''gözlerinde bir yorgunluk seziyorum'' dedim ona, ardından bir düşüş yaşadı kirpiklerinden biri yanağına.
ağlama.
''dudaklarının arasında bir yakarış'' dedi gitarımın telleri, sızlandı da devam etmedi şarkıya.
belki de söyleyecek notası kalmamıştır.
''saçlarında yarım bırakılmış bir rüyanın kırgınlığı'' diyerek esti rüzgar, su öteki tarafta yolunu bulmak için akar.
ve kalbimde kaybetme korkusunun getirdiği durdurulamaz bir kuraklık.
''perdelerin umutların karanlık tarafı için bir gün batımı rengine bürünmüş'' dedim, çaylarımızı getirdi o sıra geceyle beraber.
''ve ben seni bir araya getiririm saçılmış küllerin arasından'' dedim elini aniden tutarak, ayağıyla yok etti külleri halının üzerine basarak.
''toparlanmaya ihtiyacım yok, hallederim ben'' dedi çekerek soğuk tenini benimkilerden ve alıp götürdü ellerimi, şiir yazma hastalığını bana bulaştırarak.
sonra yanıma oturdu kaldı, toparlanamadık.
şimdi ne senden fazla ne senden eksik ne de senin gibi cümleler, uyumalısın çünkü bu son masal.
sevgilim; son masal değil ama sen yine de dinle beni.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ütopya
Randomher gece biraz daha sen kokuyorum, her sabah biraz daha vanilya çiçeklerimi topladım koydum kapına saçların saçlarıma, ellerin ellerime, dudakların dudaklarıma. 300618'