O koca kapıdan içeri girer girmez insanlarında gözleri bizi buldu. Biz okula doğru ilerledikçe gözler daha da arttı. Hayır hiç mi insan görmemişlerdi anlamıyorum ki. Tam okula girmiştik ki önümüze bir çocuk çıktı.
-Merhaba kızlar siz yeni gelen öğrenciler olmalısınız dimi? Çağıl benden önce davranmıştı.
-Evet biz onlarız. Bize müdürün odasının nerde olduğunu gösterir misin rica etsem.
-Tabi ama öncelikle ben Burak memnun oldum bu okulun başkanıyım. Diyip bana elini uzattı.
-Bende Asel buda arkadaşım Çağıl.
-Asel ve Çağıl ha daha önce iki imside duymamıştım güzelmiş isimleriniz kızlar hadi gelin sizi müdüre götüreyim. Dedi ve önden yürümeye başladı. Bizde hızlanıp iki yanına geçtik. Müdürün odasına doğru giderken bize okulu da tanıyordu. Aslına bakarsanız yakışıklı çocukmuş ha bunu daha sonra ''ÇAĞAS'' testinde değerlendirmek için aklımın bir kenarına yazdım. Ha siz şimdi düşünürsünüz ''ÇAĞAS'' testi ne diye bizim Çağılla bir testimiz. Ona göre değerlendiriyoruz insanları işte salak saçma. Burak'ın sesiyle transtan çıktım ve kendime geldim.
-Burası konferans salonu, bu merdivenlerden inince spor salonu, müzik odası, tiyatro odası, sinema kulübü, okul gazetesi ve okul internet sitesi yöneticilerinin odaları filan var işte dedi ve bir kat yukaı çıktık.
-Bu kolidorda da gördüğünüz üzere öğretmenler odası rehberlik servisi revir filan var dedi ve sağ tarafa doğru bir dönüş yaptı.
-İşte bu kolidorda da müdür yardımcılarımız ve ilerdeki odada müdürümüz Ekrem beyin odası var evet kızlar benden şimdilik bu kadar sonra görüşürüz dedi ve yanımızdan ayrıldı.
-Yakışıklı çocuk dimi kız yelloz Asel?
-Evet öyle kız.
-İstersen ayarlayalım sana ama önce ''ÇAĞAS'' testi unutma ha!!
-Ay kız dur bakarız sonra hadi zil çalar birazdan gidelim şu müdürün yanına. Dedim ve omu kolundan sürükleyerek müdürün kapısının önüne getidim. Kapıyı tıklatarak içerden gel komutunu bekledim ve müdürümüz gel dediği an içeri girdim ve arkamdan Çağıl.
-Merhaba hocam biz yeni öğrenciyizde snıfımızı öğrenmek için gelmiştik.
-Ediz çocuğum sen çıkabilirsin artık dediğinde hiç fark etmediğim çocuğa baktım. Uzun boylu sarışın bir çocuk vardı. Gözleri mavi yüzü bebek poposu gibiydi. Giydiği beyaz okul gömleği üzerine tam oturmuştu. kasları ben buradayım demiyordu ama yineden belliydi. Altında siyah dar paça bir kotu vardı. Bu çocuk neydi böyle ayol diye düşünürken bir sesle irkildim.
-Beni incelemen bittiyse izninle gidicem dedi ve yüzünde çarpık bir gülümseme ile omzuma çarpıp odadan çıktı.
-Çağıl ve Asel olmalısınız Mehmet'in bahsettiği kızlar dimi?
-Evet hocam ben Çağıl buda arkadaşım Asel.
-Tamam bakalım kızlar hemen sınıflarınıza dedi ve bilgisayarına döndü. Birkaç bi şeyler yaptıktan sonra bize bakıp 11-A sınıfındaymışsınız bekleyin bakalım ders programları neymiş dedi ve birkaç şey yaptıktan sonra telefonu eline alıp birini aradı.
-Barış hocam kusura bakma dersini böldüm ama 11-A dasın dimi? Dedi ve karşı tarafı bekledi.
-Güzel. Bir öğrenci yollar mısın odama. Bekliyorum iyi dersler hocam dedi ve telefonu kapattı. Çok geçmeden odanın kapısı çaldı ve içeri bizim boylarımızda esmer bir kız girdi.
-Buyrun hocam.
-Kızım bu arkadaşların sizin sınıfa geldi yeni öğrenci. Hadi sınıfınıza götür arkadaşlarını.
-Peki hocam. Dedi ve bize döndü yüzünde kocaman bir gülümsemeyle
-Hadi kızlar gidelim dedi ve önden yürümeye başladı tama kapıdan çıkıcağımız zaman cınım! Müdürümüz bize seslendi.
-Kızlar bu okulda olay istemiyorum ve unutmadan ders programlarınızı alında gidin ben kitap işini halledip evinize yolluycam bügün kargoyla dedi. Çağıl yanına gidip ders programlarımızı aldı ve yanımıza geri geldi ve bizde böylece dışarı çıktık. Çıkar çıkmaz kız bize döndü ve sinirli ve değişik bir şekilde tek kaşı havada bize bakmaya başladı. Anlamayan gözlerle ona baktığımızda:
-Kızlar ayağınızı denk alın bu okulda ve benim sinirlerimi bozmayın bak sinirlerimi bozarsanız bende sizi bozarım dedi ve aynı bakışını yapmaya devam etti. Biz anlamayan gözlerle birbirimize bakar bianda kız güldü ve tekrar konuşmaya başladı:
-Ay şaka yaptım kızlar saşmalamayın lütfen dedi ve bize bakmaya devam etti.
-Ha bu arada ben cemre dedi ve elini bize doğru uzattı. Ben hala ona bakarken kız devam etti
-Siz ciddi ciddi korkmuşsunuz hani hoca tam biz çıkarken olay istemiyorum demişti bende sizi korutmak istemiştim yanlış anlaşılmak istemem kızlar. Bi anda Çağıl'la beraber gülmeye başlamıştık. Bizim güldüğümüzü görünce oda gülmeye başladı. Biz öyle gülmeye devam ederken.
-Hadi kızlar sınıfa gidelimde daha fazla geç kalmayalım derse. Tam giderken onu omzundan tuttum ve bana bakmasını sağladım.
-Ben Asel. Buda arkadaşım Çağıl bizde memnun olduk.
-Akadaşın konuşamıyormu acabe? Neden bilmiyorum ama bu kızı sevmiştim sıcakkanlıydı.
-aaa yok canın daha neler konuşabiliyorum tabikide. Elini uzattı ve:
-Bende memnun oldum dedi.
-Hadi kızlar sizle muhabbet güzel ama daha fazla oyanmayalım Barış hocanın dersini kaçırmak istemiyorum dedi ve önüne döndü.
Bizde onu takip ederken bir soru yönelttim ona:
-Neden bu kadar acelecisin acabe?
-Sınıfa gidince anlardınız kızlar. Hem bir şey söyliyim mi sizle güzel anlaşcaz galiba ayol sevdim sizi. Dedi ve yürümeye devam etti. Biz arkada kalırken biraz aramızda mesafe bırakıp Çağıl'a:
-Sevdim bu kızı iyi birine benziyor dedim.
-Evet iyi biri gibi ama hemen kendimizi şey etmeyelim bi tanıyalım bakalım ne çıkcak altından.
-Bence bişey cıkmıcak bizim gibi oda deli dolu bence bu iki kişilik grubumuz çoğalacak ha deyip göz kırptım. Bu sırada Cemre bir kapının önünde durdu ve bizi bekledi bizde gelince kapıyı çalıp içeri girdi ve arkasından biz.
BÖLÜM SONU
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMKANSIZ
Teen FictionYeni bir hikaye, yeni bir aşk Yeni bir kız, yeni bir okul Yeni bir karışıklık Yeni bir imkansızlık Yeni insanlar İlk önce başka insanlar buldular Daha sonra birbirlerini İlk önce nefret Sonrasında aşk Bakalım tüm imkansızlıklara rağmen birbirleri...