Naked *Hopekook*

27

Hoseok'ten...

Ders öncesi bedenimi esnetiyordum. Öğrenciler gelmeye başladıkça bana katılıyorlardı.

İyice sınıfa alışayım diye, yardımcı öğretmen yoktu. Ve ben nerdeyse ilk defa tüm kontrol sahibiydim.

Herkes geldi ancak Jungkook yoktu.

Hoseok : Jungkook nerde? Yani onu gören oldu mu? Okula geldi mi?

Kimse nerde olduğunu bilmiyordu. Demek ki bugün gelemeyecekti. Kalbim sızlamıştı. Evet Bambam'la birlikteydim ama konu Jungkook olunca kendimi engel olamayıp, sebepsizce sevinip üzülüyordum.

Şimdide onu görmek istiyordum. Bu esnada gözlerim bir kenarda oturan Tae ve Jimin'e kaydı.

Hoseok : O halde bugünün ana dansçıları Tae ve Jimin olsun.

Tae : Jimin ve Jungkook yeterli bence.

Hoseok : Gelseydi o olacaktı zaten. Dikkatini ver biraz Tae.

Tae : Sinirlenmene gerek yok hyung. Geliyorum.

Sinirli değildim. Jungkook'un gelememesine ve Bambam'la kavgasından sonra benden uzaklaşması beni delirtiyordu.

Tae sahneye geldiğinde "Kusura bakma" dercesine omzuna dokunup, hafifçe sarılmıştım.

Oda elini sırtıma atınca, affedildiğimi anladım.

Hoseok : Hadi esin bakalım!

Gülüp, sahnedeki iki deliye tezahürat yapıyordum. Herkes derse dikkatini veriyor mu diye yerde oturan öğrencileri izlerken, arkamdaki cam kapı açılırken, yaslandığım için tam düşeceğim esnada biri beni çekiştirmeye başladı.

Bambam'dır diyip, sorun etmiyordum.

Ancak fazla siyah giyinmişti. Bu tuhaftı Bam hiçbir zaman bu denli siyah giyinmezdi.

Sonunda beni okulun dinlenme alanına götürüp, karşısına geleceğim şekilde savurmuştu.

Bir saniye bu bu...Bu Jungkook'tu!

Hoseok : Sen ne yapıyorsun?

Juungkook ; Hoseok ben...

Kapşonunu çıkartıp, uykusuzluktan kızaran gözlerini bana sunduğunda nefesim kesilmişti. Kalbimin tam ortasına biri yumruk atılmıştı adeta.

Gözlerim titremişti. Cevabını bilmeme rağmen yinede sormuştum.

Hoseok : Sebebi ben miyim?

Elimi korkarak ve çekinerek yanağına yaslayıp gözlerini ovalarken, cevap verdi.

Jungkook : Hayır. Sen sadece güzel olan şeylerin sebebi olabilirsin. Bunun tek sebebi benim beyinsizliğim.

Elime başını yaslamıştı konuşmasının arasında. Bir süre böyle kaldıktan sonra gitmem gerektiğini hatırladım.

Hoseok ; Üzgünüm Jungkook. Sorumlusu olduğum bir sınıf var.

Arkamı döndüğüm anda ellerini belime doları ve çenesini omzuma yasladı.

Jungkook : Seni buraya gerirdim çünkü ; Seni ilk burda gördüm. Tae ile burda oturmuştunuz. Öğretmen Jimin ve beni, sizi çağırmamız için göndermişti. İşte o zaman gördüm seni. Tam şurda uzanıyordun. Sonra bana gülümsedin. Jimin'e takılıp bana "Hadi gidelim." dedin.

Beni kendine çevirip, elini belime koydu bu seferde. Gözlerini tekrardan gözlerime dikip devam etti.

Jungkook : Ben Jeon Jungkook. Jung Hosoek'i deliler gibi seviyorum. Seni deliler gibi benimsedim. Sevgimi içinde filizlenmesine izin verir misin?