2

662 83 18
                                    

"O düdükleri tek tek götünde çalarım Jungkook, siktir git şuradan!"

Jungkook sinsi bir şekilde kıkırdayarak yeni gelen hyunglarına döndü ve kapalı oda kapısını gösterdi.
"Görüyorsunuz değil mi? Bir haftadır böyle. Terbiyesiz."

"Jeon Jungkook!"

Jungkook suratını buruşturdu.
"Bağırma be, kulağım sikildi yemin ederim. Bağırma!"

Taehyung Jungkook'un son söylediklerini sinirli bir şekilde taklit etti. Hemen sonra oturma odasındaki koltukta yayılmakta olan Jimin seslenmişti. Kimse orada olduğunun farkında değildi.

"Asıl anlamadığım şey, bu adam 24 yaşında anasını satayım. Ergenliği atlatamamış diyeceğim ama.."

Hoseok gözlerini kırpıştırdı.
"Bu hâlin ne?"

Jimin uzandığı koltukta iyice aşağı kayarak üzerindeki battaniyeninde etkisiyle neredeyse yok oldu.
"Kafasını dağıtmak için yapmadığımız şey kalmadığında gece yarısı denize girdik."
Burnunu çekti.
"Hasta oldum."

"Sadece nezle. Eminim ben."

Hoseok'un hemen yanında Namjoon belirdi, kafasını omzundan uzatıp oturma odasına göz gezdirdi.
"Hyung?"

Yoongi de oradaydı.Jimin de olduğu gibi farketmemişlerdi.

Sonra Jin belirdi. O da Yoongi'ye odaklanmıştı.
"Yoongi?"

"Hyung ne nezlesi ya," diye homurdandı Jimin, pürüzlü sesiyle.
"Ölüyorum ben."

Yoongi bacaklarının arasındaki yastığı Jimin'e fırlattı.
"Ben mezarlığım o zaman, gerizekâlı."

"Ayağına ne oldu?"Jin sorarken ve Yoongi şaşkınlıkla onlara bakan üç adama gözlerini çevirirken, Jimin kafasına geldikten sonra kucağına düşen yastığa yavaşça sarıldı.

"Yan odadaki gerizekâlıyı düşerken tutacağım diye kendim düştüm. İki hafta raporluyum."

"Kırıldı mı?" Soran Hoseok'tu.

Yoongi Jimin'e kısa bir bakış attıktan sonra tekrar aynı yere döndü.
"Hayır, çatlamış. Kırılsaydı onu da kırardım."

Tekrar Jimin'e baktı.
"Geri ver yastığımı!"

Jimin yerdeki gözlerini huysuz büyüğüne çevirdi.
"Banane, atmasaydın. Dede kılıklı."

Yoongi sinirle inlerken ayağa kalkamadığı içinden başta Taehyung olmak üzere herkese küfrediyordu.
Onlar atışadursun, Namjoon biraz arkalarındaki Jungkook'a döndü.

"Sende ne var?"

Jungkook anlamayarak kaşlarını çattı.
"Hangi anlamda?"

"Şimdi tüm bunların tek nedeni Taehyung mu?" dedi kendi kendine Hoseok, oturma odasında yorgun bir şekilde atışan iki arkadaşına bakarak.

Namjoon sözü devraldı.
"İşte, Yoongi hyung ve Jimin gibi. Sana bir şey oldu mu?"

Jungkook'un yüzüne anladığını gösteren bir ifade yerleşti.
"Ha.."

Sonra sessizce mırıldanarak arkasına dönüp bol tişörtünü çıkarıverdi.
"Ah bana neler oldu.."

Hyungları gözleri irileşerek sırtına bakmaya başladılar. Kabuk bağlayan 10'un üzerinde yarası vardı. Birkaçı epey büyüktü. Sanki Jungkook zorla sırtına vahşi bir kedi bağlamış gibi.

虹  taejin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin