2♡

499 20 0
                                    

Oyun bitince onlar okula biz eve gittik. Cameron da bize gelmişti. Yemek yedikten sonra odama çıktık. Bilgisayardan online oyunu hazırlarken "Shawn." Diye seslendi. Ona doğru baktım. "Efendim." Dedim. "Lisa benim Camila'yla sevgili olmamı istiyor." Dedi. "Ne?!" Diye bağırdım. Böyle bir şey asla olamazdı. "Ben de şaşırdım en başta. Ama olur sanırım ben kabul ediyorum." Dedi. Sinirlenmeye başlamıştım. "Cameron sen daha yeni ayrılmadın mı sevgilinden?" Diye sordum. "Hayatım boyunca onun yasını tutamam. Hem kendine sevgili bulmuş hemen." Dedi. Inanamıyordum. Acaba Cameron'a söylemeli miydim. Yok hayır. Bundan kimseye bahsetmesem iyi olur. "Kızın seni seveceği ne malum?" Dedim. "Lisa ayarlamaya çalışacakmış." Dedi. Kaşlarımı çatıp bilgisayarın ekranına baktım.

*Ertesi sabah*
Sınıfa girince Camila yoktu. Çantası buradaydı ama sınıfta değildi. Nerededir diye düşünürken sınıf kapısı açılıp kapandı. Gelmişti. Ama gözleri kıpkırmızıydı. Hemen yanına gittim. "Camila noldu? Sen iyi misin?" Diye sordum. Ne olmuştu ona? "Artık dayanamıyorum." Diye söze başladı. Ve sırasına gitti. Ben de peşinden gittim ve ön sırasına oturdum. "Kimi sevsem benden nefret ediyor." Dedi ve ağlamaya başladı. Onu böyle görünce benim de ağlayasım gelmişti. Kimdi onu böyle ağlatan, ondan nefret eden? "Kim o?" Diye sordum. Sesi titreyerek "Jacob. 9. Sinif bi çömez için beni reddetti. " dedi. Jacob ha. O sırada Lisa geldi. Endişeyle "Camila." Dedi. Camila hala ağlıyordu. "İstersen elini yüzünü yıka." Dedim. "Yıkadım ama tekrar yıkarım." Dedi ve yanımızdan kalktı. Lisa da kalkacakken kolundan tutup sırasına tekrar oturttum. "Cameron'a Camila'yla çık mı dedin?" Diye sinirle sordum. "Ben öyle bir şey demedim. Camila'yla çıksan ona destek olsan olur mu, dedim. Bunda kötü bir şey mi var? Hem Camila mutlu olur hem de Cameron." Dedi. "Camila'yla Jacobın arasında bir şey mi var?" Diye sordum. "Camila, Jacob'dan hoşlanıyor. Ona söyledi ama Jacob onu tersledi." Dedi. Kafamı salladım. Görürdü o gününü.

Ders boyunca Jacoba baktım. O da bana birkaç kere baktı. Benden korktuğu ne kadar da belliydi. Zil çalınca Jacob bana doğru gelmeye başladı. " Dostum bana neden bakıp durdun ders boyu. Bir sorun mu var? " Diye sordu. Ayağa kalkıp "Evet var. O da sensin." Dedim ve gözüne yumruk attım. Yere yatınca tepesine çıkıp tekrar yumruk attım. Hıncımı çıkarmaya çalışıyordum. Camilayi üzemezdi. Bir anda biri beni omzumdan itmeye çalıştı. Sağa dönüp baktığımda Camilaydı. Ona bakarken yediğim yumrukla neye uğradığımı şaşırdım. Bu sefer Jacob üstümdeydi. Tekrar yumruk atacakken elinden tuttum. O sırada birkaç çocuk onu üstümden çekti. Ben de hızla sınıftan çıktım. Arkamdan ettiği küfürleri duyuyordum. Yanıma Lisa Camila ve Cameron geldi. Lisa "Shawn niye dövdün çocuğu?" Dedi. Hepsi merakla bana bakıyordu. "Çok kaşındı." Dedim. Cameron "Tamam kızlar siz gidin ben onu sakinleştiririm." Dedi. Bahçeye çıktık. "Sen delirdin mi? Çocuğu sınıfın ortasında dövmek de nedir?" Diye sıralamaya başladı. "Cameron iyi ki sakinleştirecektin." Dedim bağırarak. Ne Cameron'ı istiyordum ne de Lisayı. "Jacobla bi sorunumuz da yok." Diye mırıldandı. Birkaç saniye sonra bana baktı. "Camila'dan dolayı mı dövdün yoksa?" Diye endişeyle sordu. "Kimse benim arkadaşlarımı üzemez." Dedim. "Lisayı kim üzdüyse onları hep biz dövdük. Sen dokunmadın. Ama şimdi o çocuğu sen kendin dövdün. Shawn noluyor?" Dedi. "Ne noluyor? Gelince ben de kendimi zor tuttum. Her şeyden bi anlam çıkarmayın." Dedim. Ve okula doğru gittim. Cameron da peşimden geldi. "Disiplin yersen ne olacak?" Diye sordu. Doğru bir de disiplin olayı vardı. "Bilmiyorum." Dedim kafamı sallayarak.
Sınıfa girdiğimizde ders başlamıştı. Özür dileyip yerimize oturduk. Sınıfa göz gezdirdiğimde Jacob ve birkaç kişi daha yoktu. O sırada kapı çaldı. İçeriye giren nöbetçi öğrenciydi. "Shawn Mendes. Bu sınıfta mı?" Diye sordu. "Benim." Diyerek elimi kaldırdım. "Müdür seni çağırıyor." Dedi. Mükemmel. Sıramdan kalkıp kapıya doğru yöneldim. Sınıftaki herkes bana bakıyordu arkamı dönüp Camilaya baktım. Endişeliydi.

Daha sonra müdürün odasına çıktım. İçeriye girdiğimde Jacob ve bir kadın oturuyordu. Sanırım annesiydi. Hepsi bana bakıyordu. Boğazımı temizleyip "Beni çağırmışsınız." Dedim. Müdür "Evet çağırdım. Çünkü sınıfta, okul sınırları içinde arkadaşını dövmüşsün. Bu ne cürret?" Diye bağırdı. Gözlerimi kapattım. Bunların olacağını düşünmeliydim. "Disiplin suçu uygulansın. Baksanıza oğlumun haline." Dedi. Müdür kafasını salladı "Disiplin kurumuyla konuşup karar alınacak. Belki de uzaklaştırma belki de uyarı." Dedi. Dayanamıyordum. "İzninizle çıkabilir miyim?" Diye sordum. Müdür "Rehberlik hocasının yanına gitmen gerek. Seni bekliyor." Dedi ve kapıyı gösterdi. Bugün de herkes beni bekliyor. Rehberlik hocasının yanına gittiğimde 1 saat boyunca ağzımdan laf almaya çalıştı. Ama tek dediğim "sinir oluyordum" oldu. Zil çalınca odadan çıkıp sınıfa indim. Sırama oturunca Lisa ve Camila yanıma geldi. Lisa "Ne oldu?" Diye sordu merakla. "Önemli bir şey yok." Dedim. Camila'ya baktığımda bana bakıyordu. "Çok iyi yaptın." Dedi. Şaşırdım ve gülmeye başladım. Lisa şaşırarak "İyi mi yaptı? Camila delirdin mi sen?" Diye sordu. "Evet. Hak ettiğini buldu." Dedi ve bana gülümsedi. Kalbim tekrar çarpıyordu. Sanki sadece ikimiz vardık. Tek biz.

Only You Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin