Bölüm-4: Sakal

559 36 11
                                    

~Hailie Frayn~

Dylan gitme vaktinin geldiğini söylediğinde derin bir nefes aldım. Oyun düşündüğüm kadar saçma geçmemişti. Sordukları sorular tamamen birbirimizi tanımaya yönelikti. Kıssadan hisse artık hepsi maskelere fobim olduğunu biliyordu.

Şimdi onu sana karşı kullansınlar da göreyim ben seni. 

Nerelerdeydin bu zamana kadar iç ses?

Ben hep içindeyim, gidebileceğim bir yer yok ki.'

Haklısın... 

Biliyorum, ben hep haklıyım.

Gözlerimi devirdim ve Dylan'ı takip etmeye başladım. Dünyadaki en çok göz deviren insan olmalıydım.

***

Eve geldiğimizde annem evde değildi. Salona geçtiğimde babamı koltukta yayılmış vaziyette buldum.

"Prenses?" demesiyle ona doğru koştum. Babamı seviyordum, çok fazla.

Hemen yanına kuruldum.

Havadan sudan konuşmaya başladık. Babam başarılı bir film yapımcısıydı. Ama oyuncu olmamda kesinlikle hiçbir etkisi yoktu. Ne Dylan'a ne de bana torpil geçmişti. İkimizde bulunduğumuz yere kendimiz gelmiştik.

Babam bizim güçlü olmamızı isterdi.

Nick'in sesiyle ona döndüm:

"Hailie, seni daha kaç saat bekleyebilirim?"

"Ha?" Klasik tepkim, tekrar hoşgeldin.

"Video için."

"Ne videosu?"

"Üç haftadır yeni bir video çekmedin aptal."

"Aman Tanrım!" diye bağırarak ayağa fırladım. Üşengeçliğim tutmuştu ve video çekmeyi sürekli erteliyordum. Artık çekmeliydim, değil mi?

"Ben laptop'ı almaya gidiyorum sen kamerayı hazırla Nicky." dedim ve odama yöneldim. Videolarımı genellikle arkası boydan boya cam olan ve mini bir botaniği bulunan koridorda çekerdim. Laptop'ımı aldığım gibi tumblr üzerinden takipçilerime bana bir müzik videosu önermelerini istedim, bunu eskiden her iki haftada bir yapardım.

Özellikle hiçbir klibi izlemezdim.

Kliplere yorum yapardım ve sanırım bu insanları güldürüyordu. Hızla botaniğe gittim. Her zamanki koltuğuma kurulup Nick'ten bir sayı söylemesini istedim.

"16."

On altıncı öneri 'One Direction - You & I'dı. Hızla videoyu açtım ve yüklenmesini beklerken kameraya konuşmaya başladım:

"Merhaba sizi harika patatesler! Hailie'nin Dünyası (Hailie's World)'nda bu hafta başka bir klip şeysini yorumlama var. Her Hailie'nin Dünyası dedikçe bu kulağa daha da garip geliyor, Tanrım. Başka bir ad seçmeliydim... Olan oldu artık. Geri dönüşümüz yok. Her neyse." Videoyu başlattım ve yorum yapmaya başladım. Her şey normal gidiyordu ta ki...Niall Liam'a dönüşene kadar:

"Aman Tanrım, gördünüz mü? Kafasını oynattı ve puf! Liam oldu. Bu-bu çok ilginç." Videoyu devam ettirmemle daha da garip bir şeyi farkettem bir oldu:

"Aman. Tanrım. Aman. Tanrım. Aman. Tanrım. Bu çok çok çok daha garip. Liam'ın yüzündeki şey...bir...bir...sakal? O bir sakal! S-a-k-a-l! Bu Transformers gibi birbirlerine dönüşmelerinden daha ilginç. Bununla yaşayabileceğimi sanmıyorum!" dedim ve elimi kalbime koyup kriz geçiriyormuş gibi davrandım. Verdiğim tepki çok ağırdı.

Hailie's World | Liam Payne (KALDIRILACAK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin