akşam yemeği için sofraya oturmuştuk. neredeyse tüm aile bir aradaydı.annem anneannem ile,babam,emre ve dedem sohbet ediyorlardı. bense telefonumla ilgileniyordum. emre bi anda bana dönüp hadi ama kuzen bu kadar asosyal olmak zorundamısın?" diyince ona" ölümün benim elimden olacak " bakışlarımı yolladım
yemek sonlandığında sofrayı toplamada annemlere yardım ettim. sofra toplandığında salona geçtim. babam,emre ve dedem maç izliyolardı.odadaki sessizliği bozan yine emre oldu "kuzen yarın için hazır ol sana bi süprizim var "diyince gözlerim fal taşı gibi açıldı.emre" hadi ama bu kadar şaşıracağını bilsem alıştıra alıştıra söylerdim" diye dalga geçti benle. bu çocuk bu kadar uyuz olmak zorundamıı?
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
sabah uyandığımda emrenin dün akşam sana bi süprizim var dediği aklıma geldi. acaba bu süpriz neydi off meraktan çatlıycam.Neyse kızım ada sen her ihtimale karşı güzel giyin. bavulumu açıp içine bakınca siyah şortumu ve onun üstüne beyaz salaş tişörtümü giydim. makyaja gerek duymadım ne de olsa hava sıcak ve ne sürersem süriyim akıcaktı. dudağımada lip balm sürünce hazırdım. hemen sandaletlerimi elime alıp aşağı indim. emre beni kapının önünde bekliyordu. bi süre şaşkınca ona baktım çünkü aynı giyinmiştik. o siyah bir capri ve üstüne beyaz salaş bir tişört giymişti . neyse kendine gel kızım ada siz kuzensiniz. kendimi azarladıktan sonra emrenin yanına indim. beni bi süzdükten sonra" seni bugün korumam zor olacak kuzen " dedi bende ona karşılık olarak "korumazsın olur gider" dedim ve masum bir şekilde gülümsedim
uzun bir yol yürümüştük ama şikayetçi değildim hem izmiri gezmiş oluyordum hemde alışveriş yapıyordum." büyük bir alış veriş merkezinin önüne geldik ben etrafı incelerken emre " kuzen etrafı incelemen bittiyse kafeye giricez" diyince ona dil çıkarıp yürümeye başladım. ben limonata emre ıce tea siparişi verdi. dayanamayıp "emre süprizin ne" diye sorunca "bekle be kuzen az sabırlı ol" diye gülümsedi. yaklaşık yarım saatdir kafede oturuyoruz ve ben neden hala oturduğumuzu anlamadım. beni düşüncelerimden ayıran yine emre oldu. "işte geliyo" diyince istemsiz arkamı döndüm. hayır bu bi şaka olmalı. ama bu o garson çocuk onun burda ne işi var ?
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
ben garson çocuğa şaşkınca bakarken o bana gülümsüyordu. hadi ama bu bi şaka olmalı. malesef bizim masamıza gelince şaka olmadığını anladım. ama o burda ne arıyordu? Beni düşüncelerimden ayıran yine emre oldu "tanıştırıyım kuzenim ada ve kardeşim gibi olan arkadaşım dalga" garson çocuk pardon yani dalga elini uzatınca bende uzattım ve yapmacık bir gülümsemeyle memnun oldum" dedim dalga" bende yaramaz bücür" ne ama sen bunu benim kuzenimin yanında nasıl söylersin seni ukala. emre şaşırmış olacakki" siz daha önceden tanışıyormuydunuz " diye sorunca dalga " çikolata bile yiyemeyen bir bücürü asla unutmam" dedi "sen kime bücür diyosun " diye bağırınca herkes bize döndü. Aptal ben izmirden ne umdum ne buldum .kendini beğenmiş bir ukala .
evet okuyanlara çok teşekkürler :D umarım beğenirisiniz bu bölümde olaylara çok az giriş yaptık. yeni bölümleride yakında yayınlarım :)