6

2.4K 353 122
                                    

"Sen ne yapıyordun Yasmin'in yanında?" Erdem'e sormuştum bu soruyu. Yasmin'i sevdiğimi bilen tek arkadaşıma. İçimdeki bu kıskançlık hissi de neydi böyle? Ona bunu yapmaya hakkım yoktu.

"Güzel bir şey yaptım. Merak etme." Dedi ve sırıtarak geri gitti. Neler hissettiğimi anlayamıyordum. Kıskançlık mı? Korku mu?

Başımı ellerimin arasına alıp duvara yasladım bedenimi. Çöktüm duvarın dibine. Gerginlik düşüncelerimi esir alıp sallandırırken, gözlerimin odağına bir çift ayakkabı girdi.

Bakışlarımı yavaşça yukarı kaldırdım. Ellerini arkasında bağlamış ve ellerinin arasında beyaz bir kağıt vardı. Biraz daha gerildim. Ve gözlerine denk geldim. Kalbim ve beynim çarpıştı. Kalbim büyük bir kazaya kurban gitti.

"Yasmin..." Dedim benim bile zor duyduğum sesimle. Adını söyledim.

Gülümsedi.

Bana gülümsedi.

Sonra diz çöktü.

Benimle göz göze geldi.

"Bunu sen mi yaptın?" Tanrım, sesi çok güzeldi. Sesini duymuştum. Başım hâlâ ellerimin arasındayken, ne yapacağımı bilemez bir şekilde başımı salladım.

"Senden bir şey daha çizmeni istesem yapar mısın?" Diye sordu.

"Ne çizeceğim?" Gülümsedi yine.

Tanrım, ölecek miydim? Eğer öleceksem yalvarırım onun gözleri önünde ölmeyeyim. Bu gülümsemeyi soldurmak istemiyorum.

"İkimizi."

hate me, break meHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin