"Yalan söylüyorsun ve dolandırıcılık yapıyorsun, seni pislik!" Yuta oturduğu yerden kalkarak bağırmaya başladı.
"Sen de istediğin her şeyi alabileceğini düşünen bir adisin! Burası gerçek dünya işte!" Doyoung da kalkıp onun karşısına geçerek bağırdı.
Yuta,"Köpeğimi alıp gidiyorum elveda!" dedikten sonra yere eğilip Monopoly'nin üstündeki figürü alacakken Taeil onun eline vurdu.
"Hyung, hadi toplayalım. Daha fazla oynamamalıyız bence." Taeyong'un Yuta ve Doyoung'a bakarak söylediği şeyden sonra Doyoung gözlerini kısarak Yuta'ya baktı ve kollarını önünde birleştirip tekli koltuklardan birine oturdu. Yuta ise burnunu kırıştırarak onun bakışlarına karşılık verdikten sonra salondan çıktı.
"Bir dahaki sefere sadece Dream üyeleriyle oynayacağız." dedi Taeil ve hala sesini çıkarmamış olup onları gülerek izleyen Jeno'ya bakarak.
Temizlik bir buçuk saat önce bitmişti ve Taeil bir hata yaparak kolunun altına sıkıştırdığı Monopoly ile aşağı inerek oynamayı önermişti. Ancak anlaşıldığı üzere Doyoung ve Yuta kendilerini fazlaca kaptırmıştı. Taeyong ile onların sağlıkları açısından oynamaya devam etmemelerinin daha iyi bir fikir olduğuna karar vermişti.
Onların salonda oturduğu sırada Chenle, Jisung ve Haechan odalarında yapacak bir şey bulamamış ve kurabiye yapmak için mutfağa inmişlerdi. İlk başta Taeyong onlara bakması için Jaehyun'u başlarında durması konusunda uyarmıştı. Ancak Haechan oturup telefonuyla oynarken, Chenle tarif için bilgisayara bakarken ve Jisung onun söylediği malzemeleri çıkartırken Jaehyun ortada yoktu.
"Baksanıza." Chenle Haechan ve Jisung kafalarını kaldırıp ona baktıklarında Chenle eliyle bilgisayarı işaret etti. "Burada kurabiyelerin hamurunu hazırladıktan sonra 400 derecede 10 dakika pişirin diyor."
"Ee?" Haechan kaşlarını kaldırdı ve 'ne düşünüyorsun?' tarzında bir bakış attı. Chenle sırıttı.
Chenle,"Öyleyse 4000 dereceye ayarlayıp bir dakikada pişirelim!" dediğinde onları mutfağın girişinde izleyen Mark gözlerini büyüttü. "Hayır, bence kurabiye falan yapmayın siz."
Jisung fırına ilerledi ve ısı ayarlarına bakmaya başladı. "Fırını açıyorum."
"Jisung dur!" dedikten sonra Mark onun yanına ilerledi. Ama o sırada Haechan'ın heyecanlı sesini duydu.
"4,000,000 derece ile bir saniyeye ne dersiniz!?" diye bağırdığında Mark ona deliymiş gibi baktı.
"Deli misiniz, evi yakacaksınız!" Verdiği karşılıktan sonra Jeno da mutfakta belirmiş ve bu konuşmaya, "Hadi yakalım!" diyerek katılmıştı.
"Neyi yakıyorsunuz siz!" diyerek mutfağa dalmıştı Johnny.
"Kim kimi yakıyor?!" Taeyong'un da sesi salondan duyuldu. Mutfaktaki üç kişi masummuş gibi Johnny'ye bakarken Jisung daha ısısını ayarlamadığı fırını ayağıyla kapattı. Chenle ise bilgisayarını.
Johnny mutfağa gelen Taeyong ve Doyoung'a kısa bir süre baktı. Ve o ikisi aynı anda konuşmaya başladı.
"Ne yapıyorsunuz siz?"
"Aklınızı mı kaçırdınız?"
Haechan, Chenle ve Jisung'ın bakışları birkaç saniye birbirlerinin üstünde dolaştı. Ama Doyoung onlarla konuşmaya devam etmek yerine Taeyong'a sinirini çıkaramamış bir şekilde dönerek Dream üyelerine göz kulak olamadığı hakkında bir tartışma başlattı.
Son olarak Jaehyun mutfağa girdiğinde kendisinden küçük olan üyelere, ardından da tartışan Taeyong ile Doyoung'a baktı. Ve ortamdaki bu saçma olaylar döngüsü, bir-iki dakika sonra kapının çalmasıyla kesildi.
kim-ya da kimler-kapıyı çalan aaaAaA
bu arada bu bölümü yazarken tumblr'da nct quotes sayfalarındaki 2 tane posttan ilham aldım, aşırı hoşuma gitti sanırım böyle devam edeceğim aizşdirmd