17

564 52 81
                                    

"Lillian'la konuştun mu, evlat?" Profesör elini Tom'un omzuna koyarak sordu.

"Henüz değil, efendim." Tom gergin bir şekilde cevap verdi.

"Acele etsen iyi olur. Senden öğrenmesi en iyisi. Başkasından duyduğu an..." Profesör durakladı ve Tom'un gözlerinin içine baktı. "Senin yerinde olmak istemezdim diyelim."

Tom kaşlarını çatarak Profesöre baktı. "T-Teşekkür ederim?"

"Her zaman, evlat!" Profesör gülerek Tom'u yalnız bıraktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Her zaman, evlat!" Profesör gülerek Tom'u yalnız bıraktı.

Tom sesli bir şekilde yutkunduktan sonra sınıftan çıktı. Aklındaki tek şey Lillian'dı. Ona nasıl söyleyeceğini gerçekten de bilmiyordu. Eğer Profesörle konuşmamış olsaydı, Lillian'a son ana kadar söylememek en kolayıydı ama şimdi o şansıda kaybetmişti. Tom'un düşünceleri sırtında hissettiği ağırlık ile yarıda kesildi.

"Selam!" Lillian kolları Tom'un boynuna, bacakları ise beline sarılı şekilde Tom'a yapışmıştı.

Tom, Lillian'nın gülen yüzüne baktı. Tam anlamıyla saf mutlulukla şekillenmişti. "Selam!" Tom elinden geldiği en neşeli şekilde karşılık verdi.

Lillian'nın yüzü bir anda endişeye büründü. "Bir şey mi oldu?"

Tom hızla kafasını salladı. "Hayır! Sadece yakında mezun olacağım için gerginim."

Lillian tekrar gülümsedi. "Gergin olmana gerek yok! Mutlu olman gerek! Ayrıca merak etme, utanç verici anlarını çekmek için orada olacağım."

"Yardımcı olmuyorsun!" Tom mızmızca karşılık verdi.

"Biliyorum!" Lillian kahkaha attıktan sonra Tom'un yanağına büyük bir öpücük kondurdu ve sırtından indi.

Tom, Lillian'nın yüzünü avuçlarının içine aldı ve hunharca sıktı. "Bu yüzü çok özleyeceğim!"

Lillian yüzünün sıkıştırılmasına rağmen kaşlarını çatmayı başardı. "Niye özleyesin ki?"

Tom hemen gülümseyerek cevap verdi. "Yani artık her gün gelmeyeceksin ya o anlamda dedim."

"Tamam." Lillian inandığını belli eder bir şekilde kafasını salladı. "Kahvaltı yapalım mı?"

Tom saatine baktıktan sonra Lillian'a döndü. "Senin bu saatte öğlen yemeğini de yemen gerekiyordu. Ne yaptın bu saate kadar? Okula da gitmiyorsun son günler diye."

"Aslında bugün okula gittim." Lillian, Tom'un koluna girerek cevap verdi. Tom'un kaşlarını çatmasıyla devam etti. "Dolabımı boşalttım. Onu boş ver de yemek yiyecek miyiz?"

"Hadi gel!"












"Hesabı ben ödemeyeceğim!" Tom, Lillian'nın sipariş ettiklerine korkuyla baktı.

StardustHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin