"Aç mısın?" Stiles bunu fırından bir şeyler çıkarırken sormuştu.
"Hayır."
Stiles sandalyesini çekip masaya yaklaştırdı.
"Emin misin?"
"Evet."
Omuz silkti."Ben açım.."
Ve çatalı güvece batırdı, ama eline bir daha almadı.
"Yine de sen bana öyle bakarken yiyemem."
Tabağı aldı ve buz dolabına koydu, soğuk yemeği sevmezdi, ama sonra ısıtabilirdi.
Dolabın hemen yanındaki tezgaha yaslandı.
"Şimdi ne olacak, evine mi gideceksin?"
Derek yerinden kalktı, Stiles'a yaklaşmak için tezgahın hemen önündeki masanın kenarına oturdu.
Şimdi yüz yüzeydiler.
"Sabah gideceğim."
"Pekala.."
Stiles kollarını kavuşturdu.
"Ne yapmak istersin?"
"Bilmiyorum..Uyumaya ne dersin?"
"Olur derim."
Gece yarısı uyumaya alışkın değildi, saat gece üçe-dörde kadar, ya kitap okur, ya da arkadaşlarını rahatsız ederdi.
Ama uyuyabilirdi herhalde...
"Ama yatakta ben yatarım." Stiles bunu ciddi ciddi söylemişti, halıda yatmak gerçekten çok rahatsız ediciydi.
"Nasıl istersen..."
"Hatta sen yatağı al ya..Ben salonda yatayım, babam geldiğinde seni görürse..."
Parmağını boğazında gezdirdi.
"Bence sen yatakta yatabilirsin, tek başına uyuyabiliyorsundur-"
Derek, Stiles'ın kolunu tuttu, odaya sürüklemeye başladı. Odaya geldiklerinde yatağın altındaki ikinci yatağı çekti, ve kendini yatağa attı.
"Bu da olur.."
Stiles eline kitabını alıp yatağına yattı.
"Orada rahat mısın?"
Derek homurdanmakla yetindi.
----
Sabah olduğunda gözüne giren ışıkla uyanan Derek-
Ah, hayır.
Işığın gözüne tecavüz etmesi değil, kafasına değen eldi onu uyandıran.
Elini kafasına uzatarak başına değen eli tutarak çekti.
Yanındaki boşluğu Stiles'ın düşen bedeni doldurdu.
Düşerken çığlık attı.
Ama Derek'in eliyle susturuldu."Beni. Korkuttun."
Derek gülümsemekle yetindi.
Stiles gülerken yataktan kalkmaya çalışırken Derek'in hala elini tutmakta olduğunu gördü.
"Kalkacağım..."
"Hayır kalkmayacaksın..."
Stiles'ın gülümsemesi çürürken kendini yatağa bıraktı.
"Ne var?"dedi hala kendisine bakmakta olan Derek'e gülerek.
"Hiç bir şey."
Genç olan başını adama yaklaştırdı.
Derek gözlerini kapamıştı.
Stiles bunu kullandı, ve Derek'i süzmeye başladı.
İçinde büyüyen bir hisle yattığı yerden doğruldu.
Dirseğine yaslanarak izlemeye devam etti, sonra elini Derek'in elinden çekerek yüzüne dokundu.
Derek bununla gözlerini araladı.
Stiles başını adama eğdi, dudaklarını yavaşça yanağa değdirdi.
Ve başını tekrar yastığa bıraktı.
Biraz daha uyuyabilirdi.
Ama Derek onun uyumasına izin vermedi.
Yüzüne hafif bir tokat attı.
"Ne yapıyorsun?!"
Stiles, Derek'in bundan hoşlanabileceğini düşünmüştü. Ama düşünceleri teker teker parçalanıyordu.
"Özür dilerim..?"
Derek yattığı yerden doğruldu.
"Hayır özür dileme!"
Stiles'ın kaşları kalktı.
"Neden?"
Derek yüzünde bir gülümsemeyle bakıyordu şimdi, Stiles'ın bu gülümsemeden pek hoşlandığı söylenemezdi.
Stiles'ın kaşları hala inmemişti, çünkü anlamıyordu.
Derek aniden Stiles'ın üzerine çıktı. Stiles öldürülebileceğinin da yeni farkına varmıştı.
"Hala anlamıyor musun?"
"Hayır, anlamam mı gerekiyor..?"
"Hayır..."
Derek dudaklarını dudaklara bastırdı.
----
Stiles ne olduğunu anlamamış, yarı doğrulmuş halde bir elini Derek'in yanağına yaslayarak yavaş yavaş öpüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
S T E R E K || Değişim
FanfictionElektrik tellerindeki akım gibi, sende beni yaşatmak için içime akıyorsun, biri seni kesecek diye ödüm kopuyor...' Derek'in kalbinin içide olanları anlamak mümkün müydü ki, Stiles gerçekten onu seviyor mu sevmiyor mu anlasın..?