LİSA

111 7 0
                                    

Her zamanki gibi yine Kate ve Karen arasında çıkan tartışma tüm okulu etkilemişti. Sonuç olarakta bunu düzeltmek bana kalmıştı.
Ben Lisa Howard. Dört yıl önce ailemi bir tekne kazasında kaybettiğim için West Wild yatılı okuluna geldim. Kate'i ilk tanıdığımda ona ısınmıştım o da bu okulda —tımarhanede— olmak istemiyor evini istiyordu.
Ailemle ilgili olan kaza Pasifik okyanusunda olmasına rağmen ben karaya kadar gelebilmiştim. Bu yüzden beni insanlar milyonlarca kere testlere soktularsa da anormal hiçbir şey bulamadılar. Normal bir insandım. En azından onlar öyle sanıyordu.
Benim için yeni bir yere yerleşmek fazlasıyla zordu aslına bakarsanız. Tımarhaneye benzeyen ve gerçekten çocukları çıldırtan bu kapkara ve korkunç okula gelmek benim içimi ürpertmişti. İnsanlar benim duygularımı gözlerimden çok kolay anlarlar aslında. Mesela endişeliysem koyu mavi, mutluysam açık mavi olurlar genelde kötü duygular yaşıyorsam hep mavinin koyu tonlarına bürünür ama eğer iyi duygular yaşıyorsam o zaman şeffaf gibi açıklaşırlar. Bu yüzden okula geldiğimde gözlerim ilk defa bu kadar koyuydu, siyah gibiydiler. Okula gelir gelmez Kate'in kömür karası saçlarının arkasına gizlenmiş bir çift su yeşili gözlerinin korkuyla baktığını ve etrafı incelediğini gördüm. Onu görür görmez içimde bir sıcaklık belirdi. Neden bilmiyorum ama bana iyi bir izlenim vermişti. İkimizi de farklı öğretmenler okul müdürünün ofisine götürüyordu. Yolda bana gülümsediğini görünce onun da benden hoşlandığını anladım. Aslında bu beni çok mutlu etmişti ama gözleri şiş ve kızarıktı. Benim gibi o da ailesini kaybetmenin bilincindeydi ve korkuyordu.
Okulun içi dışı kadar iğrençti. Yağlı siyah duvarları vardı ve kapkaranlıktı. Okul müdürünün ofisi okulun diğer yerlerine göre bir tık daha iyiydi. Düzenli bir biçimde dizilmiş dosyalar odanın dörtte üçünü kaplıyordu. En başta kocaman bir masa ve üstünde saçlarına ak düşmüş ve sıkıca toplanmış bir kadın oturuyordu. Masasında adı yazılıydı: MİNERVA MORGAN. Bize aynı sınıfa düştüğümüzü söylediğinde bir an için sevindim. Kate de sevinmiş görünüyordu. Biz de bu sayede en yakın arkadaş haline geldik.
Mutfaktaydık o yüzden ben içeri ilk girdiğimde boş olan kovaya su koyup yangını söndürürüm demiştim ama kova bir anda doldu yada hep doluydu yanlış mı görmüştüm yoksa kova ben dokunur dokunmaz su mu dolmuştu. Sanırsam doğru görmüştüm. Daha önce de başıma böyle şeyler gelmişti. Omzuma bakınca su işaretindeki dövmemin parıldadığını gördüm. Yani tam olarak dövme diyemem doğuştan. Doğum lekesi denebilir ama belli bir şekli olan ve mavi rengi olup etrafımda garip şeyler yapınca parıldayan bir doğum lekesi. Hemen toparlanıp suyu perdeye boşalttım. Aslında söndürmek biraz zor oldu ama kovadaki su ben tamamen söndürene kadar da bitmedi. Sonra kapıdaki. Bağırışları duydum. Kate ile Bayan Gabriele arasında bir kavga çıkmıştı. Onların yanına gidip Kate'e yardıma giriştim yoksa bayan Gabriele onu bir hafta tüm bulaşıkları yıkamayla cezalandırabilirdi.

ELEMENTLERİN KORUYUCULARI Elementlerin BuluşmasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin