Birbirimizi tanıyalım

483 31 6
                                    

Min Yoongi

Balo...

Hiçbir zaman bu balo'nun gerçek olacağını düşünmemiştim.Bunlar bana o kadar uzak şeylerdi ki özellikle de evlenmek daha buna hazır hissetmiyorum.Bugün dışarı çıkıp atımla gezmeyi planlıyorum.Ne de olsa yarın balo var.Babama haber verdikten sonra atımı  alıp saraydan çıktım.Babam sağ kolu olan Jinyoung'ı  yanımda yollamak istemişti ama kesin bir dille reddettim ve tek gezip, rahatlayacağımı söyledim.Şimdi de ormana doğru atımı hızlı hızlı sürüyordum.Sonunda saraydan uzaklaşınca atımı bir kenara bağladım ve çimlerin üstüne yattım.

Yüzümde hissettiğim yabancı el ve kendimi çiçek bahçesindeymiş gibi hissettiren bir kokuyla gözlerimi yavaşça aralamaya başladım.Yüzümün hemen dibinde gördüğüm yüzle nefesim kesildi.Aynı anda hem nasıl bu kadar güzel hem de yakışıklı olabilirdi.Kocaman kahverengi gözleri,yüzüne tam oturan burnu-burnunun üstündeki benden bahsetmiyorum bile-hafif dolgun kiraz rengi dudakları her şeyiyle mükemmel gözüküyordu."Hey!Siz iyi misiniz?Öyle yatarken görünce bir şey oldu zannettim."
sesi beni benden almaya yetmişti.Gözlerimi gözlerinden ayıramıyordum.Bir anda elini gözümün önünde sallamaya başladı.Sonunda kendime gelebildim.
"İyiyim merak etmeyin.Sadece yorulduğum için dinleniyordum herhalde uyuyakalmışım."Yüzünde bir tebessüm oluştu.Yeni fark ettiğim tavşan dişleriyse zaten masum olan görüntüsüne daha da bir masumluk ekliyordu."Siz prens Min Yoongi değil misiniz?"Ona kendimi kesinlikle bir prens olarak tanıtmak istemiyorum."Hayır!Herkes beni ona benzetir ama ben sadece bir tüccarın çırağıyım."yüzünden anladığım kadarıyla inanmışa benziyordu. İnsan insana benzer canım."Şey çok özür dilerim ama gitmek zorundayım.Akşam yemeğine geç kalıcam yoksa. Bize katılmak ister misin?"Ne kadar da kibar ama herkese bu kadar çabuk güvenmemeli."Daha sonra belki şimdi gitmeliyim sar- yani evde beni bekliyorlardır.Teklifin için teşekkür ederim..."
"Ah pardon tamamen aklımdan çıkmış.Bana kook deseniz sorun olur mu??"
"Sorun yok kook ben de jihoon,lee jihoon*"

Jeon Jungkook

Baloya son bir gün.Bugün terziden gidip balo kıyafetlerini almam gerekiyor.Sabah erken kalkıp kahvaltımı yaptıktan sonra yola çıktım.Terziye gittim ve kıyafetleri aldım.Annem,kız kardeşlerim ve benim için.Baloda belki güzel bir beyefendiyle karşılaşma ihtimalim çok yüksek bu yüzden şık olmalıyım.Terziden çıkıp atıma atlayıp eve doğru gittim.Evimiz ormanlık alanın içinde bir villaydı.

Hey!O da ne birini mi öldürdüler yoksa.Hemen atımdan atlayıp yerde yatan şahsın yanına gittim.Bu prens Min Yoongi değil mi?Onu sadece birkaç kere sarayın balkonunda görmüştüm.Hemen yanına gittim tek elimi yüzüne vururken uyandırmaya çalışıyordum.Yavaş yavaş gözlerini açmaya başladı."Hey!Siz iyi misiniz?Öyle yatarken görünce bir şey oldu zannettim."sesim gerçekten endişeli çıkmıştı.Bir süre sadece suratıma baktı.Elimi gözünün önünde salladığımda biraz silkelenip kendine geldi."İyiyim merak etmeyin.Sadece yorulduğum için dinleniyordum herhalde uyuyakalmışım."Gerçekten ona bir şey oldu diye çok korktum.Sonuçta yanında ben olduğum için beni suçlayabilirlerdi."Siz prens Min Yoongi değil misiniz?"Bir anda yüzünde tereddüt gördüm."Hayır!Herkes beni ona benzetir ama ben sadece bir tüccarın çırağıyım."Neden bir anda böyle çıkmıştı ki.Kesinlikle onun prens olduğuna eminim. Bir kere üzerideki kıyafetlerden anlamamamın imkanı yoktu. Yine de oyununu bozmadım."Şey çok özür dilerim ama gitmek zorundayım.Akşam yemeğine geç kalıcam. Bize katılmak ister misin?"Bunlar benden beklenmeyecek hareketler normalde kimseye böyle davranmam ama nedense o an ona öyle söylemek istemiştim.Prens olmasıyla bir alakası yok sadece içimden geldi.Ne kadar da centilmenim.
"Daha sonra belki şimdi gitmeliyim sar- yani evde beni bekliyorlardır.Teklifin için teşekkür ederim..."Neden bir anda söylediği şeyi değiştirdi.Bir saniye o saray mi dedi?Size demiştim."Ah pardon tamamen aklımdan çıkmış.Bana kook deseniz sorun olur mu??"Beni tanımasını istemiyorum.O oynuyorsa ben de oynarım"Sorun yok kook.Ben de jihoon,lee jihoon" Güzel isim seçti.El sallayıp atıma doğru yürüdüm.Yüzümde ki saçma tebessümü silmeden fısıldadım.

"Lee Jihoon'muş o Min Yoongi olmasın"

Tekrar merhaba,
Sindirella'nın yoonkook versiyonu ama kendime göre bir hikaye uyarladım.Beni ve hikayemi sevin.~~

* Bu arada tanımıyorsanız seventeendeki woozi'nin gerçek ismini kullandım. Çünkü benziyorlar ve içimden geldi.

𝓒𝓲𝓷𝓭𝓮𝓻𝓮𝓵𝓵𝓪Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin