Sahne 10 - iç - gün - Müzeyyen ev

30 0 0
                                    

        Müzeyyen elinde tuttuğu kartvizite uzun uzun baktı.Özellikle kabartmayla yapılmış isim kısmını eliyle hissetmeye çalıştı.Kartvizitte Müzeyyen değilde Süreyya yazıyordu.Kendine bir takma ad bulmuştu Müzeyyen.Artık Müzeyyen olarak değil Süreyya olarak hayatının geri kalan kısmına devam edecekti.Bu isim olayı gerekli miydi?Hayır gerekli değildi ama insan çoğu zaman başkası olmak istiyordu.Müzeyyen de kendinden sıkılmış olacak ki kendine bir takma isim seçmişti.

           Aklına otobüste kağıt uzatan adam geldi ve kağıdı bulup numarayı çevirdi.İlk çalmasında telefon açıldı ve tok bir ses karşıladı Müzeyyen'i.Adamın davetkar bir ses tonu vardı.Müzeyyen neden o kağıdı verdiğini, kendisiyle neden iletişime geçmek istediğini sordu.Adam Müzeyyen'i çekici bulduğunu ve tanışmak için o kağıdı verdiğini söyledi.E Müzeyyen de yalnızdı bir arkadaşı olmasın mıydı?Adam Müzeyyen'i akşam yemeğine davet etti.Sonrasında yanlış yaptığını düşünerek özür diledi.Müzeyyen de, bir sıkıntı olmadığını anlatıp akşam görüşebileceklerini söyledi.Bu durum Müzeyyen'e çok garip gelse de hiç yadırgamıyordu.Sanki adamla kırk yıllık ahbaplar gibi.

Sahne 11 - İç - Gece - Dönerci

Kıyıda köşede bir yerde dönercinin tekinde buluşmaya karar vermişlerdi..Daha doğrusu bu karar Müzeyyen'e aitti.Çünkü lüks yerlerde yemek yemeyi oldum olası sevmezdi.İlk buluşmada dönerciyi tercih eden bir kadını bulduysanız eğer, yani sizinle birlikte döner yemeye razıysa o kadından hiç korkmayın.Yanına usulca oturun ve iştahla döneri nasıl yediğini izleyin.Kadınlar böyledir işte bir hareketi, en ufak bir davranışı sizi kendine aşık edebilir.

Adam mekana geldiğinde Müzeyyen onu bekliyordu.Çünkü dakik bir insandı.Hiç heyacanlı değildi üstelik.Adamdaki heyecan çok fazlaydı.Eli ayağı titriyordu adamın.Müzeyyen bozuntuya vermeden sandalyeyi işaret etti ve oturmasını istedi.Adam Müzeyyen'in gözlerine bakamıyordu.Ama o, adamın gözlerinden ayırmıyordu gözlerini.Adam ne yakışıklı ne de çirkindi orta halli sempatik tavırları olan biriydi ilk izlenimlere göre.

Döneri söylediler ve afiyetle yediler.Sonra dışarıdaki masalardan birine oturup birer de çay içtiler.Adam kendini tanıttı, ne iş yaptığını anlattı.Müzeyyen adama nedense ısınmıştı.Uzun süredir hayatında kimse olmadığından mıdır nedir bilinmez ama bir insanın varlığına ihtiyacı vardı Müzeyyen'in.

Çaylarını içtiler ve mekandan kalktılar.

Sahne 12 - iç - gece - Müzeyyen ev

Müzeyyen adamı eve davet etmişti kahveye.Adam da reddetmemişti.Müzeyyen kahveleri yaptı ve oturup sohbet etmeye başladılar.Müzeyyen ona malum soruyu sordu. "Bir hikayen var mı?"
dedi.Adam birdenbire donakaldı.Ne diyeceğini bilemedi.Gözleri sulandı bir an.Sonra sustu adam.Kahveyi yarıda bırakıp Müzeyyen'den izin istedi ve kalktı gitti.Müzeyyen ne olup bittiğini anlamadı.

Müzeyyen evde tek başına kalınca, o sessizliği dinlerken uzaklara dalıp gitti.Bir saat geçmişti ve pencerenin kenarında oturmaya devam ediyordu.Tek başına kalmak kimi zaman bir pencere kenarında bütün hislerinin sökülüp alındığını düşünerek saatlerce orada oturup kalmak...İşte dünya böyle bir yerdi sevgili okur.Ne zaman sevinecek olsan ayağına bir çelme takıp düşürürdü.Üç günlük dünyada beş günlük üzülmekti aslında yaşamak.

Süreyya...yeni ismi Sürayya'ydı artık.Müzeyyen'in.Bir türlü alışamasa da ilerleyen zamanlarda mutlaka benimseyecekti yeni ismini.Hayatta her şeyi kabul edip, benimsediği gibi bunu da öyle yapacaktı.Çünkü hayat, yani yaşamak bunu gerektiriyordu.Evrene yalnız geliyorduk ve yalnız gidecektik bu kaçınılmazdı.Birçok şey olup bitiyordu etrafımızda ve bunlara ayak uydurabildiğimiz müddetçe toplum denen değerin içinde hissediyorduk kendimizi.Eğer topluma ayak uydurmayan bir birey olsaydık, toplum bizi kesinlikle dışlardı.Alışmak ve iyileşmek hangisi daha kolaydı ya da zordu.Direnerek yaşamak ya da alışarak yaşamak hangisi daha üstündü insan ırkı için? Elbette bu soruların bir cevabı olmalıydı.Süreyya kendini düşünmekten alıkoyamıyordu.En çok yaptığı şeylerden biri de düşünmekti maalesef.Ama düşün düşün bir şey olduğu yok sevgili okur.İş her şeyi eyleme dökebilmekte ve öyle yaşamakta.

Gün gelir biz de yaşarız sevgili okur.

Mutla kal..

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 14, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MüzeyyenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin