İksir | Next Generation

6

Lucy sabah ortak salondan çıkarken başına geleceklerden habersiz, şarkı mırıldanıyordu.Hogwarts'ın büyük koridorlarında mırıldanma sesleri yankılanırken kız garipliği fark etmemişti.

Jessica geliyordu.

Lucy rahatça yürürken arkadan gelen adım seslerini duyamamıştı.Kız aniden arkasından savrulan büyüyle donup kaldı.

"Petrificus Totalus" dedi Jessica.
"Özür dilerim ama bunu yapmak zorundayım."

Lucy hareket edemezken sarışın kız onun üstüne görünmezlik pelerini atıp,onu bir büyüyle havaya kaldırdı.

****
Cassiopeia, sabah kahvaltıda en yakın arkadaşını görememiş,endişeyle ortak salona doğru yürüyordu.Aniden beyninin alarm gibi bağırmasıyla arkaya döndü ve hemen asasını çıkardı.

"Kim var orada?" diye bağırdı Cass boşuna çaba harcayarak.

Kız bir iki dakika durup sonunda yoluna devam etti.

"Petrificus Totalus" diye bağırdı bir ses arkadan.

Cassiopeia tetikte olduğu için hemen asasını kaldırdı ancak kalkan yaratamadan büyü ona çarptı.

***
Jessica, sonunda iki kızı da bağlayıp iksir dolabına doğru yürüdü.Dolabın kapağını açarak eline bir Veritaserum alıp geri döndü.Elindeki şişeyi boş masaya bıraktı.
Sessizce yanındaki tahta kapıyı açtı.Odadaki sükuneti bozan kapı cırıltısı duvarlarda yankılanırken tahta dolabın içinden kıvırcık saçlı bir kız indi.Gözleri soğuk bir yeşildi.Sanki fazla bakarsan rengin içinde boğulacakmışsın gibi bir hiss veriyordu.Yüz hatlarının çoğunu babasından almıştı ancak çene yapısı annesininki gibiydi.Dolayısıyla pek güzel bir kızdı.

"Başarmışsın" dedi küçümser bir edayla Jessicaya doğru.

Jessica cevap vermedi çünkü her cümlenin sonunda 'efendim' demesi gerekiyordu.Cevap vermek yerine o aptal kıza olabildiğince az efendim demeyi tercih ederdi.

Delphini'nin de pek cevap bekler hali yoktu.Özgüvenli bir yürüyüşle donmuş olan iki kızın yanına gitti.

"Veritaserum'u ver Snakenberg." diye emr etti Jessica'ya.

Jess titreyen elleriyle şişeyi alıp kıza uzattı.

Kız şişenin kapağını özenle açıp Lucy'nin ağzına bir kaç damla iksir döktü.Sonra sözsüz bir şekilde,elinin tek hareketiyle "Madison'ı" çözdü.

Lucianne gözlerini açarken aniden karşısında dikilen kızı görüp korktu.

"Neler oluyor burada? Bana ne yaptın?" Diye bağırdı hemen.

"Burada birileri zorla konuşturuluyor.Ve evet,o kişi sensin" dedi Delphi.

Lucianne hiç bir şey demedi çünkü veritaserum içtiğini anlıyordu.Olabildiğince ağzını kapatmaya çalışarak yerinde kıpırdandı.

"Sen kimsin?" dedi küçük Riddle soğukça.

Lucy konuşmak istemedi ancak sanki birileri içeriden ağzını açmaya çalışıyormuş gibiydi.

"Lucianne.Lucianne Narcissa Malfoy"

"Malfoyları çok severim.Özellikle de Scorpius'u" dedi Daphne, tıslarcasına gülerken.

"Buraya neden,nasıl ve nereden geldin?" diye aniden ciddileşip devam etti.

"İsteyerek gelmedim.Sadece bir kazaydı.Ve 1994 yılından geldim"

"Kaza nasıl gerçekleşti?" diye sordu hemen Riddle.

Lucianne yerinde rahatsızca kapırdandı ve dayanamayıp gerçeği söyledi.