GİRİFT

Bölüm 26

KEYİFLİ OKUMALAR

40 ⭐️ ve 35 yorum bölüm sınırımızdır.

➿

Oturduğum yerde rahatsızca elbisemi biraz daha yukarıya doğru çektim.Melisa gözlerini devirerek bana baktığında kaşları çatıktı.

-Eğer bir kez daha o elbiseyi çekiştirirsen gerçekten o ellerini keseceğim.

-Ne yapayım kendimi çıplak gibi hissediyorum.

Beni kolumdan kavrarken oturduğum yerden kalkmama yardımcı oldu.Sonunda kabul etmiş ve Cihan'ın istediğimi yapması için partiye James ile gitmeyi el mahkum kabul etmiştim.Çünkü yapacak ya da bana çıkar yol olarak gözükecek hiçbir seçenek bulamamıştım.James'ten yardım istemeyeceğim de aşikarken gitmek için en iyisi bu olmalıydı.

-Güzelliğinin gerçekten farkında değilsin.

Melisa beğeniyle beni süzerken gözlerimi rengini dahi tanımlayamadığım uzun elbiseye çevirdim.
Melisa bu elbiseyi nereden bulmuş ya da bedenimi nasıl tahmin etmişti bilmiyorum ama elbise gerçekten güzeldi.Fakat bana yakıştığını kestiremiyordum çünkü kendimi görecek bir boy aynası yoktu.Sadece saçlarıma hafif dalga vermiş ve makyaj yapmıştı ki bunu da banyoda bulunan ayna sayesinde görmüştüm.

-İltifatın için teşekkür ederim ama ben bir an önce eski halime dönmeyi tercih ederim.

-Neden ki?

-Birincisi hayatımda toplasan dört en fazla beş kez elbise giymişimdir.İkincisi kendimi hiç olmadığım kadar rahatsız hissediyorum ve üçüncüsü ah bilmiyorum Melisa!Başkalarının beni beğenmesi için giyinmek saçma geliyor.

Tekrar yatağa oturacağım sırada Melisa'nın beni kolumdan yakalamasıyla yorgunca gözlerine baktım.
Öyleydi.Bazı kadınlar ben başkası için giyinmiyorum kendim için giyiniyorum dese de yalandı.Çünkü insanoğlu doğası gereği dikkat çekmeyi severdi.Bu durumda kadınlarda içten içe beğenilme arzusunu da bir şekilde benliğini tetikleyerek gün yüzüne çıkarmasa bile hissetmesine neden oluyordu.Fakat bu durum bana o kadar itici geliyordu ki güzelliğimle dikkat çekmek yerine zekamla çekmeyi tercih ederdim.

-Sen şu an başkaları için giyinmiyorsun.Sen hedefine ulaşmak için bunu yapıyorsun.

Sözleri karşısında ağırca gözlerimi kırptığımda öfkeyle soludum ve konuşmak için dudaklarımı araladım.İstemediğim şeyi yapıyor olmamın nedeni tek bir kişi yüzündendi!

-O Cihan elbet elime düşecek!

-Eğer düşerse lütfen bende sana yardım edeyim!

Ellerini birbirine kenetlenmiş yalvarırcasına bana bakarken bu haline gülümsemeden edemedim.Bu halinin sebebi elbette ki oğlu Cihan'ın adından kaynaklanıyordu.

-Daha uzun sürec..-

Kapı gürültüyle açılırken ardında beliren kişiyle gözlerimi devirmeden edemedim.İyi insan lafının üstüne gelirmiş diyecektim ama Cihan'ın iyi mi yoksa çıkarcı bir insan mı olduğu tartışılırdı.

-Kapı çalma adetin yok mu senin acaba?

-Ben..ben..

Cihan'ın gözleri sadece benim üzerindeyken beni ilk kez böyle gördüğü için şaşkındı ve bu hali o kadar komik duruyordu ki dudaklarımı ısırdım.
Gülemezdim çünkü ona gerçekten kızgındım.Beni istemeyerek de olsa bu partiye gönderiyordu.

-Ben bir James'e bakayım belki o arada Cihan kendine gelir gördüğü güzellik karşısında.

Melisa hızlı adımlarla odadan ayrılırken başımı olumsuzsa iki yana salladım.Cihan bir adım atıp bana yaklaştığında kahve gözleri hala aynı irilikte bana bakıyordu.Beni baştan aşağı süzerken gözlerini kırpıştırdı.