two

5.3K 281 68
                                    

Başım ağrıyor... hayır, üstünü çiz.
Tüm bedenim ağrıyor. Hatta kirpiklerim bile ağrıyor, diye düşündüm gözlerimi açarken.

Kafam karışmış halde alnımın altında duran kola baktım çünkü bunu beklemiyordum.

Kolunu başımın altından çekmek istedim ama aynı kişinin ellerini saçlarımda hissettiğimde anlam veremediğim bir şekilde titredim. Parmakları, saç tellerimin arasında nazikçe geziniyordu

"Ben yanındayım," dediğini duyabildim kurduğu cümlelerinin arasından.

Sesi, içimdeki gerginliği aniden dağıtan bir rüzgar gibiydi ve bu iki kelime kendimi o kadar iyi hissettirmişti ki...

Çekinerek başımı kolundan kaldırmaya çalıştım ama anlam veremediğim bir ağırlık vardı üstümde, masaya geri düşmesini engellemekte sorun yaşadım.

Gözlerimi sildikten sonra yanımdaki kişiye döndüm.

O bana yardım etmek için gönderilmiş bir melek olabilir miydi?

"Neyin var?" diye sordu boğuk sesiyle.

Dudaklarım aralandı ama kelimeleri toparlayamadığımı hissettim. Dilimin ucuna gelmelerine rağmen karşısında nutkum tutulmuştu.

Gözleri bir kaç saniyeliğine açılıp kapanan dudaklarıma kaydı ve oradan gözlerime...

Afallamıştım.

Yorgunlukla iç çekip gözlerimi ovuşturdum. "Gerçek misin?"

Ciddiyetle yüzüme bakmaya devam etti. Avuç içlerini yanağıma bastırdığında, teninin soğukluğu beni kendime getirdi. Elleri alnıma ilerlerken onları ittirdim.

"Ateşine bakmaya çalışıyorum."

Kendimde konuşma cesaretini bulsamda gözlerine bakamıyordum. "Ben iyiyim," diye fısıldadım.

Kaşlarını çattığını hissedebilmiştim. Uzun ince parmakları masanın üstünde duran elime ilerledi ve benimkilerin üzerinde sıkılaştı.

İşte bu temasla, hayatın tuhaf gerçekliği beni etkisi altına aldı.

"Bu dediğin nedense hiç inandırıcı gelmedi."

Bakışlarımı elimin üstünde duran eline çevirdim ve yutkundum. Samimiyeti beni etkilemişti.

"Beraber burdan çıkmak ister misin? Senin iyi hissettiğini sağladıktan sonra evine bırakabilirim."

O öylesine ikna ediciydi ki, içimi sıcacık bir rahatlama dalgası kapladı ve beni iyi hissettirebileceğine inanarak kafamı sallarken buldum kendimi.

Hipnoz altında değildim, ancak onun sakinleştirici varlığı ve hareketlerinin etkisi altındaydım.

Yüzünde hafif bir tebessüm oluştuğunda utanarak yere baktım. "Belki de yapmamalısın," dedim. Kimseye yük olmak istemezdim.

"Bunu zorunda hissettiğim için yapmıyorum, tamamen içimden geliyor."

Ayağa kalktığında ceketini üstüne geçirdi ve benimde kalkmam için elini uzattı. Konuşmadan önce, çekiciliği ve özgüveni yüzünden kaşlarım havaya doğru kalktı.

"Sanırım teklifini kabul etmeliyim," derken elimi uzattığı eline yaklaştırdım.

Yavaşça beni kendisine çekerken haftalardır ilk defa kendimi canlanmış hissediyordum.

My Little Darling | hsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin