Sıradışı Aşk

2. Bölüm - Düğün

Merhaba arkadaşlar tekrar 2. Bölümü bir gün sonra yayınlıyoruz fakat 3. Bölümden itibaren haftada iki kez yayınlayacağız. Multimediada Derin'in giydiği elbise ve takılar var. Umarım beğenirsiniz. İyi okumalar.

Yol boyunca hiç konuşmadım. Düğünün yapılacağı yere geldiğimizde babama iki dakikaya geleceğimi söyleyip dışarıda bekledim. Aslında bir problem yoktu fakat daha içeriye girmeye hazır değildim. Görkem’i aradım onun sesini duymaya ihtiyacım vardı her ne olursa olsun. Aradım fakat açmadı. Elimden gelen bir şey yoktu. Babamların yanına gittim. Duygu:

“Doruk gelmedi acaba bir şey mi geldi başına, uçağı iki saat önce indi.”

Doruk Duygu’nun oğluydu, daha önce hiç görmemiştim merak etmiyor değildim.

Doruk’un Ağızından

Nihayet düğün yerine gelebildim. Bir  kır düğünü… Annem yine zevkini konuşturmuştu. Benlik olmasa da güzel bir yerdi. Bizim grupta gelmişti anneme selam verip onların yanına geçtim. Grubun kahkaha makinesi Bora:

“Abi burada çok taş kızlar var.” Alper:

“Eee Doruk Paris nasıl geçti?”

“Benim gibi her gün farklı bir kız ile olan biri için harika bir yer abicim, tavsiye ederim.” Dedim. Sonra bizimkilerin bakışlarının girişe odaklandığını fark ettim. O tarafa bakınca Afrodit’i kıskandıracak güzellikte bir kızın içeriye girdiğini gördüm. Kırmızı dar mini elbisesiyle oldukça çekici duruyordu. O kıza ne kadar baktığımı bilmiyorum. Bora’nın “Abi ben böyle çekici bir kız görmedim” demesiyle kendime geldim. Ben, her gece farklı bir kızla birlikte olan gecelerin prensi Doruk Arıcı bu kızı tavlamalıydı. Ben bu düşünceler içindeyken Tekin:

“Abi sen de gözünü alamadın bu kızdan” dedi. Ben de “ Ne alakası var ya istediğim an bu kızı tavlarım.” Dedim. Benim bu lafım üzerine

 Alper: “ iddiaya girelim o zaman.”

Bora: “ sen bu kızı tavlarsan istediğin son model arabayı alacağız ama bu kızı iki saat içinde tavlayamassan yeni aldığın arabanı alırız.”

Vücuduma ve karizmama güvenerek kabul ettim. Kızın yanına doğru emin adımlarla ilerledim.

“Bu dansı bana lütfeder misiniz.” Dedim en karizmatik halimle. Biraz düşündü.

“Sadece bir dans.” Dedim. Sonunda kabul etti, masmavi gözleri ona ayrı bir güzellik katıyordu. Dansın ortalarında benim yaşlarımda bir erkek:

“Eş değişebilir miyiz? “ diye sordu. Cevabımı beklemeden biz eşleri değiştirdik. Bu arada kırmızı elbiseli kızın “Görkem !!! “ diyerek ona sarıldığını gördüm.

Derin’in Ağızından

Görkem ile konuştuktan sonra babamların yanına gittim.

 “Bir şeye ihtiyacınız var mı babacığım ?”

“Yok kızım sen eğlencene bak. “

Bende yerime geçerek oturdum. Etrafı inceliyordum ki bana doğru gelen bir meteor gördüm. Çok yakışıklıydı. Uzun boyu, sarı saçları, oldukça fit ve kaslı vücudu onu mükemmel gösteriyordu. Önüme gelip durdu ve

“Bu dansı bana lütfeder misiniz?” biraz düşününce tekrar:

“Sadece bir dans” dedi. Çok tatlı, karizma, şekerdi. Ya ben neler düşünüyordum böyle. Bu düşünceleri aklımdan kovdum. Sık sık bakışıyorduk ve tanıdık bir sesin “eş değişebilir miyiz?” demesiyle kestik. Kafamı çevirdiğimde Görkem’in kollarında olduğunu fark ettim. “görkem !!!” diyerek ona sıkıca sarıldım.

” Hani bir haftadan önce dönmezdin.”

“Sürpriz yaptım işte prenses.” Dedi ve dans bitti. Sıra nikah merasimine gelmişti işte bu kez gerçek anlamda babam bir başka kadınla evleniyordu. Nikah memuru:

“ Siz Duydu Arıcı, Erdem Çelik’i eşiniz olarak kabul ediyor musunuz? “

“Eveeeet !!! “

“Siz Erdem Çelik, Duygu Arıcıyı eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?”

“Evet” dedi babam bağırmadan. İmzalar atıldı. Düğün bitti.

“hadi bunu kutlamak için yemeğe gidelim.” Dedi babam.