Kamp

1.3K 84 80
                                    

Rose, Alice, Hazel, Barry, Eddy ve Jason, bu altı arkadaş beraber aynı evde kalıyorlardı.

Rose, sabah erkenden uyandı. Çok heyecanlıydı ve bu normaldi çünkü ilk kez kamp yapacaktı. Sonra gidip elini yüzünü yıkayıp arkadaşları uyanana kadar internetten gidecekleri orman hakkında araştırma yapma kararı aldı. Gidecekleri ormanın adı, "Epping Ormanı" idi. Hemen telefonundan açıp okumaya başladı. Bir sayfada bu ormanda çok sayıda cinayet işlendiği ve ölü ortaya çıktığının anlatıldığını gördü. Daha yola bile çıkmadan korkmaya başlamıştı. Rose çabuk korkan biriydi, okuduğu şeylerden çabuk etkilenirdi ama arkadaşlarını gitmeme konusunda ikna edemeyeceğini biliyordu.

Ve saate baktı "9:12" olmuştu. "Hadi uyanın ama artık" diye içinden geçiriyordu ki Alice uyandı.
-- Günaydın Alice
-- Günaydın, erkencisin bakıyorum
-- Evet, çok heyecanlıyım ondandır sonuçta ilk kez ormana kamp yapmaya gideceğiz
-- Evet bende öyle, bari bizim uykucular uyanana kadar çantalarımızı gözden geçirelim eksik bir şey varmı bakalım
-- Olur
Alice çantalara bakarken Rose, internette orman hakkında bulduğu haberleri Alice'e gösterdi.
-- Hadi ama bu haberlere inandığını söyleme sakın
-- Niye inanmayayım
-- Bu, ormandakileri korkutmak için uydurulmuş bir hikaye
-- Peki ya gerçekse?
-- Ne yani ormanda bu zamana kadar bi katilin yaşadığını mı düşünüyorsun? Ha ha ha hiç güleceğim yoktu Rose. Böyle şeylerden korkman çok normal geceleri tuvalete bile beni çağırıyorsun
-- Ya tamam neyse konuyu kapatalım da şunları uyandıralım geç kalacağız yoksa
Alice: (Yüksek bir sesle) Haydi çocuklar uyanın uzun yolculuğa çıkacağız

Hazel hariç herkes uyandı.

Barry: Saat kaç? Geç kalkmadık umarım
Alice: "9:30"
Eddy: Biri Hazel'i uyandırsın

Diğerleri hazırlanmaya başlarken,

Alice: Hazel yoksa kamp yapmayı istemiyor musun?

Hazel uyandı,

Hazel: Gitmesek mi? Kendimi yorgun hissediyorum
Rose: Kötü fikir değil
Alice: Rose sabah ki saçmalığını anlatmamı istemiyorsun umarım
Jason: Yine ne oldu?
Alice: (Alaycı bir sesle) Gideceğimiz ormanda katil varmış, geceleri öldürüyormuş herkesi
Jason: Ah rose şimdide bu mu çıktı?
Rose: Umarım sizin dediğiniz gibi sadece bir uydurmadır
Alice: Evet Hazel sende hazırlanda çıkalım artık
Hazel: Peki, hazırlanıyorum

Hepsi hazırlandı ve yolculuk başladı. Dört saatlik yolculuğun ardından ormana geldiler. Kendilerine güzel bir yer aramaya başladılar. Jason, güzel bir yer buldu ve hepsi çadırlarını kurmaya başladı. Yer bulup hazırlanana kadar hava kararmaya
başlamıştı. Barry ateşi yaktı.

Hazel: Evet hava karardı ne yapsak?
Jason: Korku hikayeleri anlatmaya ne dersiniz?
Rose: Saçmalama burası zaten yeterince korkutucu
Alice: Rose, o hikayeleri aklından silmelisin
Eddy: Siz takılın ben bi küçük abdestimi yapıp geleceğim
Rose: Fazla gecikme gece ne olacağı belli olmaz
Eddy: (Gülümseyerek) Peki Rose, eğer geç kalırsam bilin ki katiller beni öldürmüştür

Herkes gülmeye başladı fakat Rose bu alaylı sözü ciddiye aldı ve endişelenmeye başladı.
Ve Eddy gidince,

Barry: Benim bildiğim bir korku hikayesi var anlatayım mı?
Jason, hiç düşünmeden "Olur" dedi.
Barry: Günlerden bir gün bir aile ormana kamp yapmaya gelmiş. Bu ailenin Alex adında oğlu varmış. Gece yatmışlar ve sabah kalktıklarında Alex'i bulamamışlar. Aile endişelenip polisi aramış. Polisler geldiklerinde ayak izleri bulmuş ve bu ayak izleri ormanda bulunan bir eve gidiyormuş. Eve girdiklerinde Alex'in kıyafetlerini bulmuşlar fakat başka iz bulamamışlar.
Rose: Peki anne babası ne yapmış?
Barry: Ne yapsınlar üzüntüden kahrolmuşlar
Alice: Neyse daha da kurcalamayalım sonra Rose'umuz korkuyor
Hazel: Ya bu arada Eddy nerede kaldı?
Jason: Kızlar korkmanızı istemem ama endişelenmeye başladım

O sırada bulundukları yerin az ilerisinde ayak sesleri gelmeye başladı.

Barry: Sanırım geldi
Fakat ayak sesleri artmaya başladı. Gelen ses tek kişiye ait olamazdı.
Rose: (Ağlamaklı bir sesle) Ne oluyor?
Barry: Jason gel, gidip bi bakalım

Jason ve Barry tam kalkacakken çığlık sesi geldi. Eddy' nin sesini andırıyordu. Rose ve Hazel ağlamaya başladı. İkisi aynı ağızdan,
--Ne yapacağız şimdi?
Bir dakikalık sessizlik oldu. Herkes olayın şokunu atlatmaya çalışıyordu.

Jason: Oraya gidip bakacağımızı sanmıyorum. Sabah olmasını beklemeliyiz.
Alice: Katılıyorum ama Eddy..
Barry: (Alice'in sözünü keserek) Onun için yapacak bişeyimiz yok
Rose: (Fısıldayarak) O katil burada
Alice: Rose yeter!
Hazel: Kafayı yiyeceğim sanırım Rose doğru söylüyor
Jason: Şuan bu halde bu hikayeye inanmamaktan başka çaremiz yok
Hazel: Sanırım hiçbirimiz uyumayacak bu geceyi nasıl geçireceğiz?
Barry: Siz üçünüz bir çadıra, biz Jason ile bir çadıra girelim, hava aydınlanınca ilk iş burayı terkederiz

Herkes çadırlarına geçip bu korkuyla zamanın geçmesini bekliyordu. Bir zaman sonra ateşi yaktıkları yerden sesler duymaya başladılar. Her iki çadırdakilerde diğer çadırdaki arkadaşlarının çıktığını düşünüp umursamadı. Hepsi istemsizce uykuya daldı.

Sabah olmuştu. Uyandıklarında Hazel'i bulamadılar.

Alice: Nerede bu kız?
Jason: O kadar şey yaşadık bir insan neden yanımızdan ayrılır ki?
Rose: (Ağlamaklı bir sesle) Ya kendi gitmediyse?
Barry: Artık Rose'un söyledikleri mantıklı geliyor
Jason: Biraz bekleyelim eğer gelmesse arabaya atlar gideriz

Yaklaşık üç saat beklediler fakat Hazel'den haber yoktu.

Jason: Üzgünüm ama bir kayıp daha vermeden gitmek zorundayız

Beraber arabaya gittiler. Artık kurtulabilecek miyiz? Diye düşünürken,

Jason: Lanet olsun! Benzin yok.. Ormanın ilerisinde bulabiliriz ama baya uzakta ve üzülerek söylüyorum ki bu geceyi de burda geçirebiliriz
Alice: Ya bu nasıl bir şans? Ne yapacağız bu lanet ormanda bir gece daha durabileceğimi sanmıyorum
Rose: Aynı fikirdeyim
Barry: Başka çaremiz olsaydı...

Bir gece daha durmak zorunda kaldılar. Jason benzin bulmaya gitti uzun saatler sonunda sağ salim geldi fakat hava epeyce kararınca bu saatte ormandan çıkmak zor olacaktı.

Alice: Birbirimizden ayrılmayalım, aynı çadıra girelim.
Jason: Haklısın

Beraber çadıra girdiler ne kadar uyumamaya çalışsalarda hepsi uykuya dalmıştı. Yine aynı geçen gece ki sesler çıkmaya başladı. Tam o sırada Rose uyandı. Jason'ın olmadığını farketti. Çadırdan gizlice kafasını çıkarıp baktığında son gördüğü şey ağaçların arasından sürüklenerek giden Jason'un bedeniydi. Hemen ağlamaya başladı. O sırada geri kalan arkadaşları uyandı. Hemen olanları anlattı, artık korkudan atan kalplerinin sesi ormanda yankılanıyordu.

Dayanılması zor bir şekilde sabahı beklediler. Sabah oldu ve üç arkadaş hızlı bir şekilde arabaya benzini doldurup ormandan çıktılar. Üç arkadaş direk karakola gitti. Polis kayıp arkadaşlarının kimliklerini sordu.

Alice: Jason, Hazel ve Eddy sırayla hepsi hakkında bildiklerini anlattı.
Polis: (Sıra Eddy'e geldiğinde polis hemen atıldı) Eddy mi?
Alice: Bir sıkıntı mı var?
Polis: O anlattığın adam yıllar önce ormanda ölü bulundu ve bi efsaneye göre gittiğiniz ormanda bazen gözükür masum insanları öldürerek intikam alırmış.
Alice: (Kekeleyerek) Ne? Nasıl olur? İki senedir beraber yaşıyoruz
Rose: Ama..
Barry: Peki nasıl..

Meğer o ormanda duydukları çığlık başka bir masum insana aitmiş. Karakoldan çıkıp eve döndüklerinde kapıda bir not buldular:
"Rose'a inanmalıydınız"

Arkadaşlarınızı iyi seçin. Belki seninde şuan en yakın dostun bir ölüdür ve intikam alacağı kişide sensindir, kim bilir...

Korku HikayeleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin