Kapıyı açmaya gittik.Kapıyı açtığımızda karşımızda Efe'yi gördük.Efe birşeyide mahfetme be çocuk!
"Ne istiyorsun."
"Seni."
"Efe sarhoşsun.Git!"
"Bu herifin burda ne işi var lan!"
"Sanane git burdan!" dedim ve tam kapıyı kapatırken eliyle kapıyı açıp içeri girdi.
"Ne işin var lan senin burda!"
"Sanane lan! Sen kimsin oğlum!?"
"Defne'nin sevgilisiyim!" dediğinde Alp bana bakıyordu.Bende 'hayır' dercesine kafamı salladım ve ağlamaya başladım.Alp, Efe'ye bir yumruk çaktı ve Efe yere düştü.
"Efe yeter git burdan zaten sarhoşsun!"
"Defne geri geleceğim."
"Efe git!"
"Git lan piç!" dedi ve Efe arabaya binip gitti.
"Defne kimdi o?"
"Ş-şey ıı.."
"Sevgilindi değil mi?" diye kısık bir sesle sordu.
"Hayır, eski sevgilimdi.Artık onu sevmiyorum.Ama o bunu anlamıyor."
"T-tamam.Bende gideyim artık."
"Alp çok üzgünüm lütfen." dedim ve yine sulu gözlülüğüm tuttu.
"Tamam önemli değil." dedi ve bana sarıldı.
"Yine herşeyi mahfettim he?"
"Hayır ama biz sanırım pudingi mahfettik." dedi ve koşarak mutfağa gitti.Bende peşimden gittim.Tabii ya ocağı söndürmemiştik.Dibi tutmuş, etrafa taşmış.Hemen temizledik ve tencereyle uğraşmadan direk çöpa attık.
"Sinemaya gitmeye ne dersin maviş?"
"Evet iyi fikir!" dedim ve gülümsedim.
Sinemaya geldik.'Aynı Yıldızın Altında' diye bir filme girdik.Herkes ağlarken biz gülme krizine girdik ve sinemadan atıldık.İlk defa bu kadar eğleniyordum.Elimden tuttu ve koşarak sinemayı terkettik.
Alp'in kırmızı Ferrari 430 Scuderia Spider'ına binmiştik benim arabam kapının önünde duruyordu.Üstü açık olduğu için kapısının üstüne oturdum ve rüzgarı saçlarımda hissetmeye başladım.Çok güzel bir duyguydu.
Ordan sahile gittik.Saat kaçtı bilmiyorum çünkü bakıp zaman kaybetmek istemiyordum.Güneşim batışını izlemeye koyulduk.
"Ee maviş eğlendin mi?"
"Evet.Sen?"
"Seninleyken eğlenmemek ne mümkün." dedi ve gülümsedi.Ben kumların üstüne otururken arabadan gitar getirdi.
"Ee prenses biraz şarkı söyleyelim."
"Benim sesim berbattır sen söyle."
"Birlikte, ne dersin?" dedi ve elimden tutup koşmaya başladı.Nereye gittiğimize dair bir fikrim yoktu.1-2 dk koştuktan sonra daha önce kurulmuş bir sistemin yanına geldik.Birsürü kişi toplanmıştı.
Şarkı başlamıştı kaçış yoktu.Birsürü göz bize bakıyordu sen tek söyle diyip beni sahnede yalnız bıraktı.Çalan kişilere söyleyeceğim şarkının adını söyledim ve mikrofonun karşısına geçtim.Red'i söylemeye başladım.Sesimi çok beğenmişlerdi.Alp yanıma geldi...Sonra bide birlikte Good Time'ı söyledik.
"Senin sesin kötü!? Ha!?"
"Ben öyle sanıyordum." dedim ve gülümsedim.
"Artık keşfettiğine göre ara sıra bunu yapabiliriz."
