Keyifli okumalar...
×××××××××××××
Yaklaşık bir saattir Kafes'teydik. Ve ne Eren görünüyordu ne de diğerleri.
Hayır yani insan neden birini çağırıpta yalnız bırakır ki? Sanem sabırsızlıkla etrafı tarıyor bense ona bakıyordum. Bir insanı haberi olmadan izlemek keyif veriyor. Yaptığı bir çok hareket kendisini anlatıyor.
Çoğu zaman bunu yapardım.
"Nerde ki bu?"Sanem meraklı gözlerle etrafa bakıyor aynı zaman da bu sözleri tekrarlıyordu.
Birileri geliyor."dedi Ada. Keyifle baktığı yöne baktığımızda Doğu ile yanında tanımadığım iki kişi bize yaklaşıyordu.
"Bunlarda kim?"dedim Sanem'e ama sorum havada kaldı. Çünkü Sanem çoktan uçmuştu. Nerde bu?
"Sen neden sırıtıyorsun?"dedim Ada'ya. Onları gördüğünden beri sırıtıyordu çünkü.
"Bilmem içimden geliyor."dedi hâlâ gerilen ağzıyla."Merhaba kızlar."dedi Doğu yanımıza geldiğinde.
"Merhaba."dedik bizde.
"Daha iyisin değilmi Alara. Kusura bakma yanına gelemedim. Numaran da yok."dedi. Kibar çocuk. Sevdim bunu. Ama ben sadece diğerlerinden biraz daha ağır kriz geçirdim. Hepsi bu.
"Önemli değil. İyiyim."dedim. Zoraki gülümsememi takınarak.
"Sevindim,"dedi ve arkasındakileri işaret ederek, "Bunlar bizim çocuklar. Turan,"gösterdiği kişi yani Turan sarışına yakın, mavi gözlü, muhtemelen 1,90 boylarında bir şeydi. Hayır yani bende kısa biri değildim ama ne bileyim çok uzun geldi. 1,72 boyunda insanım çocuğa bakmak için tabureye ihtiyacım var gibi hissettim. "Buda Aras."dedi. Aras da ondan bir beş santim kadar kızaydı sanki. Kıvırcık saçları kumraldı. Güzel yüzlü bir insandı. Aras elini önce Ada'ya uzattı. Ada'da elini tutup, "Ada."dedi. "Tanıştığımıza..."çocuk sözünü kesip Ada'nın elini öptü ve,"Sevindim."dedi. Saçmalık.
Sıra bana geldiğinde elini uzatmasına fırsat vermeden, "Alara."dedim. Çocuk affallasada bir şey demedi. Çokda umrumdaydı.
"Hoş geldiniz kızlar."dedi Turan.
"Eyvallah."dedim sadece. Ada bu yaptığımı kabalık olarak görmüş olmalı ki göz devirdi.
Doğu bizim masaya oturunca diğerleride oturdu.
"Sanem nerede?"dedi Doğu birine hiteben olmadığı kesin çünkü kimseye bakmıyordu. Ortaya konulmuş bir soru ama birimizin cevaplamasına gerek kalmadan Sanem, "Buradayım."dedi ne ara gelmişti o ya?
"Cadı."dedi güldü Doğu.
"Turan, Aras! Nerdesiniz siz?"dedi onlara yaklaşarak. İkisinede sarıldı. Hadi ama üç yıldır beraberiz ve bu tipleri Sanem'in yanında ilk defa görüyoruz. Ada'yı bilmem. Ben yeni görüyorum.
"Bizim durumlar karışık ya sorma."dedi Turan. Aras da ona katılıp, "Kızım varya acayip havalı işlere bulaştık burda. Onları sor anlatayım."dedi. Ne yılışık bir tipe benziyor. Ama ben Alara Keskin, insanları tanımadan ön yargılı davranmam.
"Ooo bahset bakayım."dedi Sanem'de gülerek.
"Cennet koy'da sörf öğretiyorum millete. Bir kızlar geliyor," dudaklarını ısırıp gözlerini kapattı ve iç çekti. Sapık. "Neyse çok havalı. Kızlar bana hocam diye sesleniyor o ayrı tabii. Kendimi elli yaşında moruk gibi hissediyorum." dedi yüzünü buruşturarak. Biraz önceki hareketinden iyiydi.
Sanem bir kahkaha atıp konuştu.
"Kanka ya özlemişim bu hallerini." Diyerek tekrar boynuna sarıldı. Ayrılınca Turan'a baktı, "Ee sen neler yapıyorsun burada?"dedi.
"Tutkunun peşinden gidiyorum."dedi sinsice sırıtarak. O ne alaka?
"Yine aynı Turan devam ediyor ha?"dedi Sanem beğeniyle. "Bir yer buldun o zaman kendine göre?""Tabi ki. Bir kaç sorun var sadece."dedi Turan. Bunlar inşallah bizede söylerlerdi konuyu.
"Ne gibi bir sorun? Yardım edebiliriz."dedi yardım sever kadeşim Sanem.
"Büyük bir sorun değil ya. Bir kaç paraşüt sipariş ettim. Gelmesi uzun sürmez diye umuyorum. Birde yasak olan bir yer var. En iyi ordan atlayabiliyorum ama yasak işte."dedi şimdi ki gülüşünün altında ise anlayamadığım bir imâ vardı. Galiba konu yamaç paraşütü.
"İlle gal! Diyorsun?"dedi Sanem'de onun gibi sırıtarak.
"Bayılırım biliyorsun."dedi o da.
Aras araya girip, "Az da kızlara dönelim."dedi. Aman aman sen dönme.
"Siz neler yapıyor sunuz? Okuyor musunuz? Gerçi bizim Sanem'in arkadaşlarıysanız liseli olmanız lazım." dedi cidden gevşek.
"Sanki sen liseli değilsin(!)"dedi Doğu. Sonra Ada, Aras ve ben hariç üç kişi kahkaha atmaya başladılar.
"Ortada ki espiriyi anlamadım?"dedi Ada çekingen bir tavırla.
"Bizim bu Aras dışardan lise bitirmeye çalışıyor."dedi Doğu. Ve tekrar gülmeye devam etti.
"Söylermisin bunu söylemende ki amacın neydi?"dedi Aras sinirle.
"Boşuna bozuldum havasına girme. Ne Alara sana bakar, ne de Ada."doğru tespit ama nerden çıktı Doğu?
"Hadi ya tüh."dedi Aras üzülüyormuş gibi.
"Aynen öyle kanka. Beni nasıl görüyorsan onlarıda öyle göreceksin."dedi Sanem'de. Ben bu çocuğun Sanem'i iyi gördüğünden de şüpheliyim ama.
"Hiç şansım yok mu?"dedi bu sefer Turan'a bakarak.
"Bana sorma onlara sor. Tabii cesaret edebilirsen."dedi Turan'da. O da dalga geçiyordu.
"Aman be bir bacım vardı üç olsun ne olacak."dedi. Sormaya yemedi galiba(!)
"Ha şöyle."dedi Sanem ve ellerini yumruk yapıp birbine çaktılar.
"Eğleniyoruz galiba?"dedi Arkadan gelen Eren. İyice yaklaştığında gözlerinin parladığını fark ettim. Ayrı bir mutluluk vardı üzerinde.
"Nasılsınız kızlar? Alara, daha iyimisin?"dedi masaya oturarak. Tam iyiyim diyecektim ki Aras araya girip,
"Lan gelen Alara iyimisin diyor. Yeni bacımın neyi var ki?"dedi. Kaşları çatılırken komik bir hal almıştı.
"Bacım?"dedi Eren anlamayarak. Ve devam etti. "Millet yanlış duymadım değilmi? Aras bir kıza, Sanem'den sonra bir kıza bacım mı dedi?"şok geçiriyormuş gibi bir hali vardı. Güldüm. Ada ve Sanem'de bana eşlik etti. Kimse Eren'e bir şey söylemeyince saçmalamaya devam etti Eren. Yerinden kalkmadan, masanın üzerinden uzanıp Aras'ın alnına dokundu. "Ateşinde yok. Saksı falanmı düştü?"dedi. Mal mı bunlar ya gülümsemem yüzümde soldu resmen iğrenç espiri anlayışlarından. Aras Eren'in elini alnından itip, "İyiyim ben."dedi. "Alt tarafı bir soru sordum he. Ne uzattın!"diyede devam etti.
"Ne bileyim lan ben."diye çıkıştı Eren'de. "Neyse, uzatma." konuyu kapatıp arkasına yaslandı.
"Sıkıldım ben ya saat kaç?"dedim. Bütün gözler beni buldu. 'Ne!' der gibi başımı salladım.
"Sekize yaklaşıyor."dedi Turan. O sırada elinde gitarla bize yaklaşan Okan görüş alanımıza girdi.
"Lan bunun akordu bozuk."diyede bağırdı dibimize girince. Doğu ayağa kalkıp elinden gitarı aldı. Biraz oynadıktan sonra denedi.
"Neresi bozuk lan?"dedi. Görünüşe bakılırsa bozuk değildi.
"Aman bana ne, onu Aras çalacak zaten."dedi omuz silkerek Okan.
"Hayatta bozuk alet çalmam ben!" dedi Aras cırlayan sesiyle.
"Yav he he."dedi Doğu'da.
"Çok istiyorsan sen çal."dedi Aras'da Doğu'ya sinirlenerek. Doğu masaya eğilerek, "Ben Dj'im başka kapıya."dedi başını hızla yana yatırıp kaldırarak. Tekrar doğrulduğunda, "Ayrıca bozuk falan değil bak çalıyor."dedi. Aras ikna olmuşça başını salladı. Eren ayaklanarak,
"Kalkın hadi beyler. Saat sekize yaklaşıyor."dedi. Yüzündeki gülümseme kendini iyice belli etti. Var bunda bir şey. Ya da sahne heyecanıdır.
"Özlemişim ya."dedi Aras gitarı Doğu'dan alarak. Ve devam etti. "Nasıl çalınıyordu bu?"
"Aras!"Eren'in ikaz dolu sesine Aras, "Tamam tamam şakaydı."dedi ve güldü. Peşpeşe mekanın arka tarafına ilerlediler.
"Kızlar ya gördünüz mü? Hiç yüz vermedi."dedi ağlamaklı sesiyle Sanem.
"Kim?"dedik aynı anda Ada'yla.
"Kim olacak ya! Eren tabii ki." ah anlaşıldı bunun karın ağrısı.
"Ne alaka?"dedim ben burun kıvırarak.
"Aynen Sanem normal davrandı bence."dedi Ada'da bana katılarak.
"He siz çok biliyonuz."dedi bize. İçimden kahkaha atmak gelmedi değil hani.
"Ne olmasını bekliyordun ki?"dedi Ada durumun farkında olmadığına emindim.
"Arkadaş Eren'den hoşlanıyor."dedim mekana bakarak. Sanem bir şey söylemediğine göre haklıydım.
"Oh My Gut!"onun aksine Ada anırdı. Harbiden anırdı.
"Yavaşşşş!!"dedik Sanem ile beraber.
"Siz. Sen ciddimisin Sanem?"dedi şokta olduğu besbelliydi.
"Belli değilmi?"dedim Sanem'in halini göstererek. Sanem bana göz devirip, "Ondan hoşlanıyorum Ada."dedi.
"Gömün beni."dedi. Ayağa kalkmaya yeltenirken, "Memnuniyetle."dedim. Beni oturtup sözlerine devam etti.
"Peki sen nasıl anladın?"dedi. Saf kızımız Ada. Net.
"Her hareketi senden hoşlanıyorum Eren! Diye bağırıyor."dedim kusuyormuş gibi ses çıkararak. Böğürdüm evet. Ama onlar buna alışıktı.
"Cidden o kadar belli mi?"dedi Sanem masum bir şekilde bakarak.
"Evet. Tek sen değil Eren'de öyle."dedim onu mutlu etmeye çalışarak.
"Hiç öyle sanmıyorum."dedi dudak bükerek. Ve devam etti. "Biraz önce hiç sallamadı."
"Normal davrandı."dedim konuyu kapatmak istiyordum.
"Hiç..."diye tam söze girecekken yine kestim.
"Normal davrandı. Konu kilit açarsan 'Bu kız Eren'i seviyor' diye bağırırım."dedim. Kapatmasaydım konu kendini övdürmeye kadar gidecekti eminim.
"İyi be tamam. Sana da bir şey demeye gelmiyor."dedi burun kıvırarak.
"Sanem sen bir şey demiyorsun ki. Yüz şey diyorsun."dedim. Elini sallayıp geçiştirdi.Sahneden gelen Okan'ın sesiyle oraya döndük.
"Merhaba arkadaşlar."dedi. Türkiye'ye hava enerjisi Okan'ın havasıyla gelebilir. Neyse, bir sürü çığlıklar falan.
"Aramıza ikizim Turan ve arkadaşım Aras katıldı bu gün." bir dakika Turan Okan'ın ikizimi? Sanem'e baktım şaşırmaya benzeyen bir ifade belirmedi. Çünkü onları tanıyor. Ada'da benim gibi çok şaşırmışa benziyordu."Çok sevdiğimiz bir şarkıyı seslendirmek istiyoruz. Umarım keyif alırsınız."dedi ve gitarını eline aldı. Doğu Dj kısmındaydı. Diğer gitar Aras'ta, bateride Turan'da ve ikinci mikrofonda Eren'deydi. O damı şarkı söylüyor?
Ben düşünürken onlar başlamıştı bile."Bak gör üç beş gün bile sürmez. Aşk üzüldüğüne değmez. Gün gelir elbet yine güleriz.
...Ona buna benzemem. Ben onlardan değilim demiştin ya hani sennn.
'Evet aynen'
Ona buna salladığın kuyrukların, toz kaldırdı sen giderkennn.
'Evet aynen'
Bu gece bir dost meclisinde, bir sofra kurulmuş şerefine, adın olmuş bir küfür dilimizdeee.
'Bundan sana neee!'
Dediler ki; Bak gör üç beş gün bile sürmez. Aşk üzüldüğüne değmez. Gün gelir elbet yine güleriz. Baktık olmadı çay içeriz.
Bak gör üç beş gün bile sürmez. Aşk üzüldüğüne değmez. Gün gelir elbet yine güleriz.
'Ah evet aynen, evet aynen'
Baktık olmadı çay içeriz.
...
Ona buna benzemem. Ben onlardan değilim demiştin ya hani sennn.'Evet aynen'
Ona buna salladığın kuyrukların, toz kaldırdı sen giderkennn.
'Evet aynen'
Bu gece bir dost meclisinde bir sofra kurulmuş şerefine. Adın olmuş bir küfür dilimizdeee.
'Bundan sana ne!'
Dediler ki; Bak gör üç beş gün bile sürmez. Aşk üzüldüğüne değmez. Gün gelir elbet yine güleriz. Baktık olmadı çay içeriz.
Bak gör üç beş gün bile sürmez. Aşk üzüldüğüne değmez. Gün gelir elbet yine güleriz.
'Ah evet aynen, evet aynen.'
Baktık olmadı çay içeriz.
...
Bak gör üç beş gün bile sürmez. Aşk üzüldüne değmez. Gün gelir elbet yine güleriz. Baktık olmadı çay içeriz.Bak gör üç beş gün bile sürmez. Aşk üzüldüğüne değmez. Gün gelir elbet yine güleriz.
'Ah evet aynen, evet aynen.'
Baktık olmadı çay içeriz."
Şarkı bittiğinde mekandan alkışlar koptu. Ben bile alkışladım çünkü bu. Bu şarkı çok güzeldi ve çok güzel söylediler. Hayran kaldım ama bunu belli etmeye niyetim yoktu.
"Vay canına! Çok güzel söylediler!"diye bağırdı Ada. Sanem ona gülümseyerek, "Evet. Onların sesi çok güzeldir."dedi. Ama buraya ilk geldiğimizde solistin kim olduğunu bilmiyordu.
"Buraya ilk geldiğimizde solisti sordun, nerden biliyordun seslerinin iyi olduğunu?"dedim anlamadığımı belli eden ve çatılan kaşlarımla.
"Çocukluk arkadaşım onlar. Buraya ilk geldiklerinde dökülüyordu. Onlar bu mekanı iyileştirdi. Sonra her gün çalar söylerdik. Ama sadece kendimize."dedi ve sahneye döndü. Bende döndüm.××××××××××××××××
Bölüm sonu.
Beğendiyseniz yorum ve vote atmayı unutmayın.