BEN GİDENİ DEĞİL GİDEN BENİ KAYBETMİŞTİR :D

150 18 4
                                    

Mert dramını atlatmıştım galiba artık. Ya da atlattığımı düşünmek istiyordum emin değilim. Minel Melihten nasıl uzak duracağını düşünüyordu. 

Aniden odamın kapısı çaldıı. Geel dedikten sonra içeriye hıçkırıklar içinde Minel daldı. 'Biz biz ayrıldık' dedi ve ağlaması daha da şiddetlendi. Sadece sarıldım ona. Çünkü olanlartı anlatmasını istersem daha fazla ağlayacaktı biliyorum.

Yaklaşık 1 saat boyunca hiç bir şey yapmadık. O ağladı ben ağladım. Evet bende ağladım çünkü onu ağlarken görmeye dayanamıyordum. O ne zaman ağlasa onunla beraber ağlardım ben. Bence kardeşlik dediğimiz şey de bunu gerektirir zaten.

En sonunda ayağa kalkıp gülmeye başlayan Minel oldu. 'BEN GİDENİ DEĞİL GİDEN BENİ KAYBETMİŞTİR' dedi ve kahkaha atmaya başladı. Onun ensevdiğim özelliklerinden birisi de buydu zaten ilk başlarda çok duygusal davransada sonunda ayağa kalkıp güçlü bir hal alabiliyor.

Oooo ablamız yapıştırdı gene lafı diye dalga geçtim ben de.

Eski hallerimize dönmüştük galiba artık. Eski hallerimizden kastım tripli ve eğlenceli. Mesela ben ona 'küçük kurbağa küçük kurbağa kuyruğun nerede' desem o bana 'sn bnm gtüme mi bkyn spk .s.s' derdi.

Ama biz böyle mutluyduk huzurluyduk. Kısacası göte geldi aşkımız ikimiz de şaşkınız yani.

Neyse yarin Parise gidecektik. Uçağımız 20:00 da kalkacaktı. Bugüm bol bol ailelerimizle takılmamız lazım aslında. Kim bilir birdaha ne zaman göreceğiz onları.

Minel 'ben artık eve gideyim annemlerle zaman geçireyim dedi' hiç itiraz etmedim. Hadi bebeq ufaktan siqtir diye dalgamı geçtikten sonra o da gitti. 

Annem odama geldi ve konuşmaya başladı

-Annesinin birtanesi bu akşam hep beraber yemek yiyeceğiz baban bi restorant da yer ayırmış istersen hazırlan yarım saate gelip alacak bizi.

-Tamam anne ben duş alıp giyineyim o zaman.

Yarım saat benim için çok kısa bir zaman dilimi ben yarım saatte değil hazırlanmak duş bile alamazdım. Ama ne yapalım yapacağız artık birşeyler. Hemen vakit kaybetmeden duşa girdim. Oha 5 dakikada yıkanmışım rekor kırdım resmen aq :D Saçlarımı kurutup hafif maşa yaptım. Altıma mini kot şort üstüme onu tamamlayan sarı bir tişört ayağıma sarı vanslarımı geçirdikten sonra dudağıma hafif bir parlatıcı sürüp annemin yanına indim.

Babam da gelmişti zaten kapıda bizi bekliyodu. Arabaya bindik ve restoranta doğru yol aldık. İkisi de konuşmuyodu. Fırtına öncesi sessizlik gibiydi bu sanki. Restoranta varmıştık.Hemen masaya oturduk. Garson siparişleri aldıktan sonra babam konuşmaya başladıı.

-Kardelen hanım damat adayı yok mu hiç ? :D

Allahım babamla şu erkek arkadaş konularını hiççekinmeden konuşabiliyordum o yüzden ikimiz de bu tür şeylerde çok rahatız.

-Yohkk sana damat babaağğ sen beni nasıl paylaşırsın ellerle çok ayıp .s.s

-Ben prensesimi kimselerle paylaşmam, ama adayımız olsa sen onu bizimle tanıştırsan da fena olmaz hani.

-Paristen getircem ben sana aday babağğ sen hiğğç merak etmee. -_-

Allahım damat da damat adam kafayı yemiş töbestt. Babam tam gene aynı konu üzerinde konuşmaya başlıyacakken gardon siparişleri getirdi. Sipirmenim benim yhaa beni neden kurtardığını bi bilse :D

Derken HAAAYYIIIIRRR OOLLLAAAĞĞĞMAAAZZ içkiyi üstüme döktü yaaa. Bütün laflarımı geri alıyorum geri zekalının önde gidenisin.*HAHAHAHAHAHA REZİL OLDUN* diyen iç sesime kimin tarıfındasın sen sürtük? diye sorumu postaladım.

Kanatlarım Var RuhumdaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin