Canlı Duvarlar

2 0 0
                                    

Dünya'nın en güzel yeri senin yanın evet ana gelmek yasaktı bana...🦋
Multimedya: MEDYA ÇINAR 🕷

Deri bel çantamın fermuarını açtım ve içinden çıkarttığım bir dal sigarayı dudaklarımın arasına sıkıştırdım , ardından çakmak yardımıyla yaktım . İçime çektiğim duman ciğerlerimi bayram ettirmişti . Yaklaşık yarım saattir bir villanın önünde Suat abiyi bekliyordum . 2 saatlik bir gazlama yapmış soluğu nohutlu pilav arabasının önünde almıştık. Uzun süredir motor sürmüyorduk. Duygu hariç hepimiz motor sürmeyi biliyorduk. Masal düşük ccli motoru ile gazlamaya katılmak istememişti çünkü motoru hızlı gitmediği için sonda o kalıyordu. Onun yerine artçı olmuştu . Büşra Arel'in arkasına binmişti. Masal ikizinin motoru deli gibi kullanmasından hoşlanmadığı için benim artçım olmuştu . Duygu ,Asal ve Sinan ikilisin arasında kalmıştı. Üste tükürse bıyık alta tükürse sakaldı. Asal'ın artçısı olsa yerle öpüşürdü, Sinan'ın artçısı olsa yine yerle öpüşürdü. Sonuçta Sinan'ın artçısı , kendini motordan atardı... Asal hızlı sürüyordu , kendini atmasa bile düşebilirdi.
Yine en mantıksız seçimi yaparak Sinan'ı seçmişti . Asal'ın motor sürüşündense Sinan'ın çenesi daha çekilirdi.

Sonra ne mi oldu size özet geçeyim. Sinan ve Asal trafiğin boş olduğu kısımlarda birbirlerini geçmeye çalışmışlardı. Duygu Sinan'ı seçmesine rağmen bok yoluna düşmüştü .Arel ile biz arkalarından sakince gitmeye devam edip onları gözden kaçırmamaya çalışıyorduk . Arabalara makas atarak ilerliyorlardı. Dışarıdan gören bir göz olarak ben altıma sıçmıştım, Duygu'yu düşünemiyordum bile.
Gazlama bitmiş nohutlu pilav arabasının önünde durmuştuk . Duygu kaskını çıkartmış gülümsüyordu. Sanırım tek korkan bizdik , tek eğlenen de bu üç maldı. Yemeklerimiz bittikten sonra Asal ile artçıları değiştirmiştik. Herkes evlerine dağılıp bir iki saat dinlenecekti . Duygu'yu eve bıraktım ve Suat abinin mesaj attığı adrese geldim.

Elimdeki sigaradan bir duman daha çektim içime . Bu kadar lüks bir villada ne işim olabilirdi ki ? Temizlikçi mi olacaktım acaba ? Asla yapmazdım . Parti verilecek ve ben garson mu olacaktım ? İyi de ben sakar biriyim ... Koruma mı alacaklar beni acaba ? Etrafa kısa bir göz attım . Koruma yoktu bu villada . Koruma olma fikri aklıma yatmıştı . Hemen sağ tarafıma park edilen siyah arabaya dikkat kesildim ve yaslandığım motorda dikleştim. Arabadan takım elbisesi ile inen Suat abiyle elimdeki sigarayı yere attım .
" Bir daha görmeyeyim Medya, hadi geç kaldık içeri girelim ..."
ellerimi birbirine sürtttüm ve Suat abinin peşine takıldım . Fazla aceleciydi.
"Sana da merhaba Suat abi"
Açılan Demir kapıdan içeri girerken etraftaki renkli Işıklar gözümü almıştı . Dışarıdan pek belli olmasa da içerisi son derece cıvıl cıvıldı. Suat abi açılan kapıdan içeri girerken kapıyı açan kişiye başımızla selam verdik .
"Medya sen salonda bekler misin ?"
"Olur abi "
Adımlarım salon olduğunu düşündüğüm yere giderken bastığım şeyle irkildim . Ayağımı kaldırdığımda yerdeki plastik bebeği görmem bir olmuştu . Belli ki evde bebek vardı .
Bebeğin üstünden geçerek salonun ortasına ilerledim . Kahverengi koltuğun yanına eğilmiş küçük bir bebek vardı ve kızarmış gözleriyle bana bakıyordu . Belimdeki çantayı çıkardım ve koltuğun üzerine bıraktım. Ardından koltuğun yanına eğildim .
" Merhaba küçük ."
Ağzı açık bir şekilde bana bakmaya devam ediyordu . Bu bebek diğer bebeklerden farklıydı . Hani şu 1 fazla veya 1 eksik kromozomla diğer bebeklerden farklı olan sevimli kahramanlar .

Yerden kaldırdım ve kucağıma aldım .
Yüzüme doğru esnerken gülümsememe engel olamadım . Uykusu gelmişti .
"Uyumak ister misin ?"
Cevap vermeden yüzüme bakmaya devam ediyordu .
"Bence de istersin ..."
Kollarıma yatırdıktan sonra salonda dolaşarak sallamaya başladım . Gözlerini benden ayırmıyordu ve sürekli bana bakıyordu . Tek elimle açılan pembe elbisesini düzelttim . Tehlikeli derecede sevimliydi . Zeytin gözle i uzun kirpikleri ve pembeleşmiş yanakları hayranlık uyandırıyordu. Kısa saçları vardı . Saçları minik 2 lastik toka ile toplanarak iki kulak yapılmıştı . Yaklaşık beş dakika içerisinde gözlerini yummuş , uykunun kollarına kendini bırakmıştı . Salondaki boydan camın yanına ilerledim . Büyük bir havuz birkaç şezlong ve çocuk parkı vardı . Etraf çeşitli ağaçlar ile kaplanmıştı. Parkın arka kısmında renkli çiçekler birde köpek klübesi bulunuyordu. Arkamda duyduğum ayakkabı sesi ile yavaşça topuğumun üzerinde döndüm .  Esmer bir bayan yanında da Suat abi vardı . Mahçup bir şekilde gülümsedim . Sonuçta ben izinsiz onların bebeklerini uyutmuştum .
" Uyutmuşsun " dedi esmer kadın ifadesiz yüzü ile bana bakarken .
"Evet uykusuzluktan gözleri kızarmıştı kucağıma alır almaz uyudu . "

ŞEFFAF SİYAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin