Zayn saçlarını yaptıktan sonra Rina'nın beğendiği gömleğini giydi ve daha sonra gözlerini saatine çevirdi. En sonunda ise zamanın geldiğini anladı ve aşağıya, arabasına indi.
Rina Zayn'i bir kafede buluşmaya çağırmıştı, Zayn fazla heyecanlıydı, bebeği söyleyeceğini biliyordu ama sanki bebeği bilmiyormuş gibi davranacaktı, evde nasıl tepki vereceğine çalışmamıştı, tamamen doğaçlama olacaktı.
Zayn Rina rahatsız olmasın diye sigara bile içmemişti, bu bir gelişmeydi işte.
Arabayı normal hızda kafeye doğru sürdü. Heyecanlıydı ama bunu şimdilik kontrol altına alabiliyordu.Rina söze nasıl başlardı? Zayn'in iyi olup olmadığını sorar mıydı? Eğer sorarsa Zayn gerçekleri söylerdi.
Hiç iyi değildi.Kafeye girdiğinde Zayn Rina'nın kırmızı güzel bir elbiseyle en arka masada oturduğunu gördü, Rina ile gözleri kesiştiğinde Zayn bir anlık hareket edemedi.
Onun gözlerinin kendi üzerinde olmasını öyle özlemişti ki...
Ona doğru adımladı ve yanına gittiğinde Rina'da ayağa kalktı, Zayn sarılacaklarını düşünürken Rina ona sadece elini uzattı.
Bu Zayn'in o konuşmada kötü hissetmeye başladığı ilk andı.
Yine de bir şey söylemedi ve elini tuttu.
Bu bile Zayn'i o kadar iyi hissettirmişti ki.Zayn'in Rina'ya karşı olan hisleri ne zaman bu kadar güçlenmişti?
Onu kaybedince tüm hisleri kat kat çoğalmıştı sanki."Merhaba." dedi Rina Zayn'in söze başlamayacağını fark edip. Zayn aklındaki tüm düşüncelerini attı ve Rina'nın gözlerine bakarak konuştu. "Merhaba."
"Na-nasılsın?" Rina bunu sormayı hiç istemiyordu, belli ki iyiydi, Rina'yı kaybetmeyi pek umursamamıştı.
"İyi değilim." dedi Zayn Rina'nın beklentilerinin aksine. "Çok kötü durumdayım."
"Haberlerde gördüm." dedi Rina kafasını eğdi ve yüzüğüyle oynadı, ikisinde de hala yüzükler duruyordu.
"Neden seni içeriye aldılar?""Bu önemli değil." dedi Zayn Rina'nın gözlerine bakmak için kafasını eğerken ama Rina bilerek gözlerini onunkilerle buluşturmuyordu, bunu yaparsa yine ağlardı çünkü.
"Önemli olan tek şey sensin."
Rina kafasını kaldırdı ve Zayn'in gözlerine bir an için dolu gözlerle baktı daha sonra kafasını eğdi ve alaycı bir şekilde güldü. "Bunun için çok geç kalmadın mı sence?"
"Özür dilerim." dedi Zayn ve o anlık cesaretle Rina'nın elini elleri arasına aldı. "Yaptığım her şey için özür dilerim."
"Bir şey soracağım." dediğinde Zayn sorusunu merakla bekledi.
"Bunları o seni bıraktığında ona da söyledin mi?"
"Onun nerede olduğunu bile bilmiyorum." dedi Zayn hiç beklemeden, şu an hayatının merkezini Rina ve minik bebekleri oluşturuyordu.
"Bu inandırıcı gelmiyor." dedi Rina elini Zayn'in elleri arasından çekti ve o sırada garson geldi.
"Ne istersiniz?"
Zayn önce Rina'ya baktı ve onun sipariş vermesini bekledi."Sıcak çikolata." dedi Rina beklemeden. Her zaman bunu içerdi.
"Bende sıcak çikolata istiyorum." dedi Zayn ve garson bunu yazdıktan sonra gitti.
"Neden?" Zayn Rina'nın az önceki dediğine ithafen sorusunu sordu.
"Çünkü öyle." Rina omuz silkti.
"Sana artık güvenmiyorum.""Sana yemin ediyorum." dedi Zayn, yine gözleri kızarmaya başlıyordu. "Seni bir daha asla kırmayacağım."
"Sorun kırmak değil." dedi Rina Zayn'in kendisini anlamadığını düşünüyordu. "Sorun tüm kötülüklerden içinde barındırman, artık seninle olmam çok zor."
"Ama oluru var?" dediğinde Rina gözlerini dışarıya çevirdi, demek ki yeniden olma ihtimalleri vardı.
"Bilmiyorum."
Tüm her şeye tepkisiydi bu, hiçbir şeyi bilmiyordu, nasıl tepki vereceğini, ne yapacağını, bir şeylerle nasıl başa çıkacağını."Trisha nasıl?" dediğinde Zayn'de dışarıda olan gözlerini Rina'ya çevirdi.
"Pek bilmiyorum doğrusu."
"Yine eve gitmiyorsun değil mi?" dediğinde Zayn yaramaz bir çocuk gibi gözlerini Rina'dan kaçırdı.
Garson tepsisiyle geldi ve sıcak çikolataları masanın üzerine koydu. "Teşekkür ederim." dedi Rina ve sıcak çikolatasını elleri arasına aldı."Neden erkekler hep geç akıllanıyor?"
Rina hayıflandı."Akıllanmak mı?" Zayn gözlerini Rina'nın gözleriyle buluşturdu ama bu sefer Rina gözlerini kaçırmıştı. "Akıllandığımızı sanmıyorum." Rina buna gülmek istemiyordu ama kendini durduramamıştı, kendini durdurmak ister gibi dişlerini alt dudağına geçirdi.
Bu Zayn'in kalp atışını hızlandırmıştı.
"Haklısın." dedi daha sonra. "Akıllanmıyorsunuz."
"Sen bana bir şey söyleyecektin." Zayn konu bulamayınca ona güzel haberi vermesini istedi.
Rina hızla konuştu. "Ah, evet." çantasından bir dosya çıkardığında Zayn kaşlarını çattı.
"Anlaşmalı boşanma dilekçesi." dedi kağıdı Zayn'e doğru itip. "Ben buraya senden hiçbir şey istemediğimi yazdım ve imzamı attım, sende aynılarını yaparsan en kısa sürede süreç başlıyor Zayn." Zayn buraya baba olduğunu öğreneceği hevesiyle gelmişti ama şu an önünde boşanma dilekçesi vardı.
Zayn'in nefes alışverişlerinin seyri değiştiğinde Rina Zayn'in yüzüne bakmıyor ve anlatmaya devam ediyordu. Rina parmağındaki yüzüğü çıkardı ve kağıtın üzerine koydu.
Zayn yumruklarını sıkarken boynundaki damar kalp atışıyla uyumlu bir şekilde atıyordu, Zayn kıyameti koparacaktı ama Rina'nın bundan haberi yoktu.
-
ZAYN YAVRUM NE HAYALLERLE GİTTİ ORAYA YA,,
DAHA FAZLA BİŞEY SÖYLEMEYECEĞİM GENÇLER İÇİM ACIYOOO
#ZINA'NIN BİTMESİNE RAMAK KALDI
(daha önce boşandırdım false alarm'da yapamaz demeyin lflkdmskskddm)
HADİ BURAYA TAHMİNLER
BOŞANIRLAR MI BOŞANMAZLAR MI?BİRDE ARKADAŞLAR BAZILARINIZ DİYOR Kİ ZAYN DAHA ACI ÇEKMEDİ AMA ŞÖYLE DÜŞÜNÜN BUGÜN AYNI ACILARI ARDI ARDINA ÇEKMESİNİN 38. GÜNÜ,
38 GÜNDÜR HAYATI CEHENNEM...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
dilemma | zm
Fanfiction"Sen onu kolların arasına alıyorken ben burada tek başımaydım."