Dudaklarıma uyguladığı baskıyı elini ısırmamla sonlandırmıştı.
Dudaklarının arasından bir tıslama kaçarken elini aşağı yukarı salladı. "Bunu neden yaptın?"
İçinde olduğumuz ortamı ona bakışlarımı gösterdim. "Asıl sen bunu neden yaptın?"
"Sence de konuşmamız gerekmiyor muydu?"
Gözlerimi tavana dikerken kafamı olumsuzca salladım. "Hayır."
Harry karşısındaki kızı süzdü. Teneffüs boyunca kendisini sinirden yediğini hatırladı. Onu gördüğü gibi, dokunduğu an buharlaşıp gitmişti ama bu hissi.
Valerie içinse aynı şey söylenemezdi.
"Bana bir açıklama borçlusun küçük kız."
Küçük kız mı?
"Dün öyle demiyordun."
Mimiklerini zorlayarak gülümsemeye çalıştı. "Dün yaşın hakkında yalan söylüyordun."
Harry kızın gözlerini kaçırışını büyük bir zevkle izledi.
"Ya birisi gelirse," diye gerilen havayı dağıtmaya çalıştım. "Bizi böyle görmeleri doğru olmaz."
Beni kolumdan tuttuğu gibi dışarı çıkardığında kalbimin ağzıma geldiğini hissettim. Hemen koridoru tararken etrafta kimsecikler olmadığını farkettim.
Derin bir nefes verirken herkesin derste olduğunu anlamam kısa sürmemişti.
Merdivenlerden inerken bile kolumu bırakmadığında istemsizce kaşlarımı çattım. Üstelik ilk günden gelen bu cesareti beni korkutmuştu.
Beni okulun arka kapısından çıkarıp arabasının önüne getirdiğinde ellerini beline koyup karşıma geçti.
Ben ise o sırada okuldan çıkmanın nasıl bu kadar kolay olduğuna takılmıştım.
"Valerie bana açıklama yapmak zorundasın."
"Öyle miyim?"
Harry dudaklarını birbirine bastırırken kızın neden böyle davrandığını anlamaya çalışıyordu. Kısa bir an hatalı olanı kendisi gibi hissettirmişti Valerie ona.
Ama belki de bu doğruydu, kütüphanede yanına oturmasıyla o yapmıştı ilk hatayı.
"Dün işimi gücümü bırakıp sana yardım etmeye çalıştım Valerie. Senin kendini iyi hissetmen için elimden geleni yaptım. Bir açıklamayı hak ediyorum."
Hissettiğim pişmanlığı diğer duygularımın altına saklayıp gözlerinin içine baktım. "Ne duymak istiyorsun?"
Dün gece saatlerce onu aradığını dile getirmek istedi Harry ama kendini durdurdu.
"Beni kandırdın Valerie."
Kızın inatçı suratı, öfkenin duygularla karıştığı bir ifadede sessizce isyan etti.
"Beni yanlış yargılıyorsun. Çok yanlış yargılıyorsun."Harry ona sözleriyle zarar vermek istemiyordu bu yüzden derin bir nefes aldı. Tek istediği Valerie'nin sorduğu sorulara mantıklı cevaplar vermesiydi.
"Seni yargılamıyorum, seni anlamaya çalışıyorum."
Bana doğru yaklaşırken bu sefer gözlerimi üstünden çekmedim. Suratında empatiyle karışık hüzün ve güvensizlik vardı.
Her an ters tepki verebilecek kıza iyice yaklaştı ve elini avuçlarının içine aldı. Kızın buğulanmış gözleri karmaşa içinde kısılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Little Darling | hs
Fanfiction❝Bizim için hiç umut yok. Ben size bunun çaresizliğini nasıl anlatayım Bay Styles?❞