S T E R E K || Değişim

i hate-love-you

Stiles ağlamasını dindiremiyordu.
Canı yandığından değil, Derek ile yaşadıkları onu bozmuştu.
Yani kabul ediyordu, harika zaman geçirmişlerdi, her ikiside harika hissettmişti.
Ama bu yaralama olayı, Derek'ten korkmasına yol açmıştı.
Şimdi Stiles, küvette oturup ağlıyor, Derek'ten hemen küvetin yanına çömelmiş onu dinliyordu.
Stiles ona sarılmasına izin vermemişti.
Derek neye sebep olduğunu bildiği için sesini çıkarmamış, gencin sessiz iç çekişlerini, hıçkırıklarını dinliyordu.
Derek istese ona sarılabilirdi, ama korkuyu büyütmek istemiyordu, o ne zaman isterse o zaman sarılacaktı.
"Derek...?"
Derek ağlamasını yavaşlatmış Stiles'a baktı.
"Efendim?"
Stiles yüzünü hala kolları arasından çıkarmamıştı, sesi boğuk ve pürüzlü çıkıyordu.
"B-bana sarılır mısın?"
Derek rahatlayarak-ona sarılmayı çok istiyordu- kollarını yaralı kuşa sardı.
"Özür dilerim, Stiles."
Islak saçlarını kuru tişörte hiç çekinmeden bastırdı.
Stiles damlalar damlayan kollarını Derek'in sırtına doladı, ve tırnaklarıyla tişörte asıldı.
"Acımıyor..."
Derek başını Stiles'ın omuzundan çekti, ve göz yaşlarından dolayı kıpkırmızı olan gözlere baktı.
Elini kaldırıp, alnına düşmüş bir kaç saç tutamını geriye itip, saçlarını okşamaya başladı.
"Canını acıtmak istememiştim...sadece...seninle birlikte şey olduktan sonra kendimi güvende hissetmedim. Yoksa canını acıtmazdım. Asla yapmazdım, lütfen benden korkma."
Stiles burukça, biraz da titreyerek gülümsedi.
Ve ellerini adamın yanaklarına koydu.
"Senden korkmam mümkün değil...canımı acıtmayacağını biliyorum."
Dudaklarını yavaşça dudaklara bastırdı.
Çekildiğinde onu çok sevdiğini söylemeyi unutmadı elbette...
----
Derek, Stiles'a sarılı kalmıştı.
Çocuğun ılık bedenine sarılmayı o kadar çok sevmişti ki, uzun süre öyle kalmıştı.
Sıcak su küveti doldurmuştu.
İki sevgiliyle daha sıcak, daha dolu olmuştu.
Her ikisi de huzurlu hissediyordu, yalnız Stiles biraz huzursuzdu, çünkü Derek'in elleri yaralarının üzerindeydi.

Ama Derek'in sayısız öpücükleri onu huzura erdiriyordu.

Yaraları hala sızlarken 'acımıyor' demekti Derek'e olan aşkı.

Ki daha yeni farkediyordu, ona olan aşkını.

"Seni seviyorum."
Demek zor değildi. Yada bir kere söyledikten sonra zor gelmiyordu.
Derek ona karşılık verdi.
"Bende seni."
Stiles güldü.
"Sende beni, ne?"
Stiles başını Derek'in omzunda
dinlendirirken sormuştu bunu.
"Ben de seni çok seviyorum..."
Stiles başını boyun boşluğuna sakladı.
Kokusunu içine çekti.

Derek bu küçük hareketle kıpırdandı.

"Hadi hasta olmadan çıkalım buradan."

Derek pantolonu ve siyah tişörtüyle girmişti küvete, şimdi onun soğukluğunu çekiyordu, ama Stiles için yapmıştı, o yüzden hiç sorun değildi.

Stiles'ın kalkamadığını gördü.

Derek'in canı acıyordu onu gördükçe.

Gencin kalkmak için küvetin iki yanına birden konulmuş kollarını kavradı, gövdesine yerleştirdi, sonra onu kucağına aldı.

Stiles, düşmemek için Derek'in boynuna sarıldı.

Üşümüştü, kanamıştı, yine de huzurluydu.

Gözlerini kapadı, sırtı yumuşak zemine değene dek.

"Acıyor mu?"