Bölüm 2 - Babaannenin evine gidiş

97 15 13
                                    

Eveeeeet, yeni bölüm ile karşınızdayız efendimmm.

Ya bunları yazana kadar canım çıktı. Anneannemlere gitmiştim, geldiğimde Simge'ye mesaj attım ama cevap vermedi, şimdi cevap verdi. Kitapta beynimde  'Tarih ve Matematik' işlendi aw. Bir kere o yıldıza basın da...

simge_kryl ~~ Simge_Melis ~~ GMMGMEEM ~~ MedixPAD

~~~~

Hazırlıklarımızı bitirene kadar akşam olmuştu. Kapı zilini duyup kapıyı açmaya gittim. O sırada Mete solana gitmişti. Kapıyı açtım. Gelen annemdi. Bana gülümseyerek içeri girdi. Bu sefer daha çok şaşırmıştım. Çünkü genelde annem bize pek gülümsemez.

Bu işin içinde bir iş vardı. 

(Ne tuhaf bir cümle oldu ya...)

Annem içeri girdikten sonra kapıyı kapatıp ben de içeri girdim. Sanki bir şey diyecekmiş gibi... Oturmamı bekliyordu.

"H-hoşgeldin anne." dedim

Hoşbulduk dedi. Ve akşam yemeğini beraber hazırlayalım dedi. Ben de tamam diyip mutfağa gittik.

Çok şaşırdım ama belli etmedim. Kardeşim de bana şaşkınlıkla bakıyordu. Kardeşim çizgi film izliyordu. Annemle mutfağa girdiğimizde annem saçımdan tuttuğu gibi sandalyeye oturttu.

Sinirli bir şekilde "Toparlanın ve kardeşini de alıp evde yarın sabah defolun!" Dedi. Ve saçımdan tuttuğu gibi beni yere fırlatıp odasına geçti.

Ben de dizlerimin üstüne çöktüm ve ağlamaya başladım. Biliyordum böyle olacağını. Mete yanıma geldi ve bana sarıldı.

Acaba mesaj atan kişi kimdi?

Nasıl tahmin etti, annemizin bizi evden atacağını?
Hatta berki tahmin etmemişti, biliyordu bizi evden atacağını.... Aklımda delice sorular... 

Her neyse, bu kadından hep nefret etmiştik. Ve sonunda bizi kovmuştu...

Eşyalarımız zaten hazırdı. Mete'yi de yanıma alıp odama gittik. Birbirimize sarılarak uyuduk.

***

Sabah annemizin o sinir bozucu sesiyle uyandık.

"Hadi artık kalkın! Gidiyorsunuz!" diye bağırıyordu.

"Tamam anne ya. Ama saat daha çok erken. Bi bekle ya. Bir giyinelim, tuvalete falan gidelim kahvaltımızı yapalım da gidelim. Ne bu acele yaa." dedim uyandığımda.

"Tamam. Ama çabuk olun itler!" dedi annem ve odamdan çıktı.

Nasıl duygudur ki bu odayı hatta bu evi özlemeyeceğim...

Kim özler ki zaten..!

Mete'yi hazırlanması için uyandırdım. 

Odasına gidip hazırlanmaya başladım. Yine beraber diş fırçalama yarışması yapıp sırayla tuvalet ihtiyacımızı giderdik.

Üstümüzü de değiştirip mutfakta buluştuk. Kahvaltıyı hazırlamaya başladık.

"Çabuk olun uyuşuklar! Sizi mi bekleyeceğim?" dedi annem. Aslında bu olanlardan sonra ona anne demem mantıklı gelmiyor. Peki ne demem lazımdı? Zaten bu gün gidiyorduk.

Nereye? Babaannemin evine... Orada çocukluğumuz geçmişti. Orayı çok özlemiştim. Babaannemin ölümünden sonra çok az gitmiştim oraya.

Babaannemi de çok özlemiştim ama ölenle ölünmüyor işte. 

Ormandaki VampirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin