Şimdi dizlerini karnına çekip derinlere dalıp ağlayan güçsüz bir kızım tabirimle çünkü acıya ağlayarak direniyorum. Terkedilmiş olmamı hazmedemiyorum aslında. Kafamda dönüp duran milyonlarca soruya annemin odama girmesiyle son verdim. Annemin kızacağını bildiğim için ellerim direk gözlerime gitti sildim göz yaşlarımı fakat saatlerce ağladığım için göz yaşlarımı silmesem de belliydi her şey. Sütümü getirmişti annem bu kendimi iyi hissetmem içindi. Dışım sussa bile içim mahşer yeriydi ve annem sustuklarımı duyabilen bir melekti adeta.
" Anlatmak ister misin ? " Diye girdi söze. bense cevap veremedim çünkü boğazım düğümlenmişti konuşamıyordum sanki ses tellerim yoktu artık. Kafamı sallamakla yetindim.
"Bir erkek mi peki kızımı gecelerce ağlatan ? " Diye sordu bu defa. vücudumdaki tüm kan yanaklarıma boşalmıştı. Yine yanaklarımın yandığını hissedebiliyordum. göz yaşlarımı tutamadım bu defa yutkundum.
"Evet" kelimesi çıktı ağzımda belki acımı bölüşebilirdim annemle diye düşündüm çünkü babamda annemi terketmişti. Beni anlayacaktı merhem olacaktı annem yarama.
"Babam seni başka bir kadına tercih ettiğinde ne hissettin nasıl başardın bu kadar güçlü kalabilmeyi?"
Dedim anneme. Gözü doldu.
" Alışıyor insan yalnızlığa " diyebildi zorlukla.
"Özür dilerim" diyerek atladım boynuna yarasını deşmek istememiştim oysa.Sadece bu acıya ağlayarak direnmek bana yakışmıyordu. başka şekilde direnmeliydim.
"Bu sorunun da aşılacağını bilerek uyu sabah kalk makyajını yap dışarı çıkın Ceyhunla gezin kafanı dağıt ama yarın eve böyle gelme " dedi ve beni öpüp çıktı odadan. Beynimin algılayabilmesi için defalarca alışacağım bu sorunu aşacağım dedim kendime. Tüm dertlerim yok olmuş gibiydi uyandığımda baş ucumda kahvaltım üstünde bir not "eve sakın böyle gelme "