dilemma | zm

12

"Zayn!" dedi annesi en sonunda. "Seni kaç gündür arıyordum!" Zayn cevap vermedi ve odasına çıkmaya devam etti. "Zayn burada kalacaksın değil mi?" annesi Zayn'in arkasından merdivenleri bir bir çıkarken konuştu. "Gitmeyeceksin değil mi?"

"Gitmeyeceğim." dedi Zayn ardından ekledi. "Artık buradayım."
Zayn odaya girdi ve üzerindeki kirli kazağı çıkardı. Pantolonunun kemerini açarken annesi hala bir şeyler sormaya devam ediyordu.
Pantolonunu çıkardı ve kendini yatağın üzerine bıraktı.

"Çıkar mısın?" dedi annesine, sadece yatmak ve içmek istiyordu.
Annesi Zayn'in yanına geldi ve oğluna yıllardır yapmadığı şeyi yaptı, ona doğru eğilip bir öpücük kondurdu.
Zayn bundan rahatsız olmuştu ama bir şey demedi.
Trisha akan göz yaşlarını sildi ve odadan hızla çıktı.
Onun için Yaser'siz bir dünya çok zordu, Yaser'i çok özlemişti ve artık son noktadaydı.
Çocuklarını, özellikle Zayn'i idare edemiyordu. O artık sınırları aşmıştı, Trisha onun arkasını toplamaktan bıkmış ve fazlasıyla yorulmuştu.

Zayn telefonunu aldı ve Saer'i aradı.

"N'aber?" dedi Saer telefonu açar açmaz, gelen seslere bakılırsa kulüpteydi.

"24'lük alıp eve gel." dedi Zayn.

"Dostum sen buraya gel, herkes seni bekliyor."

"Hayır Saer." dedi odanın tavanına bakarken.
"Bekliyorum." telefonu kapattığında Saer'in geleceğinden emindi.

Odayı uzun zamandır incelemediğini fark etti.
Pencerenin önünde küçük masa ve sandalye vardı ve masanın üstündeki çiçekler kesinlikle 3 yıl önce bu odada yoktu.
Bu oda yalnız Zayn'in odasıyken fazlasıyla sadeydi.
Duvarda ki tablo, bu yatak örtüleri, perde, halı hiçbiri Zayn'in seçtiği değildi.
Rina bu eve geldiğinde onları almıştı ve Zayn kendi eşyalarının nerede olduğunu bilmiyordu.
Sigarasından bir dal aldı ve dudaklarının arasına koydu.
Bugün bekarlığındaki gibi bu yatakta ilk defa tek başına yatacaktı.

Acaba Rina ile şu an evli olmasa ne olurdu?
April'ı yine sever miydi?
Yoksa ayda bir yapılan toplantılarda Rina'yı görür ve onunla tanışmak ister miydi?
Bunun cevabını hayatı boyunca alamayacaktı.
Telefonu çaldığında eline aldı ve April'ın aradığını gördü.
Telefonu açtı ve onun konuşmasını bekledi.
"Zayn?" dedi April sesinde değişik bir tını vardı.

"Efendim?" dedi Zayn ama hala odayı inceliyordu.

"Bugün gelmedin." dedi, Zayn cevap vermedi.
"Genelde cuma geceleri bana gelirdin."

"İşim vardı." dedi Zayn, April'ın kalbini kırmak istemiyordu. Ne kadar aksini düşünürse düşünsün günün sonunda yanında hep April olacaktı.

"Hala var mı?"

"İşim olmasa gelirdim bebeğim."

"Pekala. Seni seviyorum." dedi April sesini inceltip.
"Hem de çok."

"Ben de." dedi Zayn ve telefonu kapattı.
Kapatır kapatmaz ekranda Rina'nın adı belirdiğinde Zayn kaşlarını çattı ve kontrol etti.
Sigarasını komodinin üzerine koydu ve Rina'nın mesajını açtı.

Bugün telafi gecesi yapabiliriz?

Zayn attığı mesajı anlamlandıramadığı için yanıtladı.

Ne telafisi?

Aklına bacağı yandığı gün öpüştüklerinde Rina'nın 'başka zaman' demesi geliyordu ama Zayn Rina'nın böyle bir şey yapmayacağını biliyordu.

O gün beni kırdığını, haksız olduğunu ve dün seni aradığımda açmadığını hatırlıyorsun değil mi?

Zayn kaşlarını kaldırdı ve onun ne zaman aradığını düşündü ve sonra tekrar konunun o güne gelmesi ile sıkıntılı bir nefes verdi.