Ice Cream Boy~Jaeden Lieberher~

/3/

Sabah ilk ışıklarını benim odamda göstermişti.Telefonumu alıp saate baktım ki zaten 2 dakika sonra alarmım çalacakmış.
Yatağımdan kalkıp odamda olan banyoma gittim.Ellerimi yüzümü yıkadım ve tekrar odama geldim.
Pijamalarımı çıkarıp kot pantolum ile kırmızı balonlu üzerine LOSERS CLUB yazan T-shirt'ümü giydim ve aşağı indim.Annem evden çıkmak üzereydi.
"Kızım ben çıkıyorum,akşam 8'de görüşürüz,baban da arabada beni bekliyor!"dedi ve çıktı.
"Görüşürüz!"diye bağırdım arkasından ve evet yine abimle evde tektik.
***************
Abim daha uyanmamıştı.Kendime kahvaltı hazırlayıp güzelce karnımı doyurunca abim pijamaları ile merdivenden iniyordu."Günaydın prenses!"dedi ve yanıma geldi.
"Günaydın abi!"
"Oo kahvaltı yapmışız!"
"Mızmızlanma seninki tezgahda!"
"Meleğim benim yaaa!"Yanağımdan öpüp tezgahtaki tepsiyi alıp yanıma geldi ama ben kalkıyordum.
"Nereye?"diye sordu ağzı dolu.
"Odama!"dedim.
"Tamam ama ne yapacaksın?"
"Bilgisayara bakacağım!"
"Gökhan ile konuşmayacaksın dimi?"
"O da kim?"diye sordum.
"Gökhan ışte!"
O an jeton düştü.
"Heee o mu?O benim sevgilim değil ki,o Bahar'ın ki!"
"Tamam o zaman!"dedi rahat rahat.
***************
Merdivenlerden hızla çıkıp odama geldim.Bilgisayarımı açıp biraz ingilizce çalıştım.Ne kadar iyi olursam olayım yarın full ingilizce konuşacağım.
Çalışmayı bitirince biraz insta'da takıldım ama takılmaz olsaydım.
Her yerde dondurma resimleri vardı.
Neden?Amaç?Sebep?Sonuç?
Hamile kadın gibi aşermek istedim.
Bu sefer koşarak merdivenleri indim.
"Abi paran var mı?"dedim nefes nefese.Bana garip garip baktı.
"Var niye?"
"Lazım!"
"Ya niye?"diye zorladı.
"Uff!Canım dondurma çekti."
"Allah'ım bunun için mi bu kadar üzgünsün.Hırkamın cebinde."
"SAĞOL!"Tekrar koşarak merdivenleri çıktım ve parayı ve kaykayımı alıp evden çıktım ama nereye gidecektim?
Evin etrafında dolaşırken mutlu bir melodi duydum."Ice cream is your life,ice cream,ice cream!"
Hadi be!Şansın bu kadarı!
Koşarak sesi takip ettim.Bu ses dondurma otobüsünden geliyormuş.
Otobüs durdu ve kepenkleri açtı.Bütün çocuklar abandı.
Sıranın boşalmasını beklerken banka oturmuş bekliyorduk.Gözümü saniyelik otobüse çevirdim ve boş olduğunu gördüm ama biri vardı.
O kişinin arkasına geçip bekledim.
"Iki top limonlu,tek top çilekli,iki top kakaolu ve yarım top vanilya!"
Oha bu kadar şeyi kim yiyecek?
Çocuğun işlemi bittiği için yanına geçtim."Tek top kakao ve tek top limonlu,iki külah olaca-"derken çocuk beni fark etmeyip üzerime çullandı.
T-shirt'üm artık dondurma olmuştu.
"Oha ne yapıyorsun?"
"Şey ben özür dilerim."
Gözlerimi t-shirt'ümden çekip çocuğa baktım.Ne?Bu oydu,Jaeden!
"Asıl ben özür dilerim size bağırmaya hakkım yoktu."dedim kekeleyerek.
"Önemli değil.Siz burada mı oturuyorsunuz?"
"Evet arkadaki ev!"
"Galiba yenisiniz.Çünkü ben burada 7 senedir yaşıyorum!Bu arada t-shirt güzelmiş!"
"Sağol.Gerçekten burada mı yaşıyorsun?"
"Evet iki ev ötesi benim evim."
Bu arada ben Jaeden.
Elini uzattı,ben de sıktım.
"Biliyorum,T-shirt'ten belli değil mi zaten?Ben de Yaren!"
"Ah doğru!Neyse tanıştığımıza memnun oldum."
"Ben de!Ee şey,galiba eğer sizin yanınıza geçmeseydim,dondurmanız t-shirt'ümü öpmeyecekti.Bu nedenle şu dondurmayı alır mısınız?Bir tür özür dileme şekli gibi."dedim ve uzattım.Elimdeki dondurmaya baktı ve güldü.Dondurmayı aldı.
"HEY PARAYI ÖDEYECEK MİSİN?"
***************
"Nasıl oluyor da bu kadar çok dondurma yiyebiliyorsun?"diye sordum."Ben de bilmiyorum!"
Jaeden ile bankta oturuyorduk.
Birlikte dondurma yiyip salak salak şeyler konuşuyorduk.Aniden gözü kaykayıma takıldı."Hey sürüyor musun?"diye sordu."Evet,bayılırım."
"Ben de!Kaykayına bakabilir miyim?"
"Tabii."dedim.Jaeden kaykayı elinde çeviriyordu.Daha sonra banktan kalkıp onu sürmeye çalıştı.
"Baya iyi sürüyorsun!"dedim.
"Galiba"dedi utanarak.Kaykayı geri verip yeniden oturdu."Benim de var!Belki bir gün bize gelirsin ve sana gösteririm."dedi."Bu harika olur!"derken abim aradı.
"Kusura bakma bunu açmam gerek."
Evet dercesine kafa salladı.
-Alo abi?
-Alo Yaren.Neredesin?
-Arka bahçede
-Baya geciktin de.
-Hee sıra uzundu.Yiyip gelicem.
-Tamam.
-Bay bay.
-Bay bay.
Jaeden bana gülüyordu."Sevgilin mi?"
"Hayır ama ne alaka?"dedim.
"Canımmmm,yazıyordu."
"Haa,o mu?Abim.Bizim onunla aramızda çok farklı bir bağ var."
"Ne güzel!"diye ic geçirdi.
"Peki senin kardeşin var mı?"diye sordu."Var hem de 4 tane ama baya uzuun bir hikaye."
"Belki bir gün anlatırsın."
Cebimden kalemimi çıkarıp elini açtırdım ve numaramı yazdım.
"Beni buradan arayabilirsin!
Sonra görüşürüz!"dedim ve oradan kaçtım."Görüşürüz!"diye bağırdı.
Allah'ım,az önce ben Jaeden Lieberher'a telefon numaramı verdim.INANMIYORUMM!
***************
Eve gelince abim yüzümdeki mutluluğu fark etti."Ne oldu kız!Bu üstünün hali ne?"diye sordu.
"Hiiiç!"diye geçiştirdim."Off Yaren yalan söyleme yeteneğin yok ışte şöyle."diye zorladı."Ama anneme söyleme!"dedim."Tamam!"Nefesimi verip söze girdim."Jaeden Lieberher bizim komşumuz!"
"O kim be?"Derin bir of çekip Google'a adını yazdım."Şu IT'te oyanayan!" dedi."Eveeeet!"diye bağırdım.
"Ne güzel!"
"Güzel mi bu harika!"
"Onu boşver de üstüne ne oldu?"
"Dondurma...."
"Tamam anladım.Neyse üstünü değiştir de babamlar gelecek birazdan seni böyle görmesinler."
Tek düşündüğü bu muydu yani?