer yüzünü de acımadan yakardı
''Sanırım erkek arkadaşınla aranın bozulmasına sebep oldum''
Zuko bunu nereden anlamıştı. Aang'le çıkmıyorlardı bile. Katara yalnızca Aang'in ona karşı bir şeyler duyuyor olduğunu önceden hissetmişti ve bu zamanla ikisi için de karşılıklı olmaya başlamıştı
''Ne diyorsun? Aang benim erkek arkadaşım değil''
''Bu yüzden mi o kadar tavır aldı sana''
''Bu seni niye bu kadar ilgilendiriyor?''
''Durumu düzeltebileceğimden''
''Bırak! Ne anlarsın ki sen? Keşke Azula Aang'i öldüreceğine seni öldürseydi'' deyip ayağa kalktı ve adımlarını geldiği yere yönlendirdi
''O zaman Aang kimden öğrenecekti ateş bükmeyi? Ya da sen anneni kimin öldürdüğünü kimden öğrenecektin?''
Uzun zamandır bilmek istediği şeyi duymak onu yolundan döndürmüştü adeta
''Ne dedin sen?''
''Dün gece Sokka'yla konuştum. Köyünüze saldıranların güneyli akıncılar olduğunu öğrendim ve o adamın da kim olduğunu biliyorum''
Katara'nın parlayan gözlerideki isteği Zuko da hissetmişti. Fakat ne yazık ki gururu daha ağır basıyordu
''Senden gelecek yardım düşmanımdan gelse daha iyi''
''Katara lütfen yapma böyle. Anneni öldüren adamdan intikam almak istemedin mi yıllarca?''
Katara sonunda pes etmişti. Gururu bir kenara bıraktı
İçini çekerek anlamlı bir şekilde
''Evet'' dedi
''O halde bu gece yola çıkabiliriz. Sana söz veriyorum o adamı bulacağız''
Katara dudaklarını ısırdı
''Hadi gidelim yanlarına''
Zuko'yla ikisinin geldiğini gören Sokka onlara takılmadan edemedi
''Hey Katara! Aang'le hala bozuk musunuz?''
''Sokka ağzını yırtmama az kaldı sus!'' diye hiddetlendi
''Aman canım espri yapmak istedim''
''Üzerlerine gitme hayatım düzeltirler elbet'' dedi Suki de
Zuko boğazını temizledi
''Her neyse. Biz bu gece yola çıkacağız. Güneyli akıncıları bulmaya''
''Demek karar verdiniz''
''Ben değil, buna Katara karar verdi''
''Katara buna karar verdin madem, adamı bulduğunda seçimin öldürmek olmasın. Yoksa seninde ondan bir farkın kalmaz. Bırak o katil olmasıyla kalsın. Sen kendine leke sürme'' diye samimi bir dille nasihat etti Suki
''Biliyorum'' dedi Katara da iç geçirerek
Akşam yola çıkmak için Appa'yı hazırlarlarken Katara'nın ummadığı kişi onu uğurlamaya gelmişti
''Katara?''
''Huh? Aang?''
''Sabahtan bu yana çok düşündüm. Sana galiba bir haksızlık yaptım ve olayı fazla abarttım. özür dilerim. Ve senden de Zuko''
''Önemli değil. Konuyu bu kadar uzatmamız hataydı bence''
''Evet. Yolunuz açık olsun. Dikkat edin kendinize. Ve Katara, lütfen intikam alırken öldürmeyi seçme. Bunu sana Suki de söylemiş bende söylüyorum. Bu sana yakışmaz''
''Biliyorum. Ama buna ben karar versem çok iyi olacak. Hadi Zuko gidelim'' dedi Appa'nın başına binerek
''Yip yip!''
Appa komutu alır almaz havalandı ve gün batımının kapladığı kızıllıkta kayboldular. Geride de yapmış oldukları büyüklükle dönecekleri umudunu bırakmışlardı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
