Hatırlamak

11 2 1
                                    

(Bu video klibinde geçen kitapdaki on iki karakter var neyse umarım müziği beğenirsiniz müzikle okumanızı tavsiye ederim iyi okumalar)

Kapı çarptı gelen Nezumiydi.
Sırtındaki iş çantasını fırlattı.

"Aşkım sen mi geldin?"
"Evet tatlım ben geldim." Aradan on iki yıl geçmişti gerçi o hiçbir şey hatırlamıyordu. Evlenmişti artık yirmi dokuz yaşındaydı Elle adında bir karısı vardı. Ufak çocukları ağlamaya başladı daha bir yaşındaydı. Adı ise Merlindi. Zil çaldı, Nezumi "Ben bakarım" dedi. Kapıyı açtı kimse yoktu yanlızca kapının önünde bir mektup vardı. Mektubu aldı açtı ve okumaya başladı mektupta aynen şunlar yazıyordu. "On üçüncü ölüm turnuvasına Farenin savaşçısı olarak hanenizden birini çıkartmalısınız." Hanem diye düşündü Nezumi on üçüncü ölüm turnuvası peki diğerlerini kim kazanmış dedi içinden. Laptopu açtı. Kazanlara bakıyordu. Hepsi tuhaftı ancak on birinci kazanan hala dileğini dilememiş miydi?
Sonra on ikinci kazanana baktı bu oydu gençliği emin olmak için küçüklüğünden bir fotoğraf getirip yanına koydu. Evet bu oydu zaten kazananın adıda Nezumiydi. Hanesinde bir tek kendisi ve oğlu kalmıştı geçen turnuvayı hatırlamak istiyor ancak hatırlayamıyordu. Sanki bir şey onun hatırlamasına engel oluyordu. Oğlunun katılmasına izin veremezdi. Mektubu aldı karısı gelince hemen durumu anladı. "Git Nezumi ihtimalleri düşün unutma hem ben hemde çocuğumuz için savaşmak zorundasın." Kafa sallayarak yanıt verdi Nezumi. Hazırlığını yaptı kostümünü giydi hala ona uyuyordu. Kılıcını eline aldı. Bu seferde kazanabilirdi. Sırt çantasını taktı ve yola koyuldu. Uzun yol gittikten sonra metroya bindi. Metrodan inip tekrar turnuvanın yapılacağı şehre gidebilmek için trene bindi. Tren şehrin ortasında durdu. Nezumi korkuyordu çünkü hatırlamıyordu nasıl bu turnuvaya katıldığını, nasıl kazandığını yada ne dilediğini "Tabi ya dilek" dedi Nezumi dileği unutmak olmalıydı. Ama neden unutmak istemişti?

Yine o binaya gitti. Uzun binaya asansöre binmekten korktu sonuçta herkes yeni turnuvayı onun kazanacağını düşünüyordu oyunun düzenleyicileri onu oracıkta öldürebilirdi. Kendi yüz yolundan birini buna harcayamazdı. Yukarıya çıktı yaklaşık beş kişi oradaydı. Ancak onlardan önce o da buradaydı on birinci turnuvanın kazananı. "Dileğim" diyerek haykırdı. "on ikinci turnuvada ölen kızımın yeniden gelmesi ve turnuvada tekrar yarışması." Gözlerim fal taşı gibi açılmıştı sonra asansör kapısı açıldı bir an o kız geldi evet onu hatırlıyordu. Bu Yaban domuzuydu on iki sene öncede buradaydı. Babası elindeki silahları ona fırlattı. "Şimdi kazanamazsan bütün mirasımı kız kardeşine bırakacağım." "Elbette babacığım hepsini öldüreceğim hiç merak etme onları öldüreceğim ama... önce seni öldüreceğim" dedi ve babasını bir hışımla taradı. Neler oluyor acaba özelliğimi kullanmalımıyım?

Turnuva görevlileri yaşlı adamın cesedini kaldırdılar. O sırada gözlerimim diğer yarışmacılara ilişti. Koyun vardı evet o da çok yaşlıydı on iki sene önce katılan Koyunda ancak bu sefer ki kadındı. Sonra küçük Maymuna baktı , oda Nezumiye yada Fareye bakıyordu. Ellerindeki çekiçlerin uçları çok sivriydi onları silah olarak kullanacağı barizdi. Sonra gözü Öküze ilişti kumral saçlı elinde katanası ve altında sadece bir kot pantolon vardı kaslı ve yakışıklıydı kısa saçlı ve yeşil gözlüydü , Katanasını Fareye doğru kaldırdı. "Sen abimi öldürmüş olabilirsin ancak ben ve bütün hanemiz yaptığın hilenin farkındayız bu yüzden seni öldüreceğim ve bunu yapana kadar durmayacağım" dedi. Tüm hepsi Fareye bakıyordu o an içeriye biri girdi herkes irkildi. Bu Tavşanın babası idi. "Yeni Tavşanın savaşçısı geldi hepinizi öldürecek ve oğlumu geri getirceğim sonrasında onunla bütün dünyayı arkadaşımız yapacağız."  Arkadaş yapmak tabii bunlar o piskopat aile olmalı eğer o da oğlu gibi piskopatsa bu turnuvayı kazanması çok zor olurdu. Tekrar hepsi Fareye baktı Maymunun gözlerinden öfke fışkırıyordu. "İhtimaller" dedi kendi kendine. Hemen hepsini düşündü ve birini seçti. Maymun hızla ona doğru koşmaya başladı kaçmalı mıydı hayır bunu yapabilirdi. Kılıcını çekti herkes irkildi. Maymun koşmayı kesti. Köpeğin savaşçısı olduğu belli olan adam Tavuk kostümlu kızın üstüne atladı ve onu binanın camından attı sonra herkese dönüp "başka isteyen var mı ha?" dedi. Sonra Tavşan el kaldırdı. "Ben istiyorum." "Köpek hırladı. "Ne oldu lan it beni öldürmeye gücün yetmedi mi?" Köpek ona doğru koşmaya başladı bu sefer ama tuhaf olan yanı herkesin onları izlemesiydi birbirlerine girmesi değil. Köpeği yarı yolda yaşlı Koyun durdurdu. "Sakin ol evladım onun istediği şey senin ona saldırman yapma bunu." "Yakaladım seni!" Fare kendine doğru gelen Maymunu görmemişti. Maymun onu bir hışımla aşağıya doğru itti Fare ise son ihtimal olarak onun kolundan tuttu ve beraber düştüler...

Fare ve Maymun gibi Tavukta düşmüştü ancak kuşlar onu havadayken kapmış yüksek bir çatıya bırakmışlardı. Etrafına baktı neden orada olduğunu bile bilmiyordu. Anneannesi ona sadece diğer kuzenininde katıldığını ancak bir becerkisiz olduğu için kaybettiğini söylemişti. Cidden bir beceriksiz nasıl oluyorda Köpeği öldürebiliyordu.

Gözlerinin içine bakan Tavşana baktı herkes başka bir yana kaçışmıştı odada bir tek Geyik ve Tavşan vardı. "Tüh şansına küs herkes kaçtı ölüm turnuvası tarihine bir ilk ölen olarak geçeceksin."
" Ben nefes aldığım sürece yada ellerim bu baltayı tuttuğu sürece teslim olmam olmayacağım."
"O halde sana yazık olacak." Tavşan ona doğru koştu Geyik ise iki eliyle baltayı kavradı. Sonra Tavşan palarından birini havaya kaldırdı. Son hızla ona doğru indirdi. Geyik ise baltasını ona doğru savurdu. Birbirlerine çapmalarından sonra Tavşanın palası fırladı. Tavşan yere doğru bakıyordu sonra kafasını kaldırdı ve "sana demiştim" dedi. Geyik karnına doğru baktı karnında bir pala vardı. Kan kustu Tavşan ise karnına elini soktu ve taş ile beraber bütün iç organlarınıda döktü. Adam bu sefer turnuva hakkında bilgi vermemişti çünkü o taşlar onlar gelmeden yaklaşık bir ay öncesinden biliyorlardı ancak Farenin bundan haberi yoktu. "Sen bana ne yapacaksın?"
"Ah merak etme ben oğlum gibi değilim bunu yakında sende göreceksin ancak senin gibi bir arkadaşı reddetmem doğrusu..."

~~~Bölüm Sonu~~~

(Bu kitabın kapak fotoğrafını ayarlayan "gelmemeye-giden-kız"a çok teşekkür ederim)

Not: Bu kitabı anlayabilmeniz için ilk kitabı okumanız gerekmekte -kısa bir kitap zaten- ancak bu kitap diğerinden biraz daha uzun olsun diye uğraşıyorum iyi okumalar.

Takvimin Savaşı 2 : Alev ParlıyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin