-Ana babam nerdedir
-O yazlık eve gitti kızım biraz kafasını toplaması lazım malum ağalığı şirvana bırakmak istiyo şirvanda ağa olmayı çok istiyo ama babanın kardeşinin oğluda ağa olmak istiyo yani şirvanın kuzeni onunlada tartışmdan bu meseleyi çözmesi lazım kaan yani şirvanın kuzeni biraz belalı şirvanın elinde kalır kan davaları başlar amcasıyla da arasında küslük çıkar bilirsin baban artık yaşlandı küslüğü felan kalbi kaldırmaz iki tarafıda kırmadan bu işi hallatmeye çalışıyo
-anladım daye neyse ben sofrayı toplayım artık
-Dur yenge ben sana yardım edim
-Olur canım hem biraz sohbet ederiz
-Tamam
-Başka kardeşleriniz varmı
-Olmazmı yenge hewar abim var o istanbuldaki şirketin başında evli karısının adı alal orda evlendiler
-Nası yani baban kızmadı mı
-Başta kızdı ama sonra yumuşadı biraz, zaten sadece nikah yaptılar
-Anladım
-Bide küçük prensesimiz var newal bu aralar gelirler onlarda,sonra rumet var 19 yaşında üniversteye bu sene gitti
-Ne okuyo
-İç mimarık istanbulda
-Ha hewar abinle kalıyo yani
-Aynen işte tatili bekliyolar gelicekler
-Anladım
-Ablam var hevidar oda bager eniştemle evli birbirlerini başta sevmiyolardı ama şuan çok seviyolar
-Nası yani istemeyerekmi verdiler
-Babamın çok yakın arkadaşı agit ağa söz vermişler birbirlerine çok eskiden,ablam hevidarla oğlu hejarı evlendireceklerdi ama hejar abi istemedi gitti buralardan agit ağa hastalandı bager eniştemde babasına daynamadı hevidar ablamla o evlendi
-Bende sadece bizim gibiler istemediğimiz evliliklere zorlanıyolar sanmıştım
-Yok yengem hevidar ablam neler çekti ama bager eniştem elini hiç kaldırmadı ablama
-Ne güzel
-Üzülme yengem lütfen elbet düzelir aranız
-Zaman canım zaman
-Eee siz kaç kardeşsiniz
-Abim var reben evli değil bide en küçüğümüz ceylan
-Okuyomu
-Evet
-Anladım bak oda bu yandan şanslı biz okuyamadık
-Ben evlenmeseydim babam onu evlendiricekti hala diken üstünde duruyorum acaba onuda benim gibi evlendirirmi diye
-Özür dilerim yenge ben bilmiyodum ama babamla konuşucam ceylanı okutması için babanla konuşsun
-Teşekkür ederim canım
-Kolay gelsin hanımlar napıyosunuz burda
Fatma sesin geldiği yöne baktı karşısında bi kadın gördü asmindir diye düşündü ama fatma bu yüzü bi yerden hatırlayacaktı ama nerden çıkaramadı
-Yenge iyimisin
-Fatma rojanın sesiyle kendine geldi
-İyiyim canım niye sordun
-Daldın gittinde
-Ha yok canım iyiyim
-Yenge bu asmin yengem
-Asmin yenge buda fatma yengem
-Memnun oldum fatmacım
-Bende asmin
-Kızlar siz burda napıysunuz hani daha bulaşıklar bitmemiş bu ev nası temizlenicek
Fatma ve asmin başlarını yere eğdiler
Rojan
-Tamam yapıyoruz roza sultan ne acelemiz var
-Sen sus bakim rojan,hep sen tutuyosun yengelerini lafa sen evlenince napcan anlamıyorum ahhhh ah
Roza hanım kendi kendine söylenerek mutfaktan çıktı kızlarda çoktan işlerine başlamışlardı bile
-Eeee nasılsın fatmacım
Fatma asminin imalı sorusu karşısında şaşırdı aslında o daha sıcakkanlı sanmıştı tabi iç sesi dururmu manyakmısın Fatma sen kadının üzerine kuma geldin sana iyi davranırmı kocasını elinden aldın sen
Sen sus bakim kız küçük fatoş
-Fatmacım nasılsın diye sordum
-Ha,iyiyim asmincim sen nasılsın
Fatma karar vermişti asmin kendisine nası yaklaşırsa kendiside ona öyle yaklaşıcaktı
-Bende iyiyim yaran nası
-İyi iyi sen merak etme
-Yok canım meraktan değil nası diye sorim dedim
-Asmin yengecim iyi dediya uzatmayalım bence
-Tamam canım ne dedimde
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umutsuz Kuma
General Fiction-Gel Fatma otur kızım babamdan kızım kelimesini duyunca bişey olduğunu anlamıştım -Buyur baba -Fatma Duran ağayı tanırsın büyük oğlu Şirvan'ın eşi bunlara torun veremiyomuş yani kızım o eve kuma olarak gidiyosun -Baba sen ne dersin okuyorum ben ne k...