Zoraki Evlilik ✔ ~PJM~ [SMUT]

~2. Bölüm~

(Keyifli okumalar umarım beğenirsiniz. . . )

Feyza...

   Ne yapmalıyım ben şimdi? Ne düşünmeliyim , nasıl hareket etmeliyim hiçbir şey bilmiyordum . Hala biraz önceki yaşadığım şeylerin şokunu atlatamamıştım. Beni para ile satın aldığını söylemişti . Bunlar gerçek olamazdı değil mi ?

  Aynada ki yansımama baktım . Gözlerimin içinde olan yaşlar yavaş yavaş yanaklarımdan süzülüyordu.

  Hepsinin bir açıklaması olmalıydı öyle değil mi ?

  Gözümdeki yaşları sildikten sonra kendime çeki düzen verdim. Böyle bir şey olamazdı . İmkanı yok .

  Babam asla izin vermez zaten benim istemediğim bir adamla evlenmemi.

  Hızla çıkıp salona ilerledim . Sohbetlerini bırakıp herkes bana odaklanmıştı.

  O çocuğun babası olduğunu düşündüğüm adam konuştu

"Güzel kızım benim sonunda tanıştık seninle . Gel lütfen konuşalım biraz " dedi gülerek .

    Ben ise hala ifadesiz bir şekilde herkesin yüzüne bakıyorum . O çocuğa baktığımda suratında çarpık bir sırıtış vardı .

   Babam ve ikizim yüzümde ki ifadeden bir şey olduğunu anlamışlardı. Babama dönüp gözlerinin içine bakmaya başladım.

  Gerçekten beni başka birine satmış olamazdı değil mi? Bir insan bunu kızına nasıl yapabilirdi ki ? Babasın sen sonuçta . Nasıl kıyarsın ki canından olan bir parçayı satmaya.

  Salondaki herkesin garip bakışlarına maruz kalmıştım . Onun hariç... Saçma bir şekilde sırıtıp duruyordu . Ahh azının ortasına bir tane çakmak var ... Neyse .

   Zelinin yanındaki boş yere geçip konuşmaya başladım .

  "Baba onların neden burda olduğunu söyler misin?" Türkçe bir şekilde sormuştum bunu ve hafif kızgın bir şekilde . Babam ise gerildi .

  Biliyordu ki ne zaman türkçe konuşmaya başlasam çok sinirlemişim demektir . Kafasını önce misafirlere çeviri . Onlarda garip garip bakıyorlar dı. Daha sonra bana döndü .

   Bir şeyler söylemek istiyordu ama bir türlü konuşamadı. Neden susuyor ki şimdi ! Neden bir açıklama yapmıyor ! İyice sinirlenmiştim. Yine türkçe konuşarak

  "Sana söylüyorum baba ! Neden burdalar?  Beni onlara mı sattın sen!"

  Bunu söylerken ayağa kalkmıştım. Ve babamın gözlerinin içine bakıyordum . Neden öyle bir şey yok demiyor da gözlerimin içine bakıyor sadece .

   Zeli de anlıyordu bizim konuşmalarımızı. İlk duyduğunda şaşırmış olacak ki o da sadece babamın gözüne bakmıştı. Daha sonra ayağa kalkarak konuşmaya başladı

  "B-baba ne demek oluyor bunlar . Kardeşimin dedikleri doğru mu ?" Demişti sesi ürkek ve sinirli çıkmıştı . Ve biz türkçe konuşmaya devam ettiğimiz için diğerleri hiçbir şey anlamadan sakinca bizi izliyorlardı.