3.Gizli Adam

11 4 0
                                    

Sabah gözlerimi delicesine yakan bir güneşle uyandım. Gözlerim ağlamaktan yanmış ve bu çok acı veriyordu. Hemen kalktım ufak bir duş aldım. Ardından akşam çıkardığım kıyafetleri giyidim. Kayık yaka beyaz göbeği hafif açık bir t shirt altında siyah beyaz çizgili bir pantalon giyidim. Saçlarımı ise değişiklik olması için açık bıraktım. Aynada kendime baktığımda hoş görünüyordum.

Bavulumu alıp aşağıya indim hala akşamki gibiydi etraf darmaduman

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bavulumu alıp aşağıya indim hala akşamki gibiydi etraf darmaduman. Teyzem kanepede oturmuş gözyaşlarını siliyordu benim indiğimi görünce başını kaldırdı ve bana baktı. Gözleri dolmuştu yine ayağa kalktı. Yavaş yavaş yanıma geldi bende son basamağa gelmiştim ki teyzem bir anda yere düştü. Başına sert bir şekilde yere vurmuştu ve .... ve kanıyordu. Elim ayağım birbirine dolanmış bir vaziyette ne yapacağımı düşünürken aklıma ambulans geldi. Hemen aradım ve adresi verdim. Çok geçmeden ambulans geldi. Teyzemi sedyeye yatırarak götürdüler. Bende arka tarafa bindim. Yolda birçok müdahale de bulundular ama kanamayı bir türlü durduramadılar. Ambulans hastaneye vardığında hemen ameliyata aldılar. Gözlerim yanıyordu ağlamak isteğiyle yanıp tutuşurken. İçimde yine aynı duygu filizlendi. KORKU. SEVDİĞİNİ KAYBETME KORKUSU. Yine aynı şey oluyor işte yine ben acı çekiyorum. Yine düşen taraf benim. Aklıma eniştem geldi. Akşam eve gelmemişti. Hemen telefona sarıldım. Çalıyor.... çalıyor...
Üçüncü çalışta cevap verdi.
"Alo" içim acıdı biran nasıl söyleyecektim ona şimdi.
"Alo enişte şey dicektim yani ben" sözümü tamamlayamadan konuştu.
"Ne diicektin söylesene artık Melek.
"T-teyzemi hastaneye kaldırdık. B-basini çarptı şuan ameliyatta. Ben cümlemi bitirdiğimde telefon kapandı aslında onun yüzünü görmek istemiyordum bu yüzden sahile inmeye karar verdim. Hemen hastaneden çıktım ve sahile koştum. Annemle beraber hep gelirdik buraya dertleşir sonra da dondurma yerdik.
***********
"Anne benimle beraber deniz kabuğu toplar misin??
Gülümseyerek oturduğu yerden kalktı bana doğru geldi.
"Tabi Meleğim ister de yapmam mı hiç??
Benimde yüzümde kocaman bir gülümseme doğmuştu. Annemi çok seviyordum ve ondan ayrılmak bile istemiyordum bu yüzden geceleri aralarında uyuyordum.
"Anne. Bişey sormak istiyorum.
"Sor Meleğim.
"Aşk nasıl bişey annem??
Gülümsedi öyle bir gülümsedi ki ay ışığı bile yetersiz kaldı gülüşünün yanında. Sonra gözlerime bakarak anlattı.
"Aşk öyle bişey ki kızım. Hiç ummadığın bir anda ve hiç ummadığın kişiye karşı olur. Fark etmezsin ilk başlarda adını koyamazsin bir türlü bu duygunun adı ne dersin. Onunla olduğunda huzurlu hisseder dünyanın en güvenilir yerinde gibi hissedersin. Kokusunda can bulursun. Bakışında esiri olursun. Sözleriyle aklını başından alır götürür. Aşk öyle bişey ki yavrum hem öldürür hem güldürür seni işte öyle bir çıkmazdır aşk.
Annemin anlatmasına bir mana verememistim o zamanlar hala daha veremiyorum.
****************
İstemsiz gözlerimden bir damla yaş düştü ve derin bir nefes aldım. O sırada tanıdık bir ses duydum ve hemen gözyaşlarımi sildim. Başımı kaldırdığımda bana bakan Ateşi gördüm. Gülümsemeye çalışarak
"Aaaa merhaba Ateş otursana sende
Dedim ama hala gözlerime bakıyordu ve oturdu. Bana doğru döndü ve yanağımdan akan gözyaşını sildi. Hemen başımı denize çevirdim.
"Noldu neden ağlıyorsun Melek
Nasıl anlatabilirdim ki ona eniştem beni istemiyor artık sokakta kaldım diyebilir miydim ??
Başını sağa sola salladım.
"Peki konuşmak istemiyorsan sen bilirsin ama kendini bu kadar yıpratma hepimizin sıkıntıları var. Lütfen kendini bu kadar üzme !!
Sonra kalktı başıma eğilip bir öpücük kondurdu ve gitti.
O gittikten sonra hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.
Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama zaman artık benim umrumda bile değil. Ne zaman mutlu olsam yine en dibe düşmek zorunda mıyım??
HAYIR. Her zaman dibe düşen taraf ben olmamaliyim benimde mutlu olma zamanım gelmedi mi??
İlk önce annem ardından babam zaten onlardan başka kimim vardı ki !!
Şimdi de teyzem hastanede belki ölümle pencelesiyor ve ben hiç birşey yapamıyorum elimden hiçbir şey gelmiyor. Ayağa kalktım ve tüm nefretimi kinimi kusmak istercesine denize doğru olabildiğince bir çığlık attım.
"Neden ben haa neden yetmedi mi annemi gülüşüne öldüğüm annemi aldın bana kanatlarını karşılıksız açan babamı aldın. Teyzem de hastanede ne kaldı elimde ki ha ne kaldı bir canım var onu da al da kurtulayım tabii bu yaşamaksa.....!!!!
Sanki rahatlamıştim ama hala içimde tarifsiz bir acı vardı. Yanıyordu içim. Bir an aklıma Evren geldi. Ona herşeyi anlatabilirdim. Hemen telefonu çıkardım.
Çaldı. Çaldı. Sonunda açtı.
"Alo.
"Evren sahile gelir misin? Kendimi iyi hissetmiyorum sana anlatırsam belki rahatlarım.
"Tabiki hemen geliyorum canım bir yere ayrılma birazdan ordayım.
"Peki.
Ve telefonu kapattım. Sanki izleniyorum gibi bir his belirdi biran içimde başımı kaldırdım ve etrafa göz gezdirdim. Yine boşa kuruntu yaptım.

ARAS
Yine ve yine sahile inmiş gözyaşları akıyordu hiç birşey yapamadan onu öylece seyretmek bana ne kadar acı veriyor anlatamam. Neredeyse bir senedir onu takip ediyorum resmen hayatımı ona adadım ama o bundan bı haber yaşıyordu. Onunla ilk cafede karşılaştık. Sipariş almaya gelmişti gülümseyerek siparişi aldı. O an aklımda sadece gülüşü vardı arkadaşlar arasında hararetli hararetli konuşurken ben onu seyrediyordum. Her hareketi insanı kendine çekiyordu. O saf ve masumdu ki çok çabuk kırılacak gibi görünüyordu. Sonra araştırdım hayatını meğer ne acılar çekmiş o güler yüzünün altında ne acılar varmış. İçim cız etmişti. Ne zaman içinde bı sıkıntı olsa buraya gelir rahatlamaya çalışırdı. Ama bugün farklıydı. Ağladı. Ağladı çok ağladı. Arabadan inip gözyaşlarından öpüp yanındayım ağlama diyemedim. Sadece izledim lanet olsun sadece izledim. Bir öksürük sesiyle kendime geldim. Çınar bana boş boş bakıyordu sonra onu işaret etti. Bir kız geldi yanına bu sanırım Evren olmalı en yakın dostu. Sarıldı bir süre ona sarılarak ağladı. Sonra konuşmaya başladılar. Evreninde gözleri doldu. Başını denize çevirdi ve gözyaşlarını sildi sanırım onun görmesini istemedi. Haklı zaten yıkılmıştı Melek bir de onun gözyaşlarını görürse daha çok uzulebilirdi. Sonra ona döndü ve biseyler söyledi. Gözleri parladı Meleğimin sıkıca arkadaşına sarıldı. Sonra kalktılar. Yavaş yavaş yürümeye başladılar ve cafeye girdiler artık yüzü gülüyordu. Ve bu içimi rahatlattı bende gaza basıp eve geçtim.
"Oğlum resmen kara sevdaya bağladın haa seviosan söylesene mal mal takipler bir aksiyonlar falan.
Her zamanki gerzek Çınar iş başında diye içimden geçirdim ve hızlı adımlarla odama çıktım. Duşa girdim üzerimi değiştirip aşağıya indim.
"Beyler cafeye gidelim bari tanışalım kızla nereye kadar böyle uzaktan uzaktan.
"Sonunda kardeşim bı an bu sevdayı mezara kadar tasican sandım da neyse.
"Kes Çınar ne boş konuşan bir insansın oğlum sen ya
"Boş değil abi gerçek gerçek de beni anlayan kim bu zevzekte acilacak kıza da bizde girecek.
Poyrazı göstererek söyledi bunları Poyraz derin bir nefes aldı
"Bak oğlum benle uğraşmayı kes de yoluna yürü şimdi çıkacaklar işten avcumuzu yalayacaz hadi hadi
"Aynen ne konuştunuz be abi
Dedi Gizem
"Çocuk yalı kazığı gibi dikildi sizi izliyor hadi çınar hadi poyraz hadi hadi ay hala bön bön bakıyor hadi abicim hadi
Gizem çok iyi bir kızdır bizi de yola getirir. Çınar ve Poyrazın sürtüşmeleriyle cafeye gelmistik. İçeri girdik ve bir masaya oturduk.

MELEK
Evren sahile geldiğinde ona sarılıp biraz daha gözyaşı akıttım. Sonra olanları anlattım. Biran onunda gözleri doldu ama benden sakladı denize doğru döndü ve gözyaşını sildi. Sonra birden bana döndü ve
" Bak tatlım biliyorsun ki biz annemle tek yaşıyoruz sende bize gel hem annem seni coook seviyor tatlım bı sorun çıkarmaz. Bundan eminim şimdi cafeye gidiyoruz. İşimizi bitirip bize geçiyoruz ardından bavulunu alıp bize geliosun anlaştık mı??
O an ne kadar sevinmiştim inanamazsiniz. Evrene sıkıca sarıldım.
"Çok çok teşekkür ederim EVREN senin gibi bir dostum olduğu için ne kadar şanslıyım.
Gülümsedi sahilde yavaş yavaş yürüyerek cafeye gittik. Hemen önlükleri bağlayıp çıktık zaten geç kalmıştık bir sallanırsak çok kizarlardi.

TUTSAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin