2

1 2 4
                                    

"hayır okul hakkında konuşmayacağım. hiç bakma bana öyle. sadece biraz ipucu verebilirim, o kadar. herkesin deli gibi bana bakarak gülüp arkamdan fısıldadı. bu kadarını bil yeter senin küçücük bedenine. aramızda kalacak bu söylediğim. başkasından duyarsam seni parçalar içindeki pamuklara aseton döker ojelerimi çıkarırım anladın mı? güzel. aferin. akıllı bir ayıcık ol."
arkadaşımın hediye ettiği minicik oyuncak ayıyla konuşurken telefonuma bir mesaj geldi.
Elisa: fotoğraf
fotoğrafı açtım ki açmamış olmayı dilerdim. kaan'ın yazdığı bir tweetin ekran görüntüsü vardı. tweette yazan şey harfi harfine şuydu: "o kızı öldürmek istiyorum."
sinirden yatağımda tepinmekten elisa'ya cevap yazmayı unuttuğumu fark ettim. "bu aptal kendisini ne sanıyor tamam yakışıklı olabilir ama bu kadar da it olunmaz canım"
elisa'nın sakin ol telkinlerinden sonra yarın okula gitmek istemediğime karar verdim çünkü o kendini beğenmiş ukalayı görürsem kimin kimi öldüreceğini bir belgesel edasıyla tüm okula izletmek istemiyordum. "yarın okula gitmiyorum, umarım annem de yarın sabah uyandığında beni evde görünce benimle aynı fikirde olur."

headphonesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin