GEÇİT

28 1 0
                                    

"Glamora uyan!... Hadi Glamora uyan çabuk gelmek üzereler."

Duyduğum bağırışma sesi ile fırlayarak uyandım.

"Neredeyim ben?"

diyebilmiştim zar zor.

Başımda dikilen askeri andıran ve benim yaşlarımda olan çocuk yüzüme telaşla bakıyordu.

"Glamora gelmek üzereler çabuk hadi."

dedi endişeli çocuk ve elimi hızla kavrayıp beni peşinden sürüklemeye başlamıştı.

"Sen kimsin? Nerdeyim ben? Rüya falan mı görüyorum?"

sorduğum hiç bir soruya cevap vermeyen telaşlı çocuk beni hala peşinden sürüklemeye devam ediyordu.

"Hafızan yerinde değilken işimi çok zorlaştırıyorsun."

"Sen neden bahsediyorsun?"

"Yakında anlarsın Glamora koş hadi koş!"

Ve zaten yeterince hızlı koşmamıza rağmen koşuşumuzu dahada hızlandırmıştık.

"İsmini söyle bari."

"Gerçekten bu durumdayken tek merak ettiğin şey ismim mi Glamora?"

"Hayır. Bu sadece başlangıç."

Koşmaktan soluk soluğa kalmıştım. Ama şu yanımdaki çocuk hala endişesi yüzünde koşmaya devam ediyordu.

Etrafıma bakındığımda korkunç bir yerde olduğumu görmüştüm.

Karanlık alanda tek gördüğüm ışık ayın ve yıldızların ışığıydı. Etrafta mağaralar vardı. Bu kalabalık ve birbiriyle dövüşen hatta kılıçlarla savaşan tanımadığım onlarca yüz vardı.

Önümde telaşla koşan çocuk hızla beni bir kuytu yere sokmuştu. Oldukça karanlık ve korkunç bir yerdi.

"Ne yapıyoruz burada?"

"Şşt sessiz ol Glamora." diye fısıldadı endişeli çocuk.

Girdiğimiz kuytu alan oldukça küçük olduğundan dip dibeydik.

Elleri sırtıma yasladığım duvara dayalıydı.

Ve tek odak noktası dışarısıydı.

Benim odak noktam ise onun garip bir şekilde tanıdık gelen kokusu ve yüz hatlarıydı.

"Beni incelemeye daha ne kadar devam edeceksin Glamora?"

"Ne? Ben mi... Hayır. Yok öyle birşey seni sersem, ego yığını sana bakmıyorum. Bütün görüş açımı kapatmış olmandan dolayı bakacak bir yerim yok."

"Evet Glamora kesinlikle öyledir."

diye fısıldamıştı.

Elimi tutarak o savaş alanına tekrardan geri sokmuştu beni ve koşturmaya başlamıştık.

"Gerçekten bari nereye gittiğimizi söyle."

Ahıt yakmalarımdan ve sorularımdan oldukça sıkılmış olan telaşlı çocuk bir yandan koştururken bir yandan sorularımı cevaplamaya başladı.

"Bu sınırı geçeceğiz ve sığınaklarımıza varacağız ve orada dinleneceğiz... Adım Edran. Ve sen Geçittesin. Her öldüğünde tekrardan doğuyorsun. Ve 19 yıl sonra buraya geliyorsun. Burada ise zaman farklı geçiyor. Sen orada 19 yıl yaşıyorsun. Burada ise yanlızca 19 dakika geçiyor. 25. Doğuşun Glamora."

"Ha?"

"Hafızan bugünün sonunda yerine gelecek ve herşeyi hatırlayacaksın. O zaman özlem giderebiliriz."

GLAMORAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin