Ateş;
Aşağıdan gelen sesle uyanmıştım. Yorganı üstümden atıp yataktan çıkmıştım. Hızlıca odanın kapısına doğru yürümüştüm.
"Merve!" Odadan çıktığımda karşımda Merve'yi görmüştüm. Beni gördüğünde gülümsemişti.
"Günaydın." Onu gördüğümde rahatlamıştım. "Bende sana bişey oldu sandım."
"Acıktın mı? Kahvaltı hazırladım." "Yemek isterdim ama biliyorsun bugün çalışıyorum."
"Ha, ben onu hallettim." "Anlamadım?" "Aşkım biz uzun zamandır beraber vakit geçirmiyoruz. Su'yu aradım, zaten bugün tek bir tane iş görüşmen varmış. Onu Fethi halledecekmiş."
Merve'ye şaşkınlık içinde bakıyordum.
"Sen şaka felan mı yapıyorsun? Biz daha dün akşam yemeğine çıkmadık mı? Hem onu geç sen ne zamandan beri benim iş hayatıma karışıyorsun Merve?!"
"Büyütmesene olayı. Tek iş görüşmen varmış zaten!" "Merve beni çıldırtma!"
Arkamı dönüp odamıza girmiştim. Oradaki saate baktığımda, saatin çoktan geçtiğini görmüştüm.
Nazlı şu an bitirmiş bile olabilirdi konuşmayı. Çıldırmak üzereydim. Merve arkamdan gelmişti odaya.
"Ateş, bu-" "Merve sus. Şu an gerçekten çekemem seni. Git kahvaltını yap."
Yatağa oturup yere bakmaya başlamıştım. Benim hakkımda nasıl düşünüyordur şu an kim bilir.
"Ateş noluyor sana böyle? Sen bana hiç böyle davranmazdın."
Yanıma oturan Merve'ye bakmıştım. "Sende benim haberim olmadan böyle şeyler yapmazdın. Kendi tavırlarına bak bi önce Merve hanım."
telefonumu şarj aletinden çekip, ayağa kalktım. Hemen Su'yu aradım. Telefon bi kaç kez çaldıktan sonra açmıştı.
"Ateş bey?" "Su, Nazlı'nın iş görüşmesi bitti mi? Nasıl geçti, olay çıkmadı değil mi?"?
"Şu an hâlâ içerde." "Nasıl yani bitmedi mi daha?" "Hayır." "Tamam sen kapat ben bi on beş dakikaya şirkette olurum."
Telefonu kapatıp hemen üstümü giyinmeye gitmiştim.
~
Arabanın anahtarını teslim edip hemen şirkete girmiştim. Asansöre girip en üst kata, yani Fethi'nin odasına çıktım. Vardığımda odanın kapısına doğru yürüdüm.
Elimi kapının kulpuna koyduğumda, odanın kapısı açıldı.
Karşımda Nazlı vardı, beni gördüğünde ise gözleri nefretle dolmuştu. Nazlı'nın duygularını kolayca anlıyorsun.
Yani ben hemen anlıyorum, kendini nasıl hissettiğini.
Bu durumu halletmem lazımdı, herşeyi yanlış anlamıştı çünkü.
"Nazlı." Nazlı sadece bana bakmıştı.
"Konuşalım mı biraz?" Bu sefer cevap vermişti. "Benim sizinle konuşacak birşeyim yok, Ateş bey."
"Bey" kelimesini dahada bastırmıştı. "Bak gerçekten herşeyi açıklayabilirim. Sadece beni dinle."
"Neyi dinleyecem? Beni nasıl kandırdığını mı?"
"Nazlı bak gerçekten kandırma olayı yok sana herşeyi açıklayacam."
"Tabi canım, sen kesin başka yalanlar bulmuşsundur. Kusura bakmayın Ateş bey ama ben sizin o yalanlarınıza artık inanmam."
Bana konuşma şansı vermeden, yanımdan gitmişti. Ben ise sadece onu izleyebiliyordum. Asansörü nasıl beklediğini, nasıl içine girdiğini ve bana olan son bakışını.
Kalbimi acıtmıştı, nefret dolu bakışları.
"Ateş, sen izin almamış mıydın bugün?" Fethi'nin sesi düşüncelerimi yok etmişti.
Ona döndüğümde bana şaşkınlık içinde bakıyordu. Fethi'ye sadece bakmıştım ki o iyi olmadığımı anlamıştı.
"Noldu lan?" "Neler olmadı ki." Fethi kolundaki saate bakıp konuşmaya başlamıştı. "Hadi gel."
"Nereye?" "Kafa dağıtmaya." Fethi hiç cevabımı beklemeden asansöre doğru yürümeye başlamıştı bile.
Kafa dağıtmak banada iyi gelicekti, buna ihtiyacım vardı. Odanın kapısını kapatıp, Fethi'yi asansöre kadar takip ettim.
Asansör geldiğinde, beraber binmiştik.
sanki ateş ve merve'nin arası yavaş yavaş bozuluyor gibi?
Peki Ateş ve Nazlı'nın arası nasıl olacak?
Bölüm hakkında yorumlarınızı bekliyorum🤗❤️
Sınır;
20 oy
15 yorum