Merihaba!
Önceki bölüm aslında finaldi ama Luhan dönüştükten sonra da olanları görmenizi istedim. Bu yüzden bu bölümü bonus bölüm yerine final bölümü yapmaya karar verdim.
Final konuşmasını 4534573485045648956349 yılda bir yaptığım heyecanlıyım. Final konuşmasını bölüm sonunda yapacağım :D.
Keyifli okumalar efenim.
----------
Atlas okyanusunun sakin ve serin sularında, gecenin sessizliğini bölen gürültülü sesler vardı.
Genç adam arkadaşları ile oldukça eğlendiği bir partinin ortasındaydı ama midesi bu durumdan pek eğlenemiyordu. Elindeki içki bardağını bırakıp onu hala partide tutmak isteyen arkadaşlarından güçlükle kurtularak yatın güverte kısmına doğru yürüdü.
Güverte demirlerine tutunarak baş kısma kadar derin nefesler alarak sakince yürüdü. Kendini sarhoş hissetmiyordu. Midesini yediği balıklardan birinin etkilediğini düşündü. Baş kısma gelmeden yere çöktü ve başını kaldırarak yıldızlarla bürünmüş gece mavisi gökyüzünü bir müddet izledi.
Kendini hala iyi hissetmiyordu. İçkiden ve partideki gürültü yüzünden başı da çok ağrıyordu. O yüzden orada oturup gökyüzünü izlemeye karar verdi. Gökyüzünü izlemeye dalmışken duyduğu sesler yüzünden irkildi. Sesler yatın ön tarafından, denizden geliyor gibiydi. Çünkü su sesi duyuyordu. Arkadaşları sanırım eğlenceyi denize taşımıştı.
"Gözlerini kapat.
Okyanusun tutkusunu hisset.
Sessizce sez.
Tüm savunmaları terk et."Genç adam yerinde donduğunu hissetti. Bu ses... bu ses o kadar pürüzsüz ve saftı ki... O kadar pürüzsüz ve mükemmel...
Gözlerini kapatarak yerinde titredi.
"Tut beni yanında.
Dikkatlice kavur.
Görüyorum, inanıyorum.
Hayal görüyorum, aldatılıyorum."Yavaşça gözlerini açıp usulca yerinden kalktı. Duyduğu melodi o kadar eşsizdi ki kendini onu takip etmekten alı koyamadı. İçinde sabırsız bir his vardı. Sese ulaşmalıydı. Onu daha çok dinlemeli ve hiçbir kısmını kaçırmamalıydı. Acele etmeliydi. Acele etmeli ve sesin kaynağına gitmeliydi ama içindeki bu hislere zıt olarak ayakları oldukça yavaştı. Şarkı hala kulağında devam ederken sonunda yatın ön kısmına gelmişti genç adam.
Gözleri hemen sesin kaynağını bulmuştu. Yatın önünde, denizde iki genç adam vardı. Üstlerinde bir şey yoktu. İkisinin de gözleri kapalıydı ve alınları birbirine değiyordu. Biri diğerinin omuzlarına kollarını koymuştu ve saçlarını okşuyordu. Birlikte şarkı söylüyorlardı. Ay ışığı altında ciltlerinin üzerindeki su damlaları sanki parıldıyordu. Onlar... muazzam görünüyorlardı. Genç adam daha önce hiç bu kadar güzel bir görüntü görmediğini düşündü.