O gün yaşananlardan sonra Derin okulda bir türlü dikkatini toplayamamıştı. Derslerde o kadını düşünmeden edemiyordu. Daha önce de sevgilileri olmuştu. Ama bu sefer çok farklı hissetmişti. Daha önce de başka biriyle yatmıştı ama bir şeyler hissetmediğinden emindi.
"Derin ders bitti."
"Ah, saol. Dalmışım."
Arkadaşının onu uyarması ile çantasını toplayıp okuldan çıktı. Eve gitmek için okulun önündeki otobüs durağına gitti. On beş dakikalık bir beklenmeden sonra bineceği otobüs geldi ve bindi.
Eve geldiğinde çantasını direkt koltuğa attı. Serkan da ondan on dakika sonra gelmişti.
"Hoşgeldin."
"Hoşbulduk da sen niye bu kadar bitkinsin?"
" Bu gün çok yorucuydu. Bir de yarın stajım başlıyor. Heyecanlıyım."
Serkan koltukta oturan yakın arkadaşının yanına oturdu ve ona sıkıca sarıldı.
"Yağızla aranız nasıl?"
"Iyi. Beni sevdiğini hissedebiliyorum."
"Umarım biri de beni öyle sever."
Oluşan durgunluk görünürde sessizlikten ibaret olsa da ikisi de aslında bu sessizliğin nedenini biliyordu. Serkan havayı dağıtmak için Derin'in kafasına vurdu.
"Ah! Ne duruyorsun be?"
"Kendine gel diyorum. Depresif olma."
Derin de onun gülümsemesine karşılık verip yemek hazırlamak için mutfağa gitti.Neşeli geçen bir akşam yemeğinden sonra Derin erken uyumak için odasına gitti. Amacı erken uyumaktı ama aklına gelen görüntülerle bunun çok da mümkün olmadığını anladı. Yatakta doğruldu ve salona girdi belki konuşurlar diye.
Ama koltukta uyuyan arkadaşını görünce yan tarafında duran örtüyü onun üzerine örttü.
Kapısı açık olan balkona çıktı. Nefes almaya ihtiyacı varmış gibi hissediyordu. Derin bir nefes aldı ve gözlerini kapattı. Sonra kafasını kaldırıp gecenin karanlığına umut tutan aya baktı. Ne kadar da güzeldi. Sanki bütün bir aşk yığını gibiydi. Herkesin sevdiği ama bir türlü ulaşamadığı bir yer.
Kafasının dağıldığını hissetikten sonra tekrar odasına gitti. Bu sefer uyuyabilmişti.Sabah çalan saate lanetler okuyarak yataktan kalktı. Banyoya girip kısa bir duşun ardından yeşil diz üstü bir elbise giyindi. Hafif makyaj yaptı. Sonra hızlıca mutfakta kendine bir şeyler hazırladı ve hızlıca yiyip evden çıktı. Taksiyle gitmeye karar verdi ve sokağın köşesinden bir taksi çevirdi.
Taksiciye adresi verdikten sonra heyecandan çok hızlı atan kalbini umursamamaya çalışarak dışarıyı izledi."Hanımefendi geldik."
Taksicinin sesiyle ücreti ödeyip hızla arabadan indi. Şirketin önünde durdu ve inceledi. Çok büyük ve güzeldi.Burada stajyer olarak çalışacağı icin çok mutluydu. Şirketin kapısından girecekken arkasından ona çarparak içeri koşan kadınla bütün havası kaçmıştı. Kendini bir anda yerde buldu.
"HEY!"
Kadının arkasından bağırsa da onu duymamış ve koşarak asansöre binmişti. Gene de Derin onun kıyafetlerini görmüştü.
"Dikkatsiz kadın."
Içinden kadına biraz daha söylenirken yavaşça yerinden kalktı. Üstünü silkeleyip danışmanın olduğu yere gitti.
"Merhaba. Ben Derin Çınar. Yeni stajyerim."
"Hoşgeldiniz. Yeni stajyerler onuncu katta. Oraya çıkarsanız sizi bilgilendirirler."
"Teşekkürler."
Derin teşekkür edip asansöre binmek üzere asansöre doğru yürüdü.
Biraz bekledikten sonra sesin gelmesiyle kapı açıldı. Derin kafasını kaldırmadan boş sandığı asansöre binip onuncu katın tuşuna bastı. Etrafına bakmak için kafasını kaldırdığında ona merakla ve şaşkınlıkla bakan bir çift gözle onun da gözleri kocaman açıldı.---------------------------------
Arkadaşlar umarım yeni bölüm hoşunuza gider. Haftaya iki bölüm atmayı planlıyoruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yanan Deniz
RomansaBir gün zaman kayar ellerinden tutamazsın. Öylesine bendesin ve öylesine sendeyim ki artık unutmak istesen de unutamazsın...