7.Bölüm/Avcı!

11 6 1
                                    

Multimedya Aras arkadaşlar.

Keyifli okumalar.

×××××××××××××××××××

Şarkı bittiğinde onları alkışlamamak elde değildi. Bütün herkes onları alkışladı. Ben dahil.
Onlar dinlenirken bahçeye çıksam iyi olacaktı çünkü içki kokusu, parfüm kokusu beni baymıştı.
Bahçeye çıkıp hamağın olduğu yere yürüdüm. Evet gerçekten ağaçların üzerindeki yıldız ve ay dekorları çok güzeldi. Parlıyorlardı. fazla belli olmasa da kablo yardımıyla elektirik alıyorlar ve etrafa ışık saçıyorlardı. Bu çok güzel.
Hamağa uzanıp dekorları izlemeye başladım.

~OKAN~
"Okan! Kime diyorum la!"Eren sabah sabah neyin derdindeyse milleti eve toplamış beni uyandırmaya çalışıyordu. Doğu bundan hiç şikayetçi değildi çünkü o hep erken kalkardı. Turan normaldi. Aras ise her zaman kız peşindeydi. Kim bilir geceyi nerede söndürmüştü. Onlar Turan'la beraber takılırlardı. Babam ile annem Almanya'ya giderken ~Gündüzleri restorant geceleri ise eylence yeri olan~ Avcı'yı Turan'a emanet etmişlerdi. neden mi bana etmediler?
Ben zaten Kafes'te büyüdüm ve oraya bakıyorum. Avcı'ya Turan'ın göz kulak olması daha mantıklıydı. Neyse. Hem Turan Ve Aras bizle kalmıyorlar ki nende sabah sabah buradalar?
"Sabahın köründe ne diye cır cır ötüyorsun?!"dedim. Bu sorudan çok tehdit gibiydi. Bana ne ya.
"Sabahın körü değil mal. Saat Öğlen oldu." O kadar oldu mu ya (!)
"Atma la." dedim yatakta dönerek. Üzerimden pikeyi çekip yere attı.
"Attığım falan yok. Mümkünse kalk. Okan biliyorsun bu gün Sanem'e açılacağım."dedi. Evet yıllardır sevdiği kıza bu gün açılacakmış (!)
Hayır anlamıyorum. Sen git kıza sırıl sıklam aşık ol ama kıza söyleme. O kızda gelsin sevgililerini sana anlatsın. Peh, aşka bak. Bunca yıl nasıl dayandı anlamadım. Son zamanlarda Sanem'de de farklılıklar vardı. Mesela çıktığı biri yoktu ya da hoşlandığını söylediği biri. E Erene'de olduğundan daha yakın davranmaya başladı. Eren'i açılmaya teşvik eden de zaten onun hareketleriydi. Aman neyse mutlu olsunlar yeter. O neydi lan! Yaşlı karı gibi, mutlu olsunlar yeter(!)
"İyi ya kalktım."dedim sızlanarak. Kalktığım falan yok he. Başımdan gitsin diye.
"Okan!" şerefsiz kulağım çınladı. Nasıl cırlıyo o öyle!
"Eren siktir çık şurdan. Kalkıyorum dedim."e haklı olarak sinirlendim.
"İyi tamam çıkıyorum gel."dedi ve çıktı odamdan. İnat gibi kapıyıda kapatmadı. Yatağımdan çıkıp banyodaki rutin işlerimi yaptım. Salona geçtiğimde, kapıdan onlara baktım.
Eren meraklı bir şekilde oturuyordu. Doğu telefonuyla oynuyor, Turan kafasını bir kırlente yaslamış uyukluyordu. Aras, o da kafasını Turan'ın omzuna koymuş uyuyordu. zorla mı geldi bunlar? Şortlarla gelmişler birde. Gerçi benimde farkım yoktu. Üzerimde sadece eşofman altıyla salonun kapısında dikiliyordum.
"Bu ne hal?"dedim lacivert pufa gömülerek.
"Kafayı yiyeceğim ya!"dedi Eren boğuk çıkan sesiyle.
"Sebep?"dedim kaşımı kaldırarak.
"Nasıl yapacağım ya nasıl? Ya benden uzaklaşırsa?" ya git konu bumu?
"Sanmam."dedi Doğu. Hâlâ kafası telefonuna dönüktü.
"Nerden biliyorsun?"dedi Eren kararsızca.
"His."dedi Doğu ve kalkıp salondan çıktı. Bence de Doğu haklıydı.
Bu sırada ikizim ayıkıyordu. Ve tabii omzunda yatanıda fark ediyordu.
"Lan..."dedi Aras'ı omzundan atarak. Aras Anlamamış olacak ki, "Pantolonum nerde!"diye bağırdı. İşte buna kahkaha attım. Eliyle pantolonunu yoklayıp rahatladı. "Ohh. Üzerimdeymiş."
"Aynen. Biraz öncede benim üzerimdeydi."dedi Turan uyuz olurcasına.
"Böyle insan mı uyandırılır? Aklım çıktı."diye isyan etti Aras.
"He oldu. Öperek uyandırsaydım keşke (!) Lan sen benim nasıl uyandığımı biliyor musun?" dedi ikizim.
"Abartma Turan. Dün gece nasıl zor sahneler geçirdim bilemezsin."dedi Aras. Ben demiştim. Kim bilir geceyi nerede söndürdü.
"Tahmin edebiliyorum Aras. Günlük rutinin."dedi ikizimde göz devirerek.
"Neyse ne. Konumuza dönelim."dedi Eren.
"Ben acıktım." dedim oturduğum puftan kalkarak.
Mutfağa geçip en iyi yaptığım şeyi yapmaya başladım. Menemen.
Hızla yapıp tavayı masaya koydum. Ekmekleri almak için doğrulduğumda kapıda beni izleyen dört kafayla karşılaştım.
"Menemen mi yaptın kanka?"dedi Aras. Ah olmaz.
"Sana ne!"dedim gitsin diye. Ama giderimi? Gitmez tabii. Hepsi başıma üşüşüp masaya oturdular. Gitti menemen!
Toplasak beş dakika olmadı yapalı ama menemen bitmişti. Aç kaldım. Her zamanki gibi.
"Eline sağlık kanka."değip mutfaktan çıktılar. Tek bir kelime dahi söyleyemedim. Koskoca tava nasıl bitti aklım almıyor.
"Hadi Okan. Çıkıyoruz!" dedi Doğu içeriden seslenerek. Yanlarına çıkıp sinirle baktım.
"Açım lan ben." dedim. Hah kimin umurunda(!)
"Yersin aşağıda." dedi Eren. Bu sırada merdivenlerden iniyordum. Hani aşağısı bizin mekan Kafes ya.
"Hı tabi. Mal mısın olum bizim mekanda ne var yiyecek." dedim. Aslında bir çok şey vardı ama ben onlarla doymuyordum.
"Şu şeyin kafesine git iyi beslerler seni." dedi Doğu. Anlamayarak ona baktım.
"Şey ya. ALARA." dedi ve Eren'le beraber kahkaha atmaya başladılar. Tabi ellerini havaya kaldırıp çakmayı ihmal etmemişlerdi.
"Hıııı." diye hırladım. Mallar ya. Alara ne alaka?
"Yalanmı olum. Kızla tanıştığından beri ilgi odağın oldu." dedi tekrar Doğu.
"Saçmalama lan yok öyle bir şey. Ben sadece yardım etmeye çalışıyorum." dedim. Evet gerçekten de tek amacım buydu. Yardım etmek.
"Aynen aynen. Bizde öyle söylemiştik zaten.(!)" dedi Eren.
"Alara kim?" dedi Aras heyecanla.
"Sana ne!" dedim nerden geldiğini bilmediğim anlık bir sinir dalgasıyla. Bunla beraber Doğu ile Eren güçlü bir kahkaha attılar tekrardan.
Aras ellerini havaya kaldırıp, "Ops! Sakin tamam sormadım say." dedi. Ha şöyle adam ol.
Bu sırada çoktan mekana giriş yapmıştık. Figen hariç kimse yoktu. O neden bu kadar erkenden buraya gelmişki?
"Figen? Neden erkenden geldin?" dedim anlamayarak.
"Eren bey çağırdı Okan bey." dedi.
"Kızıdamı erkenden diktin?" dedim Eren'e göz devirerek.
"Sadece bir saat." dedi Eren kendini savunarak.

CENDEREHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin