Multi: UtkuMulti: conan gray - generation why
Hiç sabırlı biri değilim resmen ya jsjsjsj dedim ki Buse bugün bölüm attın yarın atarsın ama yoook bekleyemiyorum jsjsjsjs
Oy verip, yorum yapmadan geçmezsek çok makbule olacağım. :)
Tatil başlasın mı?
YAZ DEVRİ BÖLÜM 3
"Camı açar mısınız artık!" sıkıştığım yerde kıpırdanmaya çalıştığım da karın boşluğuma aldığım dirsek darbesi ile tiz bir inilitiyi arabanının içinde kalan birkaç oksijenle bütünleşmesini sağladım. Bir arabanın içine yedi kişi oturmaya çalışırsak olacağı zaten buydu!
"Aytaç'ı bagaja atsak olmuyor muydu çok sıkışık burası?" onu hızla onaylayıp, Duru'ya yumruğumu uzatmaya çalışsam da aramıza iki kara kedi girmesi üzerine bu davranışım direkt engeli yemişti.
Oturma düzenimizden bahsetmek gerekirse aracı Arken sürüyor. Arken'i yanında ki koltukta en iri yarı seçilen Ufuk yer alırken, diğer kalanlar olarak arka koltuğa sıkışmıştık. Sıralama aynen Uma, ben, Aytaç, Umut ve Duru'dan oluşuyordu. Ben ve Umut koltuğun ön kısmına otururken diğer üçü ardına yaslanıp yolculuğun tadını çıkarıyordu. "Kırıyorsun beni Duru." tam ortamızda oturan Aytaç arkaya daha çok yayıldığında ön tarafa çıkarak oturan bedenim ezik büzük bir haldeydi. Sekiz saat sonra bedenimin varlığından şüphe duymak istemiyorum.
"Güzelim klima beni çarpıyor biliyorsun ki. Camdan da sıcak hava girip daha da bunalmamızı sağlıyor ama çok istiyorsan camları açabilirsin!" Arken'i açıklaması sonucunda Duru camları açarak akıllılık etmişti. Sıcak hava girecek olsa bile en azından oksijenin girebilmesini sağlamıştı.
Saat sabahın yedisinde uyanmak kadar kötü bir felaketin ardından yola çıkmış, sadece bir saattir yolda olduğumuz halde kaç kere durmuştuk saymayı bırakmıştım. Sekiz saatlik yolun nasıl çekecektim tam bir muamma.
Saniyeler dakika, dakikalar saatleri oluşturduğunda herkes birbirinden kopuktu. Umut ile Aytaç kafa kafaya vermiş uyurlarken önde oturan Ufuk güneş gözlüğünü indirmiş müzik dinliyordu. Duru yanımda ki iki koca adamın yüzünden görünmez olduğundan ne yaptığını bilmiyordum yanımda oturan Uma ise her yerde kitap okuyacağını bana ispatlamıştı. Yedi kişiydik ve yolculuk ultra seviye de sıkıcı imajı taşıyordu. Zaten koltuğun ucunda oturduğumdan konuşacağım tek kişi ile sohbet etmeye çalıştım. "Nasıl gidiyor Arken?"
"Ayağımın tabanının iflas etmesi dışında her şey normal."
"Ben mi tatlıyım yoksa pamuk şeker mi?" sorumla birlikte yüzünde bir müddet afallama meydana gelse de kendini çabuk toparladı. Sorumu cevapsız bıraktığında ikinci kez dile getirdim bu sefer de aldığım tepki bakışlarında ki ifade oldu. "Ben çok sıkıldım. Müziği açsana."
"Ya sabır." dikiz aynasından dudağımı büzerek gözlerinin içine bakarken olumsuzca kafasını sallayıp ardına da 'rahatsız oluyorum.' kelimelerini eklemeyi unutmamıştı.
Oflayarak Uma'ya dik dik baktığım da gözlerini kitabından kaldırmadan çenemi tutup ön tarafa çevirmiş kısaca çevrim dışı modundayım demişti. Aytaç ile Umut uyudukları için onları pas geçerek Ufuk'la uğraşmayı hedeflemiştim. Sol kulağında ki kulaklığı hızla çekip bana kızgın bakışlar atmasını, tabii önce yavaş çekimde kafasını bana çevirmesi gerekiyordu. Beklerken öyle bir heyecanla ona bakıyor olsamda elimde ki sonuç: Kafasını bana çevirmeyip hareketsizce durdu. Bu davranışına karşılık bayıldığını falan düşünsem de horlamaya benzer bir ses çıkarttığı an uyuduğunu kavradım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAZ DEVRİ ( YENİ OKUL 2 )
HumorYENİ OKUL'UN İKİNCİ KİTABIDIR Devam etmiyor. 15.07.18 Zaman kimseyi şaşırtmadan hızlıca geçti. Bazı anılar güzel bazı anılar kötü geçse de birkaç sene önce yaşadıkları hayatta dönmediler. O zamanlar onlarda bir emare gibi kalsa da onlar o izi arkad...